bugün

(bkz: bu ülkeden gitme vakti ve süleyman)
habere konu isimler; "güney minik" - "coşkun minik",
haberden kısa bir alıntı;
"... Bir süre internette oyun oynayan dayı yeğen daha sonra dışarı çıktı... ".
dayılarım ile soyadımın bağdaşmadığını düşündüğümde asparagas haber olma ihtimaline daha fazla inandığım haberdir.

yalan olması türk basınının ne durumda olduğunu, gerçek olması türk halkının ne durumda olduğunun göstergesidir.
evet, resmen yalan. bakın aşağıdaki adreste fotoğrafı bile var. resmen düzmece. halbuki yeni şafak ve zaman bunu yazmıyor. o zaman yalan.

http://www.milliyet.com.t...07/10/01/son/sontur20.asp
doğan grubu gazetelerinin saçmalıklarından bir tanesi daha.

ertuğrul özkök de bugünlerde mahalle baskısı yazıları yazıyor. aynı gazetelerde, kendi gazetelerinizde akp çığırtkanlığı, demokrasi çığırtkanlığı yapmadınız mı? şimdi ne değişti de birden akp'ye yandaş ağızlar kelam değiştirdi?
(bkz: oruc nedir neden tutulur)
(bkz: dayak nedir neden atilir)
(bkz: dayak niçin yenir)
(bkz: ayılana gazoz bayılana limon)
hürriyet gibi güvenilmez bir gazetenin haberini yaptığı konudur. tamam hürriyet pek muteber bir gazete değil ama oruç tutmadığı için insan öldürülen bu ülkede*, insanların oruç tutmadıkları için dayak yemelerinin saçma olduğunu düşünen insanları da ben anlamıyorum. akp'nin yarattığı bu yalandan liberalizm havası sizi bu kadar mı etkisi altına aldı? hiç mi anadolu'ya yolunuz düşmez, hiç mi anadolu'da (mesela sivas'ta) üniversite okuyan bir kardeşiniz, arkadaşınız olmadı? islam hoşgörü dinidir safsatası sizi bu kadar mı etkisi altına aldı?
yalan olduğu iddia edilen haberdir. doğan grubu star ile kanal d ile cnn türk ile posta ile hürriyet ile milliyet ile akp yalakalığı yaparken bundan keyif alanlar, ne zaman kendi keyiflerinin aksine bir haber verilse hırlanırlar. hürriyet'in bu haberi akp'ye bok attığı iddia edilen kesim tarafından can simidi olarak görülmüyor; bu haberin doğruluğuna olan inancın temelinde yatan gerçeklerden birine gidelim: birkaç ay önce, kocaeli'nde, oruç tutmadığı için bir faşist meslekdaşı tarafından öldürülen öğretmen hüseyin cebe
hürriyet'in haberi doğru mudur, yalan mıdır bilinmez ama benzeri olaylar taşra diye tabir edilen küçük şehirlerde sık sık yaşanmaktadır. lokantadan çıkanları dövemek, üniversite kantinini basan müminler, kafede çay içti diye dövülen kafir kız(!)... gibi bir çok benzeri olay taşrada yaşanmış ve yaşanmaya da devam etmektedir. ha olabilir hürriyet, milliyet... asparagas haber yaptığı görülmektedir! ancak başlığı açıp da "aha işte asparagasçı hürriyet" diye sağa sola serzenişte bulunan peçeteci zatlar da seçimden önce kendi görüşülerini desteklemek için malüm gazetelerin linklerini verdikten sonra burada o "aspragas haberler" doğrultusunda fikir(!) yazıları yazdığını da bilirmiyor değiliz. al birini vur ötekine vesselam ha hürriyet, milliyet; ha zaman, yeni şafak! farkları sadece fiyatları o kadar!
(bkz: provokasyon)
nedense bu tür olayları hep iddiaya göre diye yazar hürriyet.
hürriyet'in yalancı çoban yerine konduğunu gösteren haberdir. eyvallah, aklı başında hiç kimse hürriyet'i savunmaz. ama aklı başında herkes de "dur hele bir neymiş" diye düşünür.
bu ülke hiçbir zaman kardeş kardeş yaşanan bir yer olmadı. cumhuriyetin kuruluşundan itibaren sırasıyla gayrimüslimlere (1934 trakya olayları, 6-7 eylül olayları, varlık vergisi), komünistlere ve islamcılara ayrımcılık uygulandı. bu ayrımcılık bugün yön değiştirerek devam ediyor. arkasına amerikalı yahudiler* ve türkiyeli tarikatleri almış bir merkez sağ görünümnlü islami hassasiyetleri olan parti, galip çıktığı ikinci seçimlerden sonra ayrımları farklı yönlerde yapıyor. insanlar, oruç tutuyor gibi yapmak zorunda kalıyor, kimi insanlar sırf iş ilişkileri için cuma namazlarında görülüyor, hatta başlarını kapatıyor. bunlar zorunluluktan yapılmıyor. ama şeklen kendini gizleyen insanlar, bu furyanın en elit kesimleriyle muhatap oluyorlar. bu kesimin lümpen ve de azgın kesimleriyle muhatap olmak zorunda kalanlar ise çok daha gurur kırıcı yollara başvuruyor. top sakal bırakmıyor mesela, saçını uzatamıyor. allah aşkına, akıl fikir izan göz istiyorum. insanların top sakal bıraktığı için dövüldüğü ve hatta bütün okul hayatlarının zehir edildiği bir ülkede, insanların oruç tutmadığı için dövülmesi size bu kadar garip mi geliyor? siz nerede yaşıyorsunuz?

* yahudilerle işbirliği yapmak benim için problem değildir. daha doğrusu kişilerin yahudi olması önemli değildir. ama, sana türkiye'de oy veren insanların büyük kısmı yahudilerin lanetli olduğunu düşünüyor, ve sen de kahvehane toplantılarında, ev toplantılarında bunlara destek verirken, gidip amerika'daki yahudi cemaatleriyle al gülüm-ver gülüm yapıyorsan orda bir sorun var demektir. yoksa yahudi olmuş, hindu olmuş bana ne!
türkiye'yi ankara, istanbul ve izmir'den ibaret sananların şiddetle yalan olduğunu idda edeceği haberdir.hiç mi taşraya gitmediniz , yozgat gibi illerden haberiniz de mi olmadı , ilçelerde neler dönüyor , oruç tutmayan esnaftan alış veriş neden kesiliyor? şeklinde dizi dizi sorular sorulabilir ama anlayana.
biraz sorgulamayı öğrenseniz , gözlerinizi açsanız ne olur ? acımazki hem!
haberin asparagas olmayabilirliğiyle, olabilirliği eşit olasılığa sahiptir.

çünkü kıyaslama olarak alabileceğimiz gazete nerdeyse yok denecek kadar azdır, yeni şafak, vakit gibi gazeteler dolaylı yoldan tayyibe aittir. sabah gazetesi de malumunuz tmsf denetimindedir, yine tayyibin koca gölgesini taşır üstünde, mecburen.

asparagas olma ihtimali de işin magazin yanından yani,ne tutuyorsa onu haber yapalım hesabından kaynaklanabilir olmasıdır.
orucu vatan millet için tutanların davranışı. oruç tutarsak açın halinden anlarız düşüncesi yaygındır bunlarda. açın halinden 30 gün anlıyor, sonra birden unutuyor, ve dana gibi yemek yiyor 11 ay. aferin lan nasıl da anladın 30 günde açın halinden. görevini yaptın 11 ay düşünmeden koyun gibi otlan. yetmedi adama dayak at. niye açın halinden anlamıyorsun diye. şimdi tutmayanlar da seni dövsün mü açın halini sadece 30 günde mi anlıyorsun diye?
toplum için oruç tutulmaz, fakat görecelilik içinde farklılık kazanabilecek hadise.
ya o dayak yiyen gençler dayak orucundaysa? dövenler günaha girmez mi?
bu sene de buyuk ihtimalle tanık olacağimiz manzaralardan.
üff ben de önemli bir şey oldu zannettim.

ironi: yani artık o kadar fazlalaştı ve sıradanlaştı ki bu tür olaylar, yakında böyle cümleler kurmaya başlarsak hiç şaşırmayalım derim. başını açtı diye dayak yiyenler, oruç tutmadı diye dayak yiyenler, bacakları görünüyor diye dayak yiyenler, artık neredeyse gündelik iş haline geldi. haksız mıyım?
http://www.hurriyet.com.t....asp?gid=180&sz=84347

yukaridaki linkte belirtilen haberdeki celiskiler.

1. KAĞITHANE'de üniversite öğrencisi 22 yaşındaki Güney Minik ile yeğeni 17 yaşındaki Coşkun Minik, iddiayla göre gittikleri bir internet kafede sigara içtikleri için çevredekiler tarafından ramazan ayında sigara içerek saygısızlık ettikleri iddiasıyla dövülerek hastanelik edildi.

2. Zonguldak Karaelmas Üniversitesi'ne bağlı Bartın'daki Mobilya ve Dekorasyon Bölümü 1'inci sınıf öğrencisi Güney Minik ile aynı mahallede oturan yeğeni Coşkun Minik, bilgisayar oyunu oynamak için Yahya Kemal Mahallesindeki internet kafeye gitti. Bir süre internette oyun oynayan dayı yeğen daha sonra dışarı çıktı.

3. Daha sonra kendimi kaybettim beni hastaneye götürmüşler'' dedi. Sağ gözüne aldığı darbealan Güney Minik, kaldırıldığı Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesindeki tedavisinin ardından gözü sargılanarak evine gönderildi. Olayı duyar duymaz internet kafeye gittiğini söyleyen Güney Minikin annesi Remziye Minik,Biz Atatürk ün çocuklarıyız.Burası iran değil ki oğluma böyle yapıyorlar. isteyen oruç tutar isteyen tutmaz'' diye tepki gösterdi.

sonuc: Bartin'da Sisli Etfal Egitim ve Arastirma Hastanesi yoktur.