sözlüğün ivedilikle çözülmesi gereken sorunları

uludağ sözlüğün malesef içini kemiren sorunlardır.

bu çürümeye yüz tutan sözlüğümüzü kurtarmak için elimi taşın altına koydum dostlarım, istediğim, daha önceki gibi buranın velinimeti olan yazarları soyutlayan, demokratiklikten ve katılımcılıktan uzak olan sözlük yönetimini külliyen değiştirmek; aklımda birçok sorun var elbet; ama aklıma gelmeyenler mevcuttur illa ki; bu başlıkta, bu sözlüğün velinimeti ve gerçek sahibi yazarlarımızın, sorunlarından bahsetmesi, yerinde bir adım olacaktır.

(bkz: am göt meme)

din, dil, ırk ayrımı yapan başlıklar ve entryler silinmeli.
siyasi farklılıkları öne çıkarıcı tarafları kışkırtıcı başıklar ve entryler silinmeli.
her maç öncesi gereksiz milyarlarca başlık açılmasının önüne geçilmesi.
ve herşeyden önce ulu önder atatürk'e yapılan seviyesizce hakaretlerin önüne geçilmesi gerekmektedir.

başlığa gösterilen ilgiye bakılırsa, yazarlarımızın bazı güçler tarafından engellenip eleştiri bile yazmalarının yasaklandığını anlamamıza neden olan sorunlardır. bu da şunu gösteriyor ki, yapmam gereken ilk icraat; özgürlüğün teminidir.

Yazarların tespit ve iddialarının altını dolduramamaları.

Az önce bir üniversite başlığı altında sikko berbat bir üniversite diye bir tespit okudum. Olabilir, ben o üniversiteyi bilmiyorum, bu konuda bir diyeceğim yok. Ama bunu iddia eden yazar, niçin böyle düşündüğünü, örnekleri ve nedenleriyle birlikte açıklamalı. Sadece bu örnek değil konu, sözlükteki entrylerin %80'i bu şekilde.

Şu, çok kötü ve berbat veya gidilmez, edilmez gibi tespitler uçuşuyor havada. Ama sebepleri, nedenleri yok ortada. Altını dolduramıyor yazarlar, hissiyatlarını döktükleri entrylere objektif ve elle tutulur açıklamalar getiremiyorlar.

Ekşi Sözlük'ün bizden kat be kat kaliteli olmasının altında yatan sebep bu. Oradaki yazarlar bence daha zeki değiller. Sadece savundukları argümanın altını paragraf paragraf doldurmayı başarıyorlar; Bilgi Üniversitesi'ne sikik sokuk dedikleri zaman üç koca paragraf örnek veriyorlar, başlarından geçeni anlatıyorlar, kıyaslamalara gidiyorlar. O zaman dolu dolu bir içerik ortaya çıkıyor, okumaktan keyif alıyorsunuz, kabul etmeseniz dahi tartışmanın heyecanını yaşıyor, çürütmeye çalışıyorsunuz veya katıldığınız noktaları aktararak daha da zenginleştiriyorsunuz. Sonuçta ortaya farklı farklı da olsa okumaya değer entryler çıkıyor.

Bence Zall ve moderasyon, sözlüğe üye alırken sadece 10 entry veya tanım yapabilme özelliğine bakmamalı, "elma çok faydalı bir meyvedir" gibi bir tanımın altını doldurup dolduramadığına da bakmalı.

Ama sözlüğün son hali düşünüldüğünde Zall'ın veya moderasyonun böyle bir zahmete gireceğini düşünmek komiklik. Hiçbir istasyonda durmayan ekspres tren gibi yazar girişi oluyor nasıl olsa.