bugün

efendim tüm gençliğimiz boyunca izlediğimiz filmlerde başlığın tanım kısmında sevgili sallynin anlattığı gibi klişe kısımlara şahit olduk. tüm yabancı gençlik filmlerinde illa ki bir defa da olsa bu parti ve partide yanlız takılan bir tip mevcut idi. peki bunun bizim hayatımıza yansıması ne şekilde oldu;

öncelikle bu zırtapozların filmlerindeki partiler hiçbir zaman bizim ülkemizde gerçekleşmezdi. ne lisede, ne de üniversitede villası, önünde havuzu olan kocaman bir bahçesi ile bir mekanda bir genç parti vermedi. tanımadığın bir sürü kişi o partilere gidemedi bizim ülkemizde. aslında herşey tam anlamı ile bir tezat. zira, izlediğimiz filmlerde yanlız takılan tip hep bir adet kişi olurdu ve film sonunda en güzel/yakışıklı kişiyi götürürdü. fakat topu topu bir adet kişi için kocaman bir partinin verilmesi, bir filmin çekilmesi ziyan değil midir efendim? bu filmler, bu güzel düşünceler bizim ülkemizde de uygulansa, o zaman o bir olan "yanlız takılan tip" sayısı, burada partinin tamamına yakınına denk olacağından birden fazla kişiye bir umut kapısı, bir yeni ufuklar, bir hayaller dünyası yaratacaktı. ne oldu elin adamına tüm kaynaklar tüm sermayeler heba edildi. koca bir türk gençliği de partisiz ve dolayısıyla eşsiz büyümüş yaşlanmış oldu...üzülüyorum..hatta ağlıyorum...neden biz diye..
herhangi bir eğlence ya da kutlamayı oluşturan kalabalıktan, millet coşum coşum coşarken kendini soyutlayan ve tek başına bir köşe de oturmayı seçen insan modeli*.
bu noktada yoruma açık bir duruş sergilenir. eğer kız/erkek güzel/yakışıklı ise hemen karizmatik insan ilan edilir. kimbilir o nassııl bir dünyanın insanıdır ki bu tip eğlencelerden zevk almıyordur*
amerikan filmlerinde bir klişe olan bu durumda esas oğlan olur genelde kenara ilk çekilen, kesin arkadaş zoruyla gelmiştir, sonra bir bakarsınız ahanda esas kız da öyle. hatta bu ikisinin arkadaşları pille çalışan lambada bebeği gibi çılgınca dans eden iki gerzektir. hatta şu tarz diyaloglar geçer aralarında;
-*demek amanda'da geldi, o insan içine karışır mıydı nihahahahahaa
-*öyle deme john amanda gariptir ama iyi kızdır
-*desene herry'yle iyi anlaşacaklar.
filmin sonunu kabak gibi belli eden gülüşmeler veeee kamera herry'yle amanda'ya döner iletişime başlanmıştır bile falan filan..
neyse.. dıştan karizmatik duran bu arkadaş eğer çirkin ve sivilceli bir tipse, kalabalıktan ayrılıp yalnız takılması asla cool bir etki yaratmaz, tam tersine, asosyal sıfatını edinmesine yol açar.
son olarak, bu durumdan maksimum fayda sağlamayı borç bilmiş çakal er kişi davranışı vardır; aslında serdar ortaç'ta deli gibi dans etmeyi isterken, bilerek yalnız takılır, sıkılıyorum, kimse beni anlamıyor ayağına yatarak taş diye tabir ettiğimiz, farklı tiplere hemen b.k varmış gibi atlayan bir hatunu soğuk tavırlarıyla sıcak sıcak götürür.
diyeceğim o ki siz siz oluuun...**

evet soruları aliiim****