bugün

kendi düşüncem. türkiye'de en sevilen spor, futbol. ve şu an ülkemizde fifa u-20 dünya şampiyonası oynanıyor. hatta şu an abd-fransa maçı var. tribünlere bakıyoruz bomboş. ki fransa'nın kadrosunda pogba-kondogbia-sonogo gibi şu anda bile yıldız olan futbolcular var.
maçlar istanbul'da oynanmasına rağmen o kadar nüfusa rağmen bomboş tribünler önünde oynuyorlar. bundan önce yapılan u-20 dünya şampiyonası kolombiya'daydı 25.000 seyirci ortalaması tutturulmuştu. şu ana kadar oynanan maçlar 4-5 bin seyirci ortalaması ile oynanıyor.
hadi siktir edelim fransa'yı amerika'yı ispanya'yı. türkiye'nin maçları bile dolmuyor. türkiye'de bu kadar popüler spor bile seyirci toplayamıyorsa;
-yüzmeyi kim izler?
-atletizmi kim izler?
-atıcılığı kim izler?
-hentbolu kim izler?
-jimnastiği kim izler?
-golf yapılsa kim izler?
bu yüzden ülkemizin rezil olmaması adına, olimpiyatların bize verilmemesi gerekir. ki eğer oldu da yanlışlıkla olimpiyatları türkiye'ye verirseler; şimdiden çalışmalara başlayıp, seyircileri tribünlere çekmek için uğraşmak gerekir.
şu günlerde tekrar düşünülmesi gereken hadise.
kısmen doğru olan önerme. yalnız olimpiyatların kendi seyirci potansiyeli vardır zaten. büyük ihtimal stad dolar. bununla beraber ülkemizin spor kültürü açısından oldukça kültürsüz olduğunu söylemeye gerek yok. tabi bunda başarısızlıklar da etkili. basketbol ve voleybolda başarılı olduğumuz dönemlerde ciddi bir seyirci potansiyeline ulaşmışlardı. diğer ülkeler kendi sporcularını desteklemek ve o heyecanı yaşamak için koşturuyor. ya da olaya tanık olma heyacanını yaşamak için. bizim yapımızda öyle bir heyecan yok.

bu arada u-20 ile şunu da söylemek gerekirse muhtemelen bu zamana kadar yapılmış en kötü organizyon, tanıtım, koordinasyon oldu. tff'ye saygılar. ülkenin yarısından fazlası bihaber.