bugün

Takıntılarım var, çok duygusal ve degişkenim.

not:evet kaçabilirsiniz.

Edit: tanımadıgım insan kalabalıgı beni korkutuyor, kalabalık caddelerde yürürken çok rahatsız oluyorum, aglamak istiyorum. Konuşamıyorum, oradan uzaklaşmak için bahane arıyorum.
homofobiğim. biri beni sikecek diye ödüm kopuyor.
çizgilere basmadan yürümek benim problemim.
eğer basarsam başa dönüyorum, kurtarın beni.

tuvalete gidicem koridordan bi' türlü geçemedim, altıma yapıcam. *

not: ben deli değilim.
okb ve tedavisi malesef yok hiçbir şekilde yenemiyorum şu hastalığı..
(bkz: faverin)
(bkz: abizol)
içten çekişmeli bir insanım. iç dünyamda kendi kendime tartışıyorum sürekli yani. o yüzden fikirlerim değişkendir.
bir gün tüm dünyayı çok seviyorum diye dolanıyorum, öbür gün herkesten nefret ediyorum diye. bi' de fazla ilgi görünce acayip rahatsız oluyorum. nedense kendimden tiksiniyorum. derimi falan soyasım geliyor.

böyle yazınca anladım. baya pis mikrop bir insanmışım ben meğer.
sürekli acayip şeyler düşünürüm. hatta kaptırıp epey detaylı düşünürüm.
asosyalim, nedense mutluyum ve düzelmek istemiyorum, samimi olduğum sadece 3 arkadaşım var. Sinema dışında, yüzme ve koşuya çıkarım bunlar dışında bir aktivitem yok. çok fazla çizer çok az konuşurum.
herkesin gerizekalı olduğunu ve bir benim akıllı olduğumu düşünüyorum. herkesi küçümsüyorum. çok havada burnum. ciddi bir problem gerçekten.
ileri derecede takıntılı, saplantı sahibi kişiliğinin kişisi.
"major depresyon" yazmıştı hastanedeki adam.
insanların duygularını emmeden duramıyorum.
kronik yalnızım ve bu durum ziyadesiyle hoşuma gidiyor.
Takıntılıyım birşeye bir insana kafayı taktiktan sonra duramıyorum sürekli aklımda oluyo . Takıntılı ruh hali yani
her gün farklı saçmalıklar geliyor aklıma.
saçmalıkların ne olduğunu geçersek bunun psikolojik problem olmadığı kanısındayım.
bu başlıkta yazanların psikolojik sorunları olduğunu düşünmüyorum.
hayat çok güzel kuşlar, böcekler falan.
işte böyle saçmalıyorum, hayal mi gerçek mi bu amk.
neyse geçiniz efendim.

(bkz: deli olanların deli olduklarını kabul etmemesi)
(bkz: her şey)
bütün psikolojik sorunlar bu bünyede toplanmıştır.
Acayip titiz fakat bir o kadar da dağınığım. insanlar tuvalete gidince, ayıp olacağını bilsem bile "Elini yıkadın mı?" diye soruyorum.
rahatsiz edici bir hirs var. herseye dair. basarisizlik olmayacak asla.
sütten, pipetten, uğur böceğinden, yemek masası sohbetlerinde ve mikroplardan korkuyorum.

(bkz: selam ben mr monk)
bi olay gördüm mesela olayı kafamda evirir çevirir değiştiririm sonra hangisi gerçek lan diye düşünmekten mala bağlarım. sevdiklerimi aşırı kıskanırım. belli etmem ama içten içe çıldırırım. telefonunda face inde sosyal ne varsa işte her şeye bakarım teker teker her kişiye. asla güvemem. kafamda o kişiyle ilgili bişe yazarım sonra kıskanır kıskançlık krizine girerim. nerde ne yapıyo diye aşırı merak ederim. sonra bi anda amaan bana ne diyip hayatımdan komple çıkarırım o kişiyi hiçbir neden yokken. kendi kendime bi espri yapıp saatlerce gülebilirm. ne garibim lan.
benim hiç piskolojik problemim yok. sorunda bu. çok kafama takıyorum bunu. ulan diyorum kendi kendime, bukadar tokat yemişsin şu hayatta, önün açık daha çok tokat yiyecen belli, para yok pul yok, aile desen bir garip. aile desteği yok. okul bitti. iş yok güç yok, ne olacağıda daha belli değil. kız arkadaşınla arana mesafe giriyor, mesafesini sikim birde en az 4 yıl giriyor... uzar gider bu liste. nasıl oluyor da geleceğe umutla bakıp, soğuk kanlılığını koruyabiliyorsun? agresifsin tamam. ancak yeni bir şey değil bu. sayılmaz. canın sıkkın değil. iştahın maşşallah yerinde. nedir yani bu duyarsızlık kendine karşı? azcık tedirgin olsan. merak etsen. ne bilim.
(bkz: şizofreni)
sozluk yazari olunca ayri bir karakter veha ozellik yaninda verilmiyor. Her insan ile ayni psikolojik sorunlara sahiptir.
bipolar bozukluk. kişiliğin bölünmüş senin diyolla. olabilir. mantıklı. çünkü bir sabah lan ben eski sevgilimi mi özledim acaba derken ertesi gün o kim ki lan koy götüne diyebiliyorum. herkese her şeye bitmeyecekmiş gibi bağlanıyorum, ardından onlardan kaçmaya başlıyorum. hayatım boyunca yanında gerçekten bölük pörçük hissetmediğim tek bir erkek oldu. geçtiğimiz yazı saymazsak 4 yıl her yaz belki bir gün o da sever diye bekledim. şaka maka oldu. geçen yıldan beri def
http://m.uludagsozluk.com...arlar%FDn-yapt%FDklar%FD/
valla saldırganlık var biraz,kendimi ifade etmekte zorlandığım an hiç kendimi sıkmadan kaş göz dalıyorum.
asabiyet. hele trafikte hiç dayanamıyorum. bir de köpek gezdiren insanlara salça olan cahil mahalle kadınlarına. bir gün birini pataklayıp karakola düşeceğimden eminim.