bugün

geçen gün dikkatimi çeken olay. ya hocam böyle iş olurmu bakıyorsunuz fawori boya reklamına bir tane hafif şaşı bi adam aptal aptal konuşuyor. sonra elinde megafon olan bi adam bişiler okuyor. bi bakıyorsunuz aref çıkıyo. yok bu binayı içime alamam muhabbetleri. bi ne'li diye pizza reklamı ??? ne ' li nin ne olduğu belli değil. 118 serisini saymıyorum. bu nedir ya kim yönetiyor bu reklamları !
halkın anlayacağı dilden yapılan reklamların sonucudur. reklam yapımcılarını değil de, halkın zeka seviyesini tartışmak gerekir.
(bkz: 118 33)
(bkz: 118 10)
(bkz: 118 80)
ve daha nicesi.
reklam sektörünün eski kalıplaşmış tek tip trt modeli olması gerektiğini savunan tiplerin haykırışıdır.

şimdi reklamlarda evrim olayı kullanılsa ülke bütünüyle evrimi kabul mü etmiş olacak.

reklam sektörü böyledir işte bir furya tutuldumu öyle gider.
burası türkiye.
saçma sapan reklamlar saçma sapan oyuncular ile dikkat çekme çabasıdır.
reklamlar da oynayacak bay-bayan gerizekalı aranıyor.
amaca uygundur.

reklamcılar bunları çok mantıklı mı buluyor sanıyorsunuz? tabi ki bulmuyorlar ve onlar da iticiliğin farkındalar. ancak az bütçe ve kısıtlı zamanla çok dikkat çekmek zorundalar, bunun için de tek yol absürd yollara başvurmak... ben de dahil herkeste reklam karakterlerini budaklı meşe odunuyla dövme isteği uyandırsa da amaca ulaşmak açısından aslında zekice organize edilmiş şeylerdir. en basiti o reklamların hepsinin sözlükte sayfalarca girisi var. izlemeyen de burdan görüyor. reklamın iyisi kötüsü olmaz lafı burda devereye giriyor.

tekrar söylüyorum reklamcılık mantığından çıktığımda benim de o karakterleri misket dolu torbayla suratına suratına vurmak suretiyle dövesim geliyor.*
118 ile baslayan reklamların oyuncuları bu tiplere en güzel örneklerdir.
gittikçe oluşan bir durumdur.*
Reklamı herkesin aklına sokabiliyorsa, reklamı yapan kişi için iyi bir şeydir, sonuçta amacına ulaşmıştır. Reklamcı arkadaş çok iyi bir reklam yapmayı beceremiyorsa çok kötü bir reklam yaparak da amacına ulaşabilir.
reklamların amacı halkın bağrından çıkmış,halkın kendine yakın bulup kolayca adapte edeceği imajı vermek değilmidir ?
bu durumda da reklam filmleri, türkiye halkını yansıtan, halkın içinden modellerle doluyor aslında.

kısacası, siz halk olarak neyseniz, reklamlarda o var.
akılda kalmak için yapılan gizli reklamdır. sorarım en akılda kalıcı reklamlar nasıldır? ya çoook iğrençtir yada olağanüstüdür ve eğer olağanüstüyü yapacak güçleri yoksa en kötüsünü yaparak akılda kalmaya çalışırlar ki öylede olur. bir zamanlar 11880 i konuştuğumuz ve şuan onun yerini 11833 ün aldığı gibi.
dikkat çeken reklam yapmanın bir yoludur aslında. reklamdaki tipe sinir olunca zaten dikkat çekmeyi başarmış sayılabilir.
(bkz: biz zaten reklama da karşıyız)
Reklamı reklam etmek dedikleri, bu olsa gerek.
akılda kalması ve tartışılması için yapılmış zekice fikirlerdir aslında.
farkındalıklarımız arttıkça farkettiğimiz gerçek.
reklamlarda herkes gerizekalı olunca akılda kalır bir yönü olmuyor.daha çok kafa s**iyor.
oysa ki sinan çetin'in (şimdi isim aklıma gelmiyor) reklamları öyle mi.
reklam dediğin televizyona çıktığı vakit, insana ben niye bunu almalıyım diye sordurmalıdır.
aydan şener'li oba makarna reklamını hasretle yad etmek.
izleyiciye göre ele alınan durumdur.
izleyici akıllı mı? hayır!
beyin odacıkları dizilerden iflasa uğramış bir millet ve yakalamışken beynini az biraz daha skeyim diye uğraşan bir sektör. bu kadar basittir. akıllı ve ince reklam bekleyen de amcığın önde gidenidir!
çocuklar duymasın oyuncalarının can verdiği inşaat sektörü reklamı ile titreyerek katıldığım yönerme. daha namet sucuk reklamının cast'ı gözümden gitmemişken bu tsunami hiç iyi gelmedi.
118 33 reklamı ile iyice ayyuka çıkan bir sorunsal.. yaw 118 80 nneyse yine hafif hicaz makamında bir şarkısı vardı ama, bu da çok uçuk olmuş...