bugün

yargıtay onursal cumhuriyet başsavcısı sabih kanadoğlu'nun, danıştay'a yapılan saldırı, ümraniye'de ele geçirilen el bombaları, cumhuriyet gazetesinin bombalanması* vs.. gibi olaylara karıştığı iddiasıyla evinin terörle mücadele ekipleri tarafından aranması, bilgisayarının incelenmesi için kopyalanması durumudur.

bu olayın haber kısmı. altında yatanı ise en ala akp'li bile bilmiyorsa ben orospu çocuğuyum. bu adamın cumhuriyet gazetesinin bombalanması eylemiyle alakası olduğunu düşünen 1 kişi bile olduğuna ben inanmıyorum. zaten yoldan geçen cahile (herşey bu yoldan geçen cahil ve dağdaki çoban yüzünden geliyor başımıza zaten) sorduğunda zaten ergenekon davasının ne olduğunu bilmiyor ki. adamın sikinde değil zaten. "başbakan dindar adamdır, mübarek adamdır. bak nasıl temizliyor bütün şerefsizleri" diyor ama sabih kanadoğlu'nun kim olduğunu dahi bilmiyor.

ben yine de kısa, herkesin bildiği yorumu yapayım. tehdit bunların hepsi, uyarı! ağzınıza sıçarız diyorlar. yargıtay onursal cumhuriyet başsavcısının evine terörle mücadele ekibini gönderiyorsam gerisini sen düşün moltisanti diyorlar. moltisanti siklerinde değil tabi, tüm savcılara, hakimlere, danıştay'a, anayasa mahkemesine vs.. kısacası cumhuriyetin son kalesi olan hukuka söylüyorlar bunu.

hukuk devletinde hukukun ta kendisine "amına korum akıllı ol" diyorlar!

edit: evet doğru yaa, anayasa mahkemesi değil yargıtay'dı. o zaman normal tabi ak, tüm laflarımı geri alıyorum.
anayasa mahkemesi onursal başkanının haksız yere suçlandığını gösteren operasyondur zira sabih kanadoğlu yargıtay onursal başkanıdır.
(bkz: bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak)
edit akabi edit:
(bkz: ayar alınca ışık hızıyla edit yapan sözlükçü)
atatürk olduğu sanılan zat-ı muhteremdir. oysa başka bir atatürk yoktur. ve hiç kimse kanunların üstünde olamaz. sorgulama da yargılama kadar saygı duyulması gereken bir iştir. yargılayan cumhuriyeti korumakta, sorgulayan yani polis teşkilatı iktidarın borusuyla hareket edip cumhuriyeti mi yıkmaya çalışmaktadır? geçiniz bunları. konu saygınlığın veya rütbenin ötesinde. konu: justice for all anladın mı?
adalet için gerçekleştirildiği düşünülen, hukuk devleti adına güzel bir gelişme olarak adlandırılan, ama aslında koskoca bir "akıllı olun" dan ibaret olan olaydır.

bazı şeyleri artık bilgisizlikten kaynaklanan cahillik olarak değil, gördüğünü idrak edememe veya ideolojik saplantılardan dolayı idrak etmek istememe olarak adlandırmak gerekiyor sanırım.
tamamiyle psikolojik bir durumdur. hakkında herhangi bir suç iddia edilememektedir çünkü bu zat bu tarz konularda çok titizdir. ama yine de biz bir arama yapalım. ne arıyacaksınız peki? kapatma davalarında destek aldığı kurum ve kuruluşlar. destek deyince bazıları kendileri gibi rüşvet falan alındığını zannetmesin, sadece bilgi ve belge paylaşımı!

deniz feneri davasında birincil derecede yargılanan zahit akman vardı noldu ona? deniz feneri davası vardı noldu o? a yok bizler birini savunuyoruz ya o nasıl olsa ergenekoncu.
sizden olan dolandırıcı bile temiz değil mi. sonra da çıkıp ayrımcılık yapıyorlar denil miyor mu! az kaldı sabredin keser dönecek hesap dönecek o keser bazılarının götüne girecek.
atatürk ilke ve devrimleri üzerine kurulmuş türkiye cumhuriyetinde, bir hukuk devletinde, ulusal çıkarları korumuk ve irticai faaliyetleri engellemek adına görev yapmış bir hukuk adamının, devam eden dava çerçevesinde aranması olayından ziyade, gözaltına alınan isimlerle birlikte genel çerçevede bakıldığında, irticai faaliyetleri bulunan kesime yönelik görev yapmış bürokrat ve askerlerin hedef alındığı aşikar olan intikam harekatıdır. sindirme amacı güden, sindirilemeyecek insanları ağır işleyen bir hukuki süreç ile mahkumiyet içerisine sokarak, yavaş yavaş diye bağırıp mitinglerde boy gösterenin ağzına suçlular yerinde dedirtecek kozu sağlamış oldular.
daha önce oraya gitmemiş kişinin elindeki adres kağıdını çevre esnafa göstererek evi bulma çabasıdır.