samimiyetindendir ferhunde nin sevgisi

-sen diğer bütün kadınlardan farklısın!

yeni bir kadehten sonra, yeni bir yatak odasının tadına bakmak mıydı samimiyetinin ödülü ferhunde? seni özleyen biri olduğuna emin misin? boşversene! iç bir kadeh daha orospu ruhlara inat! öyle ya, sen hepsinden farklısın. sana papatyalardan taç yapan adamları görmezden gelmek adetindendir. yine de yalan cümlelerin vücuduna birer iz bırakmalarına izin vermek zor gelmez hiçbir zaman. usulca uzanırsın yatağa ve ne kadar içtiğini bile unutursun.

-bugüne kadar gördüğüm en güzel kadınsın sen ferhunde!

sarhoşken cümleler olduğundan daha görkemlidir. sarhoş olan cümleler mi yoksa sen misin? ayırt etmekte zorlanırsın hayal ile gerçeği. ihtişamına kapıldığın yalanların, ihtişamlı bile olmadıklarını görmek için sabahı beklersin. hiç tanımadığın yastıkta açarsın gözlerini. sen tanıdığım en güzel kadınsın ferhunde. bu, benimle hatırlamadığın anıları yaşamaya yeter mi senin için? uyanınca tanımadığın o yatak odasında, pişman olduğunda huzur hissedersen içinde anlayabilir misin kirlettiğin hayallere bir avuç daha pislik sürdüğünü?

-sesin bir meleğin çaldığı lir ile aşık atabilecek kadar müthiş ferhunde!

kalabalıkların içinde sesini duyurmak için yükselttiğinde, bir an canlanırsam zihninin küflenmiş odalarında pişmanlık duyma. kulak verdiğin cümleler olsun hayatını şekillendiren. ne kadar kusursuz olduğunu anlatan hikayelerin debisinde boğulmayı göze alarak yaşa ki benden aldığın intikamım tadını öleceğin güne kadar taşı damağının en kuytu köşelerinde. şarkılar söylerken ellerini çekme ellerinden. iki kadeh daha içeceksin ve düşeceksin zaten. tutarlar belki elinden, korkma. kendi düştüğün kuyudan başkaları kurtarmaz seni lakin düşünme bunları. iç bir tane daha!

-sen tanıdığım en kusursuz kadınsın ferhunde!

güldüğünde yüzünde açan gamzelerine iltifatlar yağdıran herkes bu gece olacakların peşinde. gözlerinin en derinini görmeye çalıştıklarını sanma, tek amaçları biraz eğlenmek. eğer eğlendirmeye niyetin varsa özletmeye devam et kendini. birkaç yatak odası dolaş, pişman ol sabahlarında. sonra yeniden başlasın kalabalık maceraların. kim bilir belki gerçekten seviyorlardır seni?

hala sana anlatabileceğim iğrenç öykülerim var. senin öykülerinse benim için birer nefret tohumu olmaya devam edecekler. yeter ki bir kadeh daha iç ve unut!

samimiyetindendir ferhunde'nin sevgisi, gözlerinin içinde yıldızlar, çocuksu bir neşeyle böler ya ekmeği hala; ağlaması burnunda, gülümsemesi her daim suratındadır ya, kızınca kulaklarına kadar kızarır ya şakaklarından fırlamış damarlarıyla; samimiyetindendir ferhunde'nin sevgisi.

seveni çok oldu, çok istendi zamanında; varmadı. çok seslendiler arkasından sen gördüğüm en güzel kadınsın, en kusursuzusun diye; duymadı. bir yar sevdi, samimiyetinden geldi sevgisi; kavuşamadı.

samimiyetindendir ferhunde'nin sevgisi. aç kaldı, tökezledi, düştü, incindi, ağladı, yıprandı; samimiyetini yitirmedi, sevgisini katletmedi. grileşmedi ferhunde, mekanize dünyanın inleyen bir çarkı olmaktansa; herkesin doğruları söylediği hayal dünyasında eriemyei tercih etti. kaybetti parasını, gücünü, aşkını, maşuğunu, yerini, mevkisini; ama kaybetmedi samimiyetini. samimiyetindendir ferhunde'nin sevgisi. göz pınarlarından sevgi süzüldü, ezildi ama üzülmedi.