bugün

bende bulunan çok kötü bir alışkanlık. her türlü alışverişte para üstü saymıyorum. eğer bunu değiştiremezsem yakında mutlaka birileri beni kazıklayacak. ya da çoktan kazıklandım bile...
bende bulunan çok kötü bir hastalık anasını bi fişe bakıyom marketten çıktık dan sonra birde fişe bakıyorum nasıl işse bende çözemedim.
çebinde o para üstünden başka kalmamasına rağmen, gerzekce ''ufak tefek hesaplarla işim olmaz'' intibası yaratma gayretidir.
para üstü kullanmadığım için gerçekleştiriyor muyum gerçekleştirmiyor muyum anlayamadığım olay.
mahalle bakkalıysa asla yapılmayacak olan hadisedir. alınır çünkü adam. ben utanırım, sanki güvenmiyormuşum gibi. küser gücenir darılır. ay gıyaman. *
alışkanlıktan ve unutkanlıktan öte bir yaşam biçimidir.

şöyle ki;

(bkz: nihat doğan sendromu)
karşıdaki kişiye sana güveniyorum demektir.
para üstü kağıt paraysa büyük sorundur. Eğer bozuk paraysa sıkıntıya gerek yoktur çünkü bozuk para yerine ciklet kakalanmıştır.
ne çıkarsa bahtıma durumudur.
kesinlikle yapılmaması gerekendir. 1 TL olan bir şeye, 50 TL * verirsiniz ama nasıl olursa hep de satıcılar size para üstünü yanlış verir 45 verir, 47 verir, 48 verir, 54 verir,... *
yaptığımdır. dünyanın en dürüst ülkesinde yaşayan birisi olarak, yüce türk milletine güvenim tamdır. kandıracak değiller ya! rumuz: saftirik.
olsada saysak.
ama olmadı.
olaydı sayardık.

rumuz: fakirist
5 lira ile alışveriş yapsam bile para üstünü sayarım.

Rumuz: cimri
verdğim para 50 ve üzeri ise kesin sayarım.
duruma gore zaman zaman yaptigimdir. atm'den aldigi parayi dakikarca sayip insanlari delirten, otobuse kartini hazirlamadan binip cuzdanini arayip arkadaki insanlari mal eden insanlardan nefret ederim. sabrimi zorlayan seylerdir bunlar. duyarsiz vurdumduymaz insanlar.
Enayiliktir.
güncel Önemli Başlıklar