osmanlı imparatorluğu nun matematik dehaları

tarihsel olarak olmayan dehalardır; hani vardılarsa bile sesleri çıkamamış üstadlardır. her fırsatta kendisini islam medeniyetinin temsilcisi, halifesi, fesi füsü diye pazarlamaya bayılan osmanlı hanedanı, ve bunların masallarına tapan tayfa nedense şu sorulara cevap veremez:

"islam medeniyeti cebir'i icat etti, sen o cebirle ne yaptın, nereye taşıdın?"
"neden islam medeniyetinin bulduğu cebir'i sen değil de avrupalılar aldı calculus'e taşıdı?"
"o kadar hattat sanatı, çini işkencesi yanında medresede matematik ile uğraşan bölümler niye yoktu?"
"her büyük medeniyet matematiğe önem vermişken, siz hangi gezegende yaşıyordunuz?"

evet, fatih büyük toplar döktü, ama cebir ile döktü; sonra ne oldu? beş yüz senenin hesabı nerde?

(bkz: mimar sinan)

her eseri ayrı bir şaheser ayrı bir deha ürünü.

matematik tarihi incelenirse islam döneminde cebir bulunmuştur. fakat islamın osmanlılara gelişi ile matematik arasında uzun bir zaman farkı vardır. ömer hayyam en ünlü islam dönemi matematikçilerindendir.

osmanlı dönemi matematikçileri ise su anda uygulamalı matematik adı altında yeni yeni arastırılan bir alanda çalışmışlardır. mimar sinan çok büyük bir matematikçidir örneğin. kime göre neye göre başarıdan bahsedilmektedir burada ? yeni bir denklem çözümünden bahsediliyorsa evet cok ilerlenmemiştir. fakat matematiğin beşeri bilimlere uygulanmasında kendinden cok söz ettirmektedir osmanlı matematikçileri.