sözlükteki manasız kavgalar

evrim teorisinden başlıyor akp ye kadar uzanan geniş bir yelpazede olan kavgalardır. biz burda ne kadar tartışsakta halkımız gene bildiğini okuyacaktır. ya bırak bilader ilgilenme. kim ne istiyorsa yazsın çizsin. bizleri ilgilendirmezde zaten. ayrıca bu neyin ispatı ki? kim neye inanmak istiyorsa inansın. bu millet çoktan yeniliğe kapamış kendini. sana bana burda kalan tek şey var; al çantanı temmuz ortasında ak alanyaya.

insanlık tarihindeki manalı kavgaların tezahürüdür. evet, kabul etmesek de, "efenim sözlüğü çok önemsemeyin" dense de öyle. zaten önemsenen sözlükten ziyade hayattır. fikir üretme, üretme sürecinin kendisi manasız değildir. kavga hiç değildir.

tartışma, eleştiri gibi terimleri önceleyen bir literatüre sırtımızı dönüp kavga ve ayar üzerinden gitmemiz bu sürecin pek farkında olmadığımızı gösteriyor büyük bir çoğunluğumuz için.

sözlükte "eğlenme insanları" var bir de. evet, bu da bir seçenek, ama amaç olamaz.

Fikir bazında yaşanan hiçbir tartışma manasız ve gereksiz değildir. Aksine gereklidir. Kitleleri etkileyen tüm fikirler tartışılmalıdır. Aksi halde Zeitgeist The Movie belgeselinde belirtildiği gibi düşünmeyen , araştırmayan koyun sürüleri oluruz. ister körükörüne bir dinin koyunu olun , isterseniz eğlence dünyasının ya da inançsızlaştırılmış ve ahlaki değerleri yozlaştırılmış bir sistemin koyunu olun. Koyunluk koyunluktur. Tepkisiz toplum güdülmeye mahkumdur. * *

din, siyaset, evrim, futbol gibi konular arasında gidip gelen gereksiz münakaşalardır. adı üstünde gereksiz.

sabahtan akşama kadar birbirlerini yerler. yok fetullah yok ergenekon sonra bunlar fikir alış verişi olur. sizin ki fikir alış verişi değil sadece birbirinize kendinizi kabul ettirme çabasıdır. tabi tabi fikir alış verişi.*

(bkz: laf salatası)
(bkz: laf ebesi)

(bkz: sidik yarışı)

birincisi; burada binlerce yazar var ve çoğu birbirini tanımıyor. hemfikirizdir. tanımadığımız insana çamur atmak, sadece nicki üzerinden laf söylemek de neyin nesi oluyor? ayrıca herkes değişik bir ırka mensuptur, bir soyağacına insek neleri buluruz, safkanlık artık atlarda aranıyor öyle değil mi? öyleyse niye sözlüğü eğlenceli bir bilgi verme vasıtası olarak değil de sataşma vasıtası olarak kullanıyoruz. bunu ben de yapıyorum. bana eksi oy verene ibne diyorum, bu da yanlış. sonuçta o kişi yazara değil de entry'ye, entry'nin üslubuna veriyorsa yemişim karmasını, bileğine kuvvet versin. ama kimse kimseyi ideolojisiyle yargılamasın be kardeşim.
şunu bilmeliyiz ki kendimize zıt olan fikirlerin üzerine gittikçe sadece zıt fikri pekiştiririz. ayrıca işin ironik yanı da sanal yoldan realiteye hiçbir şekilde etki edemeyeceğimizdir. yani icraata geçirmedikçe burada dediklerimiz de sadece entry ve başlıktan ibaret kalıyor. öyleyse bırakın birbirimizi bilgilendirip bunun tadını çıkaralım. işi nesil kavgasına dökmenin de anlamı yok. burada her nesilden yazar birbirinin hakkına tecavüz etmediği sürece eşit derecede söz hakkına sahiptir. sonuçta hepimiz yazar olurken belli bir elemeye tabi tutuluyoruz. yani "7. nesilsin, bu tespiti yapmak sana mı kaldı?" demeyin diye söylüyorum. * yine de isterseniz söyleyin, eksileyin. ama tek derdim; okuyun. ben dediğimi unutursam, bana da hatırlatın. saygılar. (bkz: arzular şelale)

(bkz: meme savaşları)

Saçma salak kavgalardır. Bu Milletin işi gücü yok galiba. Oğlum manyak mısınız?