bugün

ankara'da bulunan güzide üniversitemiz.
(bkz: odtü)
girmesi bir dert, çıkması ayrı bir dert olan okul.

yaklaşık bir sene sonra gelen edit: hakkında "sıradan bi okul, ne ki" diyenleri, hayatın her alanında ayar manyağı yapan mezunlara sahip okul.
üniversite sınavına hazırlanırken baz alınan çalışılan fakat giren 2 milyon insan içinde çok azının gidebildiği,öss den önce çok değerli öss den sonra sıradan bir üniversite olduğunu anladığım,liseli genclerin ilahı üniversite.
üniversitede yaşabileceğiniz özgürlüklerinin en iyi yaşandığı yer,mekan,toprak parçası,arazi arızası.
insan üstü kişilerin okuduğu bir mekan. hertürlü imkanın bol olduğu ama bunlarda yararlanıcak zaman bulunamayan mekan
Türkiye'nin en kaliteli Devlet Üniversitesi'dir. Eğitim dilinin ingilizce olması kimilerine göre bir sorun; kimilerine göre uluslararası bir avantaj olarak görülse de, kalitesinin, sunduğu imkanların tartışma konusu yapılamadığı güzide yüksek öğrenim kuruluşu.
kampüsüne eğer minibüsle gidecekseniz (bkz: ottü)
odtu'nun imkanları tartışılmaz,her mühendisin gitmek isteyeceği bir yerdir..makine bölümü dehşetengizdir ve öğrenciyken iyi işlere imza atan çok yetenekli ve kabiliyetli arkadaşlarımız vardır oralarda..tabi biz giremeyelim diye ormanın içine saklamışlar kampüsü,o ayrı..avrupa ne derse desin kendi başına iş yapabilen avrupanın ve ortadoğunun sayılı üniversitelerindendir
''bütün ankaranın ısıkları soner,ama odtü'de ısıklar sonmez''diye bahsedilen türkiyenin en iyi üniversitesi.
kampüs hayatı o kadar sarar ki mezun olanlar bile eşini çocuğunu kapıp en azından yılda bir yürüyüşe gelir.uzun bir süre kampüsten çıkmayıp da kızılay a indiğinizde kendinizi çok garip hissedersiniz.uzun yıllar bir adada yaşayıp şehir hayatına dönmek gibidir bu his.özellikle bahar aylarında inanılmaz bir ortam olur,hiçbir derse girmek istemezsiniz.bunun yerine bütün gün huşu içinde çimlerde yatmak,arkadaşlarla sohbet etmek,gitar çalmak,tavla oynamak,top koşturmak,güneşin batışına doğru bira içmek gibi alternatif etkinliklere dalasınız gelir.yolda mor saçlı bir kız ya da çimlerde sevişen bir çift gördüğünüzde dönüp bakmazsınız bile.burası özgürlükler ülkesidir,vaadedilmiş topraklardır.*

not:yazar yukarıda sayılan nedenlerden dolayı okulu 7 senede bitirmeye karar vermiştir.*
7 gün 24 saat değişik bir aktivite yapılabilecek her türlü sosyal imkanı içinde barındıran, bu sebeple haftalarca kampüsten dışarı çıkmadan mutlu mesut yaşanabilecek, birbirinden çok farklı birsürü insanla arkadaş olunabilecek, her yerinde gece -gündüz uyunabilecek, yurt görevlilerinden kantincilerine kadar herkesle konuşabilecek bir mevzunun olduğu, insanı büyüten , sadece mühendisliği falan değil hayatı da öğreten, mezun olunduktan sonra insanın içinde buruk bir gurur bırakan üniversitedir.yıllar geçse de hala özlemle anılır, ah o eski günler dedirtir.
disardan bir ogrenci olarak kampusune girmek istediginizde kapidaki gorevliye tum oyunculuk yeteneginizi sergilemeniz gerektigi universite.* *
son birkac gundur bahar senliği ile senlenen universitedir.
şu dakika itibariyle odtü stadyumunda demir demirkan'ın bulunduğu ankara'nın ve türkiye'nin en güzel okullarından biri..
Çarşısının pisliği adına ve şanına yakışmayan kampüstür.
Oku
Düşün
Taşın
Üşüt...
nedense ankara'daki bütün dersanelerin tanıtımlarında "dersanemiz bir odtü mezunları kuruluşudur" yazmasına sebep okul.
türkiyenin sayılı üniversitelerinden biri.kocaman bir kampüsü olan eğitim kalitesi diğer okullara göre daha yüksek olan fakat öğrenciyi delirtme kapasitesi de bir o kadar yüksek olan ilim irfan yuvası.
çok hoş bir radyoya sahip olan üniversite.
(bkz: odtü)
(bkz: metu)
(bkz: radyo odtu)
ortadoğu teknik üniversitesi sanılanın aksine vecdi diker isimli idealist bir devlet adamı tarafından kurulmuştur*.menderes hükümetini türkiyenin yeni ve çağdaş eğitim veren bir üniversiteye ihtiyacı olduğuna ikna edip 4 katlı bir apartman tahsis ettirmiştir odtü için.şu anki kampüsteki eğitime ise tam 7 yıl sonra yani 1963 yılında mimarlık fakültesi ile başlanmıştır.kampüsün mimarları da amerikalı değil,açılan yarışmayı kazanan Behruz ÇiNiCi ve eşi Altuğ ÇiNiCi dir.ilk olarak mimarlık fakültesinin açılmasının amacı kalan bölümlerin bu fakülte mezunları tarafından planlanması isteğidir.daha sonra kurulan bölüm ise makina mühendisliğidir**.amerika olayı ise okul ilk kurulduğunda birleşmiş milletler kanalı ile gelen yabancı profösörlerin geçici rektörlük görevlerini almalarından kaynaklanmaktadır.

not:vecdi diker ile ilgili olan kısımlar bölümümüz profösörlerinden ve odtü nün ilk bölüm birincisi olan bilgin kaftanoğlu nun yaptığı bir konferans sırasında belgeleri ile anlatılmıştır.
amerikanın yardımlarıyla yapılmış ama daha sonra (çok eskilerde kaldı tabii bu) ülkenin sol yuvası olmuş,deniz gezmişlere yardım ve yataklık yapmış,gurur duyduğum okulum.
her ankaraya gidişimde uğramak için zaman yaratmaya uğraştığım, ankarada en çok özlediğim, okurken okumaktan, mezun olduktan sonra da mezunu olmaktan gurur duyduğum, her zaman da duyacağım okul
büyük,güzel ve gezilesi bir okul olabilir ama öğrencilerine bu imkanı pek tanımayan değerli üniversite.*
türkiye'de 'mesele'yi ciddiye alan ciddi üniversitelerinden biri. ama tek problemleri kendilerini de haddinden fazla ciddiye almaları.

(bkz: sistem ciddi bir hatadan kurtarıldı)