bugün

görsel
"... ve yaz olunca avretlere meylet ve kışın oğlanlara,

ta ki bedenen sağlam olasın."

(11. yüzyılda yaşamış Kuhistan Sultanı Kabus'un oğluna nasihat kitabı Kâbusname’den)

______________________

Rumuz:

"Elinde tesbih, hamamda oğlan, dudağında dua..."
bizim ecdadımız ipne değildir!

pilan yapmayın ulan pilan!
Anlamadım. ibneliğin nesi normal. Toplumun çoğunluğunun standartları ve normları normal kabul edilir. insanların bir elinde beş parmak olması normaldir. Çünkü insanların yüzde doksan dokuzu beş parmaklıdır. insanların yüzde doksandokokuzu biyolojik ibne mi ki ibnelik normal olsun. ibnelik sapkınlıktır. Sebebi ne olursa olsun ister fizyolojik ister psikolojik. Allahtan ki bulaşıcı değil.
Hayalperest oryantalistlerin uydurması olarak kalacaktır. Kaynak diye gösterdiği şeyde twitter alıntısı galiba.
Osmanlının geçmişi temiz değil. Bunu kabul etmek gerekir. Ama bu bir toplumun kirli olduğu anlamına gelmez. Kaldı ki osmanlı toplum yapısı araştırıldığı zaman oğlancılığın toplumsal bir suç kabul edilip kayıt altına alındığı görülür. Defterlü olmak tabiri buradan gelir.
görsel

Başlık altına gelen Osmanlı hayranı oğlan çocuklarına cevaptır.

---------

Osmanlı'nın eşcinselliği neredeyse tarihsel ve cinsel bir norma dönüştürmesine karşılık,
Cumhuriyet etiğinin, eşcinselliği kamusal söylemin dışına çıkardığını söyleyebiliriz” diye söze giren Hilmi Yavuz,

Fatih Sultan Mehmed’in ‘Avni’mahlasıyla yazdığı gazellerden birinde,
Veyis adlı güzel bir oğlanı övdüğünü, gazelin sonunda da

“Ey Avni! Talihin yaver gitti ve o sevgili misafirin oldu.
Fırsatı kaçırma;
zira Veyis bin cana bedeldir”

dediğini;

Fatih’in bir diğer gazelinde ise

Galata’daki bir kilisede görevli papazı öve öve bitiremediğini yazdığında kıyamet kopmuştu.
------------
(Orijinali)

FATiH SULTAN MEHMET

"Büyük Sultan'ın (Fatih Sultan Mehmet) Avni mahlasıyla yazdığı şiirlerinde de güzel oğlanlara ilgi duyduğu görülmektedir. Birkaç örnekte bunu görebiliyoruz:

"Bir Güneş yüzlü melek gördüm ki âlem mahıdur
Ol kara sünbülleri âşıklarınun ahıdur"

(Yüzü öylesine Güneş [gibi parlak] bir melek gördüm ki, âlemin ışık saçan dolunayıdır. Onun sümbül gibi simsiyah saçları da âşıklarının ahlarıdır.)

"Karalar geymiş meh-i tâbân gibi ol serv-i naz
Mülk-i Efreng'ün meğer kim hüsn içinde şahıdur"

(Karalar giyinmiş bir dolunay gibi nazlı nazlı salınan o servi boylu [sevgili] tıpkı Frenk ülkesinin güzellikler içindeki padişahı gibidir.)

"Gamzesi öldürdügine lebleri canlar virür
Var ise ol ruh-bahşun din-i isa rahıdur"

(O güzel sevgilinin hışımlı yan bakışının öldürdüğüne, dudakları can bağışlamaktadır. Galiba o ruh veren güzelin dini, Hz. isa'nın yoludur.)

"Avniyâ kılma güman kim sana ram ola nigar
Sen Sitanbul şahısun ol (da) Kalata şahıdur"

(Ey Avni, gönül verdiğin o Hıristiyan güzelinin sana ram olacağını asla umma! Çünkü sen nihayetinde istanbul'un şahısın, o ise güzellik ülkesinin başkenti olan ve içinde cennet gibi hurilerin dolaştığı Galata'nın padişahıdır.)

Yukarıdaki şiirde anlatılan sevgili, Galata'da yaşayan Hıristiyan bir oğlandır. Onun için dininden bile vazgeçmeye hazır olduğunu yazabilmiştir. Bu dinden geçmeyi bir mecaz olarak yorumlasak bile, anlatılanın kara donlu bir erkek olduğu açıktır. Çünkü Osmanlı ülkesindeki gayrimüslimler, sokakta kim oldukları anlaşılsın diye genelde siyah elbiseyle dolaşmak zorundaydılar.

"Akl ü fehmin din ü imanın nice zabt eylesün
Kâfir olur hey Müselmanlar o tersayı gören"

(Hey Müslümanlar! O Hıristiyan dilberini bu güzellik içerisinde görenler akıllarını, şuurlarını, din ve imanlarını nasıl korusunlar? Onu gören insanın neredeyse kâfir olası geliyor.)

"Kevser'i anmaz ol içdüğü mey-i nâbı içen
Mescide varmaz o varduğı kilisayı gören"

(O Hıristiyan güzelinin içtiği saf şarabı içenler, Kevser şarabını artık hatırlarına bile getirmezler, onun gittiği kiliseyi görenler, bir daha mescide ayaklarını basmazlar.)
__________

Kitap adı: Osmanlı'da oğlancılık

Yazar : rıza zelyut'

Kaynak yayınları
----------

ADINA KiTAP YAZILAN YEMENiCi BALi OĞLAN

Kitapta, 1686 yılında Hamamcılar Kethüdası olan ismail Ağa tarafından kaleme alınan,

( Dellakname-i Dil Küşa)

yani

Gönüller Açan Tellaklar Kitabı adlı uzunca bir metin yer alıyor.

istanbul’un ünlü hamamları ve bu hamamlarda

(1) “kulamparaya peştamal çözen nazenin oğlanları”

anlatan ismail Ağa’nın kitabı kaleme almasının sebebi ise yine bir hamam oğlanı.
Kılıç Ali Paşa Hamamı’nda “soyunurken
” ismail Ağa tarafından çok beğenilerek

“iç oğlanı”
yapılan Yemenici Bali Oğlan,
“Bir kitap yazsan, içinde adımız geçse, tarihte hatırlansak”
deyince ismail Ağa,

istanbul’daki 2 bin 123

“parlak”
tellaktan on birini seçerek anlatmaya başlamış.
Tabii ki..

başta Yemenici Bali Oğlan.

Kethüda’nın coşkulu üslûbunun katkısıyla,

ortaya Osmanlı’nın en renkli eşcinsel metinlerinden biri çıkmış.

iSMAiL AĞA'NIN YAKIŞIKLI SEVGiLiSi

ismail Ağa,
“mahbûb-ı ziba”
yani “yakışıklı sevgili”

diye andığı Yemenici Bali Oğlan için şunları söylüyor:
“Henüz on beş yaşında ve güzellik tacı adının başında ve bu günahkârın mürg-i dili (gönül kuşu) yemenici oğlanın samur kaşında.”

Zavallı Yemenici, gaddarlıklarıyla nam salmış 59. Yeniçeri Ortası’nın acemilerinden.

Şahbaz bir yoldaşının altındayken baskın verilince defterli olup Kılıç Ali Hamamı’nda soyunmaya başlamış.

Kethüda’nın deyişiyle,
“Amma camekân odada, amma içeri halvette o nazlı oğlanın firuze kâsesini ejder misali demir kazık millerle oymuşlar.”

ismail Ağa, Yemenici’nin hamamda soyunduğu dönemdeki tarifesiyle ilgili de bilgiler vermiş:

“Gece ve gündüz seferi 70 akçedir.

20 akça dahi ortağı dellak alır.

Gece döşek yoldaşlığı 300 akçadır.

Kulamparası kaç sefere takati varsa 300 akçaya dâhildir.”

----------

Sanırım sizin fiyatınız taa..

O zaman belirlenmiş..

Osmanlı'nın hamam oğlanları..?

Rumuz:

"Kaynaksız değil.. iç oğlanları."

izahat anacım:

1-kulampara: aktif erkek eşcinsel

Kitabın adı: Osmanlı'da seks

Yazar: murat bardakçı

-------

Kitabın adı: Osmanlı'da oğlancılık

Yazar : rıza zelyut'

Kaynak yayınları
bugünlerde orhan bencegay, ibrahim tatlıses ve yavuz bingöl gibi oğlanlarla devam etmekte olan muhteşem bir müessesedir.
Murat Bardakçı bu yazdıkları için diyor ki bunlar Osmanlı erotik edebiyatıdır yani hayalidir.

görsel
Eşcinselliği herhangi bir kimlik din ile ilişkilendirmek ve tarihte kurulmuş devlet ve toplum yönetimleri ile genellemek çok yanlış.
Eşcinsellik insanlık tarihi boyunca varoldu ve olacak. Hangi din kültür kimlik olursa olsun bu kaçınılmaz bir gerçek olarak yaşanmış ama topyekûn bunu genelleme sözü edilen eserde geçmiyor.
Tıpkı ensest ilişkin tarih içinde meşruluğu gibi. Bu ensest ilişkiyi Roma da ve daha eski olarak mısır da görüyoruz.
Ama bu ensest ilişki tüm Roma Mısır hakimiyet sahalarında yaşayan millet kültür inanış da var denemez ki ensest ilişki sadece iktidar hanedanının kan bağı kutsallığı başka kan bağı ile akraba olmamak asaletin devamı vb gerekçeler ile tercih edilen bir ilişki olduğu aşikar.
Burada tüm Romalılar Mısırlılar ensest ilişki evlilik yapar olarak anlamayacağımız gibi tüm Osmanlı oğlancı olarak da anlayamayız.
(bkz: emirgan adı nereden geliyor)