bugün

bir anlamı olmayandır.

yalandan lafa gelince herkes nefret ediyor ama anlamakta zorlanıyorum o hâlde kim söylüyor lan bu kadar yalanı? delikanlı laflar dökülüyor kahpe dudaklardan ve yineleniyor bir düstûr, dillere pelesenk olmuş hâlde;

"yılandan korkmam, yalandan korktuğum kadar"

su engereğinin griliğini görmemiş bir insan için pek de boyundan büyük kelâmlar bunlar arkadaş. önce yalanı-yılanı göreceksin sonra hangisinden daha çok korktuğuna karar verirsin. ama ezberlere ters, olmaz.

herkes en iyi lafa gelince en düzgün. öyle ki yapılmış olup da duyulmamış tek bir iyiliği, en ufak bir faydası yok. herkes, o kadar iyi. peki ama o zaman neden dünya bir bok çukuruna dönüşüyor her geçen gün biraz daha? birileri iyiyi oynamakta fazla iyi ve iyi olanlar, okyanusa karışmış bir damla nihayetinde.

insan neleri öğreniyor yaşadıkça? ne tutarsızlıklarla uğraşıp, ne zorluklarla anlatabilir hâle geliyor kendini. yargılarını nasıl da biriktiriyor bir bir ve özenle.

herkes "el emin" de neden kimseye götümüzü dönemez hâlde, gölgemizin hain planlarının paranoyasında yaşıyoruz? aynı iş yerinde çalıştığımız, aynı otobüste seyahat ettiğimiz ve hatta aynı yatağa girip de sabahlara kadar seviştiğimiz insanlara dahi güvenemiyoruz ya. nerede kaldı "şöyle güvenilir" deyişleri kişilerin, kişilere.

bu da benden size gelsin;
http://www.youtube.com/watch?v=txmiMPndopM
güncel Önemli Başlıklar