bugün

birinci dünya savaşı'nın ittihatçı gözle değerlendirilişi....
olayın gerçek yüzüdür.

abdülhamid, alman, fransız, ingiliz, rus gibi kan emicileri, birbiriyle sınırlandırırdı. birine iradesini teslim edip onun peşinden gitmezdi. almanları da diğerlerini dizginlemek için getirmişti. her şeyi onlara teslim etmemişti.

ittihatçılar, ülkeyi aldığında, her şeyi kısa zamanda altüst ettiler. almanların peşine takılıp turan'a varacaklarını düşünüyorlardı. anadolu'nun orasında kurabiye kadar bir toprak dışında her şeyi düşmana teslim ettiler.
"hasta adam" osmanlı'nın böyle bir sloganı yoktur, olamaz...
neden?
nedeni basit işte adı üstünde "hasta adam".

işin aslı sanayileşme ve sömürge yarışıyla beraber osmanlı iki kutuptan birini seçmek zorundaydı.
osmanlı'nın gönlü geniş kaputulasyonlar tanıdığı ingilizler ve hayranı oldukları ordusundan eğitimine kadar model aldıkları fransa ile ittifak yapmaktı. zira dev britanya imparatorluğu'nun almanları alt edebileceğini değil osmanlı padişahı ve ittihat terakki kundaktaki bebe bile tahmin edebilirdi.
netekim birinci dünya savaşı arefesinde ingiliz ve fransızlarla ittifak arayışlarına gidildi lakin gizliden yapılan sykes picot antlasmasi ile hasta adam çoktan yalnızlığa itilmişti.

tek çare vardı.
almanlaşmak...