bugün

sözlükteki sabahçı tayfanın işidir. garip kafayla yazılacak başlıklardır, bazıları çok içten bile olabilir. sönmüş sigaralar, açık balkon kapısı, içinde kahvesi kurumuş bir kupa ve bira.fm.. sözlük ne kadar cıvıl cıvıl gözükse de oradan, siz monitör başında yalnızlığınızı anarsınız..
Not düşülmesi gereken başlıklardır. Sevin birbirinizi ama öyle baştan salma giderayak değil, gidiciyiz en nihayetinde ki gitmemekte ısrar etmek düşmez bize.
Lakin seni bir ömür sevmek vardı işte. Almalıydım seni kucağıma, elini tutmalıydım, izin vermemeliydim gitmene, anlatmalıydım herşeyi sana. Ama olmadı işte. izin verdim gitmene. Söylemedim sana arkandan yaşadığım onca şeyi. Her gece gözlerim daldı oturduğun yere, gökdelenin ardındaki binalara. Oralarda bir yerlerde olduğunu bilmek bile ağlamama yeterdi her daim. Ağlatırdın beni. Ama hem sen başka işler peşindeydin, hem de benim hayatım, benim peşimdeydi. Koşsam yetişirdim ama davul bile dengi dengineydi. Koş dediler, durdum, konuş dediler sustum. Susup zamanımı beklemek en iyisiydi belki, yanlış adım atmazdım böylece. Sonra beni unuttun, her şeyimi unuttum.
içten başlıklardır.
nickimi kedi yedi npcaz simdi gibi zeka geriliği problemi olan yazarların açtığı salak salak başlıklardır.
şöyle bir bakınca bununla birlikte on beş yirmi civarı anket gördüğüm bu bakımdan diğer saatlerden farkı olmayan ancak duygusal yoğunluğu biraz daha fazla sol frame de kalma süresi ise epey fazla olan başlıklar.
(bkz: namaz uykudan daha hayırlıdır)
(bkz: namaz sözlükten daha hayırlıdır)