bugün

ne yapıp ettiysem de unutamamaktır.

seni zorla unutmaya çalışmam, hak etmediğin halde sırf seni unutabilmek için senden nefret etmeye kalkmam, yine sadece unutabilmek için yeniden başkalarıyla duygusuzca beraber olmaya çalışmam, kimselerle konuşmayıp yalnız kalarak unutmaya çalışmam, zamana bırakarak unutmaya çalışmam...

hiçbiri işe yaramadı, hiçbiri.

ben seni unutamıyorum "tanrıçam", ismini dahi söyleyemediğim, tanıştığımız günden beri yıllardır aklımdan çıkmayan, en büyük hatayı yapıp zamanında senden hoşlandığımı sana açıklayamadığım, geceleri saatlerce konuştuğum, kulağına masallar fısıldadığım, telefonda uyuya kaldığında gizlice nefes alış verişini dinlediğim, ertesi gün işim olmasına rağmen gecenin bir köründe beni aramana rağmen kızamadığım, mutsuz olduğunda yanında olduğuma sevindiğim, "hey jude" dememle bir nebze de olsun tebessüm etmeni istediğim, telefonda sana yalanlar uydurup bir türlü seni sevdiğimi söyleyemediğim, sonunda dayanamayıp seni sevdiğimi yüzüne karşı haykırdığım kadın, sen...

bundan sonra sonsuza dek benimlesin. artık uzaktan da olsa yanımda olmasan da, aklımdan çıkmayan ellerini bir kez dahi tutamasam da, o güzel ruhunun her zaman ve her yerde yanımda olmasını kabullendim.

keşke onunla değil, benimle olsaydın...

yine de onu seçtikten sonra benimle konuşmayarak doğru olanı yaptın. çünkü sen iyi birisin.

seni bu hareketin yüzden bir kez daha sevdim.

eğer bir gün yalnız bulursan kendini, kapım sonsuza dek sana açık.

çünkü bende gurur diye bir şey kalmadı artık.

seni seviyorum.