bugün

yardım amaçlı yapılan reklamı rezalet görenlerin yaptığı tespittir. ciddiye almamak gerekir.
ortada olan bir reklam ve bu reklamı rezalet olarak gören insanlar var. peki neden rezalettir? neden bir ya da iki saatlik bir uygulama bu kadar vahim duruma sokulup dramatikleştirilmeye çalışılmıştır?

sözüm, bu tip bir uygulamayı, devlet meselesi gibi görüp götlerini yırtarak çemkirenlere;
neymiş efendim, girememişler sözlüğe, vay efendim para için sözlük yaptığını bırakmamış, burdaki yazarları pis bir sümüklü mendil gibi fırlatıp atmış, fakir ezik köylü muamelesi yapmış. iki saatlik (iki değil oniki saat de olabilirdi) zaman dilimi içerisinde sözüm ona yazarlar sözlüğe girememiş ve yüce bilgelikleri ile o geniş dağarcıklarındaki insanlığı aydınlatıcı fikirlerini halkla, vatandaşla paylaşamamıştır. he ne yazacaktın o dakikaler içerisinde? "bir orospuya aşık olmak" hakkındaki değerli yorumlarını mı? ugg giyen kızları mı çekiştirecektin? yoksa günün en güzel sözünü mü tartışacaktın? siz kendinizi günlük bir gazetenin orta sayfasındaki orta sayfa yazarı zannediyorsunuz galiba...

burda yapılan reklam uygulaması yardım amaçlı değil, direk yönetimin gelir kaynağı oluşturması amacında da olabilirdi. bunu rezalete çevirip, uludağ sözlüğü kapitalist bir platformda göstermenin manası yoktur. sen bir yazar olarak ciddiye alsan ne olur almasan ne olur? asıl böyle bir reklamdan sonra sözlüğü ciddiye alman gerekir.

sözlük sosyal mesaj veren ibnelerle dolmuş taşmış. kendilerini bu alemin sosyal demokratı gibi görüp, götünden ahkam kesmeye çalışan ibibiklere lafım sözüm. kimse kara kaşınıza kara gözünüze yapılandırmıyor bu platformu. elbette para kazanacak, jipe binecek, yeri gelince karıyla kızla parayı yiyecek. sen yiyemiyorsun diye, götüne başına reklam yazdıramıyorsun diye sağa sola komünist naralar atma. gün gelir sen de kazanırsın sen de yersin.

şimdi akıllı akıllı yazın, paşa paşa okuyun. iki üç saatin lafını yapmayın
(bkz: yazma lan o zaman sende)