bugün

hukuk kurallarının olmadığı, liyakatsiz idarenin hüküm sürdüğü, hiyerarşik yapılanmanın kırılgan olduğu yönetim şekli. monarşi, despotizm, oligarşi gibi rejimler buna örnek olarak verilebilir.
weber'e göre nerdeyse 'sultanizim' dir.
Bir topluluğun tabanıyla tavanı arasındaki ilişkinin emir verme itaat ilişkisi olduğu temelinin hukuksal normlara değil de geleneksel normlara dayandığı yönetim biÇimi. (bkz: aile) (bkz: bir nebze de olsa Osmanlı)
Weber’in “Economy and Society” (1922) adlı eserinde tanımladığı biçimiyle patrimonyalizm, “bir siyasal tahakküm biçimi, bir yönetim tarzı”, olarak kabul edilmektedir.

Nitekim Weber’e göre patrimonyalizm; “geleneksel toplumlarda görülen ve yönetici erkek ile yönettiği ev halkı arasındaki iktidar-itaat ilişkisinin nitelik olarak değiştirilmeden geniş toplumsal kesimlerin idare edilmesinde kullanılmasıyla ortaya çıkan bir yönetim tarzıdır.”

Patrimonyalizmde otorite, “hanedan ailesinin kullandığı kişisel ve bürokratik güce dayanır; bu güç resmi olarak keyfidir ve hükümdarın doğrudan denetimi altındadır.”

Tahakküm, “hiçbir bağımsız güç tabanı olmayan köleler, paralı askerler, askere alınmış diğer kimseler ya da diğer gruplarla doldurulan bir siyasal aygıt aracılığıyla sağlanır.”
"devlet baba gibidir. hem döver hem de sever." anlayışını yansıtan kavram.
max weber'in "ekonomi ve toplum" kitabında ele aldığı kavramdır.

buna göre, otorite, kraliyet ailesinin kullandığı kişisel ve bürokratik güce dayanır.

sonuç olarak keyfiyete vardır ve monark'ın denetimindedir.

ancak, iktidarın geleneksel olarak sınırları bulunur. bu sınırların aşılması, tek adam yönetimine kadar gidebilir.

weber bu otorite biçimi için, açıkça olmasa da çin imparatorluğu'nu örnek verir.
osmanlı devlet sistemini iyi anlayabilmek için bilinmesi gereken kavramdır. bu sistemde bürokratik merkezi idare tek bir kişi temelinde teşekkül eder ve de padişah toprağın, herşeyin ve herkesin sahibidir.

(bkz: daire i adliye)
max weber'e göre toplumda kökenini kimsenin bilmediği geleneksek hukuksal bir yapı.