bugün

sıradan olaylardır. uyanma, temizlenme, kendine gelme, çalışma, yemek yeme, gezme dolaşma, sıkılma, muhabbet, içki, müzik, seks, aynı hırslar, aynı korkular, uyku... acı olaylardır. açlıktan ölen çocuklar, savaş ilan eden devletler, kavga eden insanlar, bir dirhem bal için bir çeki odun yiyen küçük hesap insanları, doğuştan kaybedenler, doğdukdan sonra kaybedenler... umut verici olaylardır. uçan kelebekler, coşan deniz, uzaktan gelen bir blues parçası, ağlayan bir kadın, origamik eyfel kulesi...

"... gelenekçi bir ailenin ezik bir ferdiyim. üzerimde gerek ailem gerekse temelde yetişme tarzımdan kaynaklanan ama fenomenal olarak arkadaşlarım tarafından kurulan baskıların beni yeterince rahatsız ettiğini anlayacak kadar büyüdüm bu baskılarla ne yazık ki, fakat buna bir dur demenin mümkün olabileceğini düşünüyorum; henüz hiçbir şey için geç değil. biliyorum, kısa çöpü çekerek doğdum; bu satırlar o kısa çöpü kullanarak yazdığım son satırlar olsun.

bugün annem bana ne dediyse yaptım sırf onu gıcık etmek için. gözlerindeki ona karşı çıkmamı isteyen ateşi her defasında görmezden geldim, çektiği acıdan zevk aldım. sanki bana dediğini yaptığım saniyelerde bütün ezilmişliğimin farkına varmasını sağlamam onu kendi ezikliğime mahkum etmek gibiydi, ne de olsa onun eseriydim. teslimiyetin verdiği loser ferahlığı değildi yaşadığım, öyle olsa teslimiyetim süresince yaşadığım her anı çekip sonsuza kadar uzatma isteğim beni endişelendirirdi. oysa ben farkında bir teslimdim, biliyordum ki en azından bugünlüğüne annemle paylaşmıştım kısa çöpümü..."

"... her çocuğun hayalinde kendisinden büyük bir çocuk vardır, demiş şair. artık çocuk olmadığımı hissetme isteğimin bittiğinde anladım artık çocuk olmadığımı. hava çok sıcak, bu yüzden geceleri yaşıyorum. herkes benim gibi düşünse daha mutlu olurdum. ama milletin salaklığını niye kendime dert edeyim ki, bana yetecek kadar insan var ne de olsa. hem farkım olsun biraz, belki de böylesidir iyi olan. düşündüm de gündüzlerimi kitap okuyarak ya da film seyrederek geçirmeliyim. kendime sürpriz yapıp meşhur ama öteden beri bok attığım eski bir dizinin tüm sezonlarının dvd'sini aldım..." (ps, paralel evrenden notlar, 2007, içinden)
istanbul'da bir yerden bir yere gitmek en fazla 20 dakika sürüyormuş..
Merak ettiğim olup bitecek olaylar silsilesidir.