bugün

frankfurt okulu "eleştirel yaklaşımında" popüler kültürün bireyi toplum içinde nasıl kimliğinden uzaklaştırdığı ve başka bir "ben" görünümüne soktuğu "kültür endüstrisi" yaratarak toplumu salt "tüketici" bir toplum kılığına soktuğu vurgulanır. toplum içindeki birey artık üretmeyi bir yana bırakan , üretmeyi değil de tüketmeyi bir değer olarak gören yanlış bir bilinçlenmeye uğrayarak kapitalist sistem tarafından kontrol altında tutulan bir bireydir ve böylece kapitalist sistem üretim ve sömürü ilişkilerinin yeniden üretilmesi konusunda kendisine yeni bir gelecek yaratmış olur. kendisini topluma kabul ettirme konusunda daha önceden belirli bir çaba içine giren , üretmeyi amaçlayan , belirli değerleri bir "özdeğer" olarak görüp yaşamının merkezine koyan birey tüm bu düşünce ve kararlılığından vazgeçerek toplum tarafından kabul görmenin tek yolunu kendisini topluma kapitalist sistem tarafından dayatılan kültüre teslim etmekte bulur. birey artık kendi öz kimliğini "toplum tarafından kabul göreceği" herhangibir kimlikle değiştirmiş , kendi zihnini başkalarına teslim etmiş ve kendisine başkalaşarak yabancılaşmış bir düzine popüler "şey" ler tarafından yönetilir hale gelmiştir.
okan bayülgen ve bu tipteki insanların kan sağladığı kültür.
emperyalizmin temel kanal hedeflerinden birisidir popüler kültür, bir pazar yaratır. küreselleşme sonucu olarak ortaya çıkan olgulardır, önce bölgeselleşme gerçekleşti (bkz: avrupa birliği)ortak pazar, serbest piyasa, malların serbest dolaşması,tek para kullanımı (bkz: euro), bölgeleselleşmenin sonraki adımları küreselleşme dünyada genelinde ortak bir pazar, ham maddenin mühendislerin avrupadan gitmesi doğu ülkelerinde üretim gerçekleştirmek, ucuz emek gücü (bkz: asgari ücretle çalışan milyonlarca kişi) emperyalizm etki altına almak için bazı kanallar kullanır bunlar nelerdir, kredi kartları, gsm, internet, popüler bir kültür oluşturmak. (bkz: asimilasyon)
frankfurt okulu'ndan adorno bu işle ilgili önemli tespitlerde bulunur. popüler kültür kapitalizmin kültür endüstrisidir.
günümüz sözde kültürü olan 'popüler kültür'ün insanlığı benliğinden soyutlamasıdır; özgür düşünme yetisi ve birey olarak varolmayı yok etmesi, insanı benliğinden etmesidir.

günümüz dünya'sının, kapitalist sistemin önümüze sunduğu tek tipleştirme politikasının bir ürünü olarak oluşan popüler kültür, insanlığı kişiliksizleşme ve yok olmayla yüz yüze getirdi. birey olarak varlığını ispat edebilecek en ufak bir özgünlüğe sahip olamayan insan, kültürel yozlaşmaının bir robotu olarak toplumun içinde karıştı. çürüklerin sağlamları erittiği bu bakterisel gelişim, insan formunun yoz yaşamının önünü açtı. aynı tarzda ve çirkeflikte hayat sürdüren insan formlarının arasından çıkan isyanları kendi yoz düşünceleriyle bastıran bu kültürel kirlilik, bir zombi imparatorluğu yarattı.

insanlığın bu zombi imparatorluğunu yok etmesinin tek çözüm yolu bireysel özgünlüklerini elde etmeleridir.
güncel Önemli Başlıklar