bugün

görmüş geçirmiş, her tadı tatmış/tatmaya çalışmış, en nihayetinde gözü doymuş erkek kişisini tanımlayan ifade.
doygunluk yaşla doğru orantılı olsa da aslında o kadar da ilintili değildir. gerek kişisel özellikler gerekse konum itibari ile, 20 li yaşlardaki erkekler bile bu tanıma göre pek tabi olgun erkek sınıfına dahil olabilirler.
evet, olgunluk da yaşla sınırlı değildir.
sanırım. öyle bir erkeğin evlenmeye yanaşmaması da normaldir. olgun bir kadının beklentisi de bu türden bir sözleşme olmamalıdır zaten.
doğru bir önermedir, olgun erkek daha seçicidir ve herkese pas vermezler.
böyle, hayal ettiklerinde kızların ağzının suyunu akıtan, hatta kimisine gözlerini kapattırıp orgazm olmalarını sağlayan erkek tipidir. ancak bu adamlar bir gider, neye uğradığınızı şaşırırsınız sevgili kızlar. üzemezsiniz bunları, kapris mapris, ağlamak falan kesmez. zamanında niceleri ağlamış etmiştir çünkü karşılarında. genelde yaşlarını başlarını almış olurlar.
murat dalkılıç'tan ''ben seni eledim, eleğimi astım.'' gelsin son olarak.
"kırkından sonra teneşir paklar" deyişinden yola çıkarak, karşı çıkılabilecek önermedir. özellikle de kırkından sonra boşanmış bir erkek, daha önce hiç yaşamamış, yaşasa da yeterince doymamış gibi zaman zaman aşk, bazense sadece cinsel doyum isteğiyle aranıp durur; yeterince büyümemiş bir kadın gibi.
(bkz: olsada yesek)
en nihayetinde gözü doymuş erkektir.
kelimenin tam anlamıyla yalan bir söylemdir. erkeklerin doygunluk gibi bir sınırı yoktur. hep fazlasını, hep daha fazlasını isterler.
güncel Önemli Başlıklar