bugün

memlekette 93 adet yasal, kayıtlı, siyasi parti var.

bunların 31 adedi genel seçimlere katılmak için gerekli her türlü şartı taşıyan partiler.

demek ki ülkemizde siyasi parti kurmak öyle zor bir şey değil.

akşener'in durumu nedir peki ?

mhp seçmeninin büyükçe bir kısmı bahçeliden nefret eder hale geldi.

bu kitlenin oy verebileceği başka bir parti yok.

diğer parti seçmenlerinin tamamı da genel başkana tapınma modunda olmadığına göre '' yeni partinin '' meclise girmesi için önünde hiçbir engel kalmıyor.
meral Bacı'nın hala içinde bulunduğu süreçtir. evet meral diye de hitap edebilirim sonuçta laubali olmaktan çekineceğim bir durum henüz ne partisini fiilen kurdu ne de yapacaklarını halka anlattı...

ilginçtir bu saatten sonra kurmasa da olur... şimdi de meral hanım'ın seçimleri kazanması hakkında hayaller kurup, mastürbasyon yapanlar olabilir üzmeyeyim kimseyi kaldı ki konu bu değil...

iktidara karşı yeni bir parti kurulması gerektiğini düşünenler her zaman vardır... nedense basındaki kart kaşalotlara göre bu işin hep "tam sırası" olarak lanse edilir durur, hiç değişmez...

Haydi muhalefet haydi muhalefet haydiiii, tam zamanı tam zamanı şimdiiii... Yaklaşım bu düzeyde.

Öyle ya, kemal kılıçdaroğlu'nun koltuğundan kıpırdamaya niyeti yok, Devlet Bahçeli de herkesi hayal kırıklığına uğrattı, Tayyip Erdoğan'a "stepnelik" ediyor, hay ona oy veren bazı "tatlı su faşistlerinin" elleri kırılsaydı, falan filan...

Hatta, siyasi kerameti kendinden menkul meral teyzemiz ise eline mikrofon verilince de başlamış şöyle yapacağım, böyle yapacağım teranelerine... Ama şu değişim kavramının "içinde" ne var bilen yok!

Bu arada laikliği korumak için yeni bir gazete çıkarma hazırlığı içinde olanlar da varmış, allah kolaylık versin.

Vaziyet veya manzara-i umumiye, şimdilik bu merkezde...

kimin lafıydı şimdi ha deyince hatırlamıyorum "parti kurmak turşu kurmaya benzemez" demişti...

Bunu, "hem benzer hem benzemez" şeklinde düzeltmek gerekir.

Verirsin dilekçeyi, kurarsın. Cebinde ya da arkadaşlarında para varsa, iş kolay.

Olmadı, kongre yapmak üzere olan başka bir partinin delegelerine cep telefonu dağıtırsın, seni zırt diye başkan yaparlar. o yüzden Parti kurmak kolaydır, parti olmak zordur.

Yeni bir partiye kimsenin itirazı yok.

Fakat ortada ne kadro var, ne de lider... Program? Ara ki bulasın! Toplumda bunu "itecek" bir güç? Nanay.

Bu yeni parti, medyadaki ahmakların arzuları ve hayalleri doğrultusunda "solculuk oynamaya" kalkacaksa, daha başından çekiverin kuyruğunu...

Bu parti, hem liberal hem de yerli olmak zorundadır ki seçilebilsin.

AKP ve ondan önceki iktidarlar da öyle olduğuna göre, yeni parti oylarını uzaylı seçmenlerden mi toplayacaktır da iktidar alternatifi olacaktır?

Hayır, AKP'nin "çuvallamasını" bekleyecektir, bu da, ya yeni bir ekonomik kriz, ya da savaş çıkarsa mümkündür. O zaman bile zordur ya, hadi "imkansız değildir" diyelim.

Zaten onun için muhalifler, özellikle iktisatçı olanları ikide bir "krizin eli kulağında" deyip duruyorlar da ne hikmetse patlamıyor bir türlü mübarek!... (vergilerle ayakta duran ekonomi sayesinde olmalı)

tayyip hepsinden daha kurnaz olduğu için onu "Amerika'yı dinlemeden Kuzey Irak'a gir, canına ot tıkansın" gazına da getiremediler, tuzağa düşüremediler. Öte yandan darbecilerinde kodesten çıkmasına imkan yok.

Çünkü arkadaşlar samimi olarak bu oyların "göbeğini kaşıyan ayılara kömür dağıtarak" toplandığını sanıyorlar, halkın "Osmanlı refleksini" okuyamıyorlar.

Fethi Okyar-Adnan Menderes-Süleyman Demirel-Turgut Özal-Tayyip Erdoğan "çizgisi" kafalarının içinde bulunan "kara kaplıya" uymadığından, halkın bürokrasiye karşı duyduğu derin ve köklü tepkiyi de çözemiyorlar.

Niçin bir daha asla iktidar yüzü göremeyeceklerini, görseler de bunun ancak "sopayla" ve fakat geçici olabileceğini de anlamak istemiyorlar.

Türkiye'de bugüne kadar neler olup bittiğini doğru çözümleyemedikleri için, yarın neler olabilip neler olamayacağını da çakamıyorlar. Onları bilmedikleri için değil, öğrenmekten ve düşünmekten kaçındıkları için acıyorum.

velhasıl-ı kelam "cankuş meral" partisini kurabilse de bir şey fark etmeyecek.

Okunmayan gazetelerle seyredilmeyen televizyonlarda tepişmeye de ancak "yara kaşımak" denir, siyasete atılmak değil...

ama naçizane meral Abla'ya bir kaç sorum da yok değil hazır parti kurma sürecindeki bir aktör (pardon aktris) olarak;

diyelim ki iktidara geldiniz... yapacağınız asıl icraat nedir?

"Toplumun tüm kesimlerini kucaklayacağız" gibi genel geçer palavralardan söz etmiyorum. Somut olarak ne yapacaksınız? "Yeni bir siyaset anlayışı" deyip geçtiğiniz anlayış nedir? Kürt politikanız nedir? Dış politikanız nedir? Eğitim, sağlık, bayındırlık politikalarınız nelerdir? Ekonomide hangi farklı yolu izleyeceksiniz? Avrupa Birliği'ne uyum sürecinde "bu hükümetten farklı" ne yapacaksınız, ne yapabilirsiniz?

Ne değişecektir? Nasıl değişecektir? Ne yönde değişecektir? Neden değişecektir?

Bu sorulara yanıtınız var mı Meral hanım? Yavaş yavaş mı bulacaksınız?

Cömertçe kullanmayı sevdiğiniz şu "değişim" kavramının "içini dolduracak" mısınız?

yahu kadın bu soruların hiç birini cevaplamıyor ya! gerçi bu soruların sorulmasına da gerek yok kendisi çıkıp anlatmalı şu şöyle olacak bu böyle olacak diye. "efendim külliyeyi yıkacağız" demiş. teyzecim yıkacaklarını değil, inşa edeceğin Türkiye'yi anlat ki bir şansın olsun seçimde...

acaba, "yahu, iktidara miktidara gelemeyeceğimi aberystwyth gibi ben de biliyorum, amacım meclise girip kurabilirsem grup da kurmak, sonra, belki birleşme yoluyla, MHP yi ele geçirmek" diye mi düşünüyor?

bakın yerin kulağı delik, böyle bir şey varsa eninde sonunda duyarız... eğer mevzu gerçekten bu ise hiç boşuna hayaller kurmasın "meral amigoları"...
büyük maddi güç toplanması gereken süreçtir.
abd de bu maddi güçü sağlayanlar acıkca kamuoyuna duyurulur.