bugün

ilerde hatırladığınızda sürekli güldüğünüz bir olaydır.
o an için kötü geleceğiniz için iyi bir durumdur.
okuldan kaçmak için tünel kazıp müdür muavinin'in odasına çıkmak. (bkz: hababam sınıfı)
seneler seneler önce * okuldan kaçma fikri, öğle arasına girmeden önce aklımıza düşer. devamsızlık sorunu olmadığından ötürü, kaçma kararı alınır. çantalar hazırlanır. okulun arka tarafındaki tellerin delinmesiyle oluşan koca delikten kaçılır. stres, yakalanma korkusu da yoktur hani.durağa doğru yürümeye başlanır. o da nesi? orda duran müdür yardımcısı değil mi? neyse, kasmaya hiç gerek yok. ağır ağır yürünür yine.
- merhaba hocam.
- merhaba gençler, hayırdır?
- hocam kaçıyoruz da müsaadenizle.
- ne demek! müsaade sizin.
evet, gerisini hatırlamıyorum, ya da hatırlamak istemiyorum. ufak bir şimşek çakıyor, ve ben bir şeyler hatırlıyorum: soluğu idarede alan bir avuç bahtsız bedevi. *
okuldan kactıktan sonra bir okul yetkilisi tarafından farkedilme olayıdır.

en bok durumlardan biridir. köşeyi döndüğünüzde müdür yardımcısınızı görürsünüz yusuf yusuf atarsınız. hemen mal gibi koşup okula gidersiniz. saçma sapan bahneler üretirsiniz. tatlı almak gibi. müdür yardımcısı mesela salı günü yanıma gel der sizde gitmezsiniz . olay unutulup gider.