bugün

güzel ülkem neden geri kalmıştır sorusuna bir başka yanıt. herkes oruç konusunda bile teknik detaylara o kadar çok takılmıştır ki oruç nedir neden tutulur unutmuştur.

en son prof. dr. abdülaziz bayındır'ın açıklamaları buna en güzel örnektir. adam çıktı cesurca "40 dakika fazla oruç tutturuyorlar bize" deyince, diyanetin savunması gecikmedi "tan vakti olarak 18. boylamı esas alıyoruz"

ister ezan okunduktan sonra başla ister güneş doğarken başla. oruçlu olduğun gün allah'ı ne kadar andın? hangi hayırları işledin? oruçluyum deyip hangi haramdan kaçtın? akşam evde bir komşunu bir fakiri sofrana aldın mı? allah'ın sana verdiği nimetlerin farkına varıp şükrettin mi?

bu saydıklarım önemli değil "sakız çiğnesem oruç bozulur mu" "iğne oldum oruç bozulur mu" peygamber insanların cahilliğinin kıyamete kadar devam edeceğeni bildiğinden önlemleri o kadar güzel almış ki. hastaysan tutma diyor. ya şeker hastası olup oruç tutan var. adam intihar ediyor resmen. ölüm orucu yaptığı ama gel de anlat. hasteyken tutmamana izin varken bile bu fanatizmin boyutları ortada. ama boğazdan aşağı bir şey gitmedi ya en büyük müslüman oldular.

konu ile ilgili bir yiğit özgür karikatürü de var bulursam eklerim.

edit: http://galeri.uludagsozlu...Fit-%C3%B6zg%C3%BCr-9894/
olay vesvese ve aşırı detaycılık noktasına varıyorsa kişi için gereksiz ve aşırı külfettir. ama ibadetlerin adabına riayet etmekte de elbette ki fayda vardır. bununla birlikte esas olan, ibadeti yaparken kalpte olan iyi niyet ve ihlastır, ibadetin detayları bunlardan daha sonra gelir.
güncel Önemli Başlıklar