bugün

maç bittiğinde patlak topu kesip yarısını kafaya geçirerek dola$ma eylemi ile patlak top serüveni son bulur.
maç esnasında topun üstüne basıp düşmeye sebebiyet veren olay.
top patladığı zaman eğlence biter, eğlenceli bir aktivite için patlak topun içine taş, tuğla vs. konur, 25-30 metre uzağa, kenara bırakılır ve bir adet sazan beklenmeye başlanır. sazan göründüğü vakit, '' memmeeeedd, dik şu topuuuu'' şeklinde bağırılır. şayet mehmet galeyana gelir ve sağlam bir degaj yapmaya karar verirse, bu vuruş denemesinden sonra kanayan ayağı ile, topallayarak şakacı ekibi kovalaması izlenerek gülme krizine girilir...*
her türk gencinin oynadıgı aslında normal toptan daha fazla avantajları olan mesela attıgında attıgın yerde durup kalan,kaçıp etmeyen sadık bir top evrimi.
topu yanlış bir yere attığınızda "kesimi la topunuzu,top sahasımı burası" lafını duymaktan korkmayağınız faliyetir.
(bkz: ezik kola kutusu ile futbol oynamak)*
patlak topla daha iyi saydırıldığı ve daha güzel şut çekildiği düşünülürse çoğu zaman küçük yaş grupları futbol meraklıları için birinci dereceden tercihtir. öyle ki vakti zamanında yeni toplar dururken gece olunca kimsenin alıp evine götürmeye tenezzül bile etmediği nice toplarla şampiyonlar ligi finali kalitesinde maçlar çıkartırdık. *
futbol sevdalısı küçük bünyelerin faliyetidir. topun fışkısı çıkana kadar maç devam eder.
çocukluğu hatırlatan başlıklardan, lezzetlerden. olacak ya; birgün maç yapasımız tutar bir top bulunur ve oynanmaya başlanır. oyunun en heyecanlı yerinde top ya bahçe korkuluklarına girer ya da bir kamyonun altında feci şekilde can verir. ama maçın en can alıcı kısmındasınızdır, böyle olduğu için oyuna devam etmek, rakibinizi yenmek zorundasınızdır. hal böyle iken top patlak da olsa oynama hırsı ile, kazanma arzusu ile devam edilir.