bugün

okul servislerinde en arka 4lü veya 5li sırada oturan öğrencilerdir. genellikle son sınıf ve servisin en büyükleridir, aynı zamanda en büyükler içerisinde en popüler olanlardır. bir servisteki oturma planına bakarak okul içerisinde kimin ne kadar aktif olduğu anlaşılabilir. aynı zamanda arka koltuk tayfasının radyo ve kaset seçiminde de dominantlığı mevcuttur. Bazen okul dönüşlerinde bir pastanenin veya bir cafenin önünde durup yiyecek bir şeyler alınması, hava güzelse sahil yolundan dönülmesi gibi aktiviteler de hep bu arka tayfanın fikri ve isteği ile gerçekleşir. eğer ki arka tayfadan biri o gün serviste olmazsa onun boşalttığı yere başka birinin oturması mümkün değildir, arka tayfanın birbirini kollayan koruyan bir güç birliği de vardır.
sonuç itibariyle aslında demokratik bir ortamda yaşadığımız varsayılsa da servislerde gözle görülen bir saltanatlık sistemi bulunmaktadır. ama her öğrenci bir gün sultan olma şansına sahiptir.
bu tayfa genellikle lise 3 yada orta 3 ekibidir.sınıfsal üstünlükler ve tecrübe sayesinde arka koltuk kapılır, artık orası abilerin, ablalarındır.
Genellikle çok extreme durumlar dışında çaylakların geçebildiği abilerin tapulu mekanı...
en gıcık olduğum cam kenarında oturanlarıdır.
(bkz: servis camından tüküren öğrenci modeli)
hep en büyük sınıfların oturduğu yerdir.burda servisin en geyik elemanları bulunur.sağ köşeye servsin ağası yada hanımağası oturur çalacak şarkıya o karar verir.ön koltukta dönen geyikten nasiplenmek isteyen ezik alt sınıflar oturur. bütün servis binsede orası boş bırakılır oturan kaldırırlır,güzel yerdir vesselam.*
orta bir'de ele geçirdiğim ve mezun olana kadar bırakmadığım yer. veletlerin önümüzdeki üçlüye oturmak için verdiği mücadele gözümün önünden geçti de duygulandım.*
arkaya oturmak prestij sahbi olmayı gerektiği için herkez oturmazdı ve bu dörtlü bazen olayın bokunu çıkarır ve koltuk anlaşmazlıklarında diğer öğrencilere hakemlik yapardı.

-nooluyoo lan orda?
+ya mahmut abi, hüseyin yerime oturmuş.
-olm babanın koltuğumu ulan o? Önce gelen oturur.

Sıkıyosa, "ee sen sene başından beri arkada oturuyosun" de.
servisin en piçleridir.
her zaman son sınıflara saygı geregi ve pek tabii ki zorla bıraktıgımız servisin en sote kısmıdır. lise sonda ben de ele geçirmişimdir. ancak bu kısım bizim zamanımızda hiç bir zaman "dörtlü" olamamıştır. servisteki lise son nüfusunun çoklugu nedeniyle bir arka "yedili" bazense arka "onlu" fln olmuşuzdur. pek tabii ki söylenen sarkılarla, oss stresi sayesinde cıkan kavgalarla tartısmalarla servisimize hava katmışızdır. söyledigimiz en güzel sarkı da sultana - kuşu kalkmaz olmuştur *
(bkz: okul servisinin hoparlor takımı)
servis'de koro halinde şarkı söyleyip yüksek sesle alkışlama hareketinin kıvılcımlandığı yer ve tayfadir.
servis değilde herhangi bi otobüsteysen daha şanslısın aslında çünkü en son kişi inip kapı tam kapanmak üzereyken edilen küfürden sonra mağduru tekrar görme ihtimalin yok denecek kadar azdır *,sadece otobüsün arkasından koşma sahnesi aklında kalır bi de otobüstekilerin unutulmaz suzan avcı gülüşü
servis şoförünü kafalayıp serviste sigara içen, şoförle kanka olan, gelene geçene laf atan tayfadır.
lise yıllarında ergenligin son raddede oldugu, karizma yapabilmek için her şeyi yapabilen gençlere söylenmiş bir yalan sonucu oluşmuş ekol.
hangimiz arka koltukta oturanların daha karizmatik olduguna inanmazdık?
amınakoyim hangimiz yıllarca büyüyüp son sınıfa gelip arka koltuga oturma sevdası içinde olmazdık.
lan insan bakıyor da hakkaten ergenlik aklın olmadıgı, beynin yerini kocaman bir penisin aldıgı dönemlermiş.
servis şoförü vardı bizim.
metin abi.
lan bu kadar kafa, bu kadar taşşak bir adam gelmez daha dünyaya.
okuldan ev 1.5 saat.
arka sag koltuktan kıpırdatmıyoruz kıçı.
ön taraf kopuyor, 1.5 saat eşek gibi gülüyorlar.
biz arkada gizemli ergen, karizmatik yazar triplerindeyiz.
kızlar mızlar hep ön tarafta amınakoyim biz niye arkadayız.
açmış şoför müzigi, arka kolonlara vermiş.
bir bok da duyulmuyor.
anca noldu diyen kızlara yok bir şey demekle yetiniyoruz.
bu servislerin arka kısmında oturanların hepsi böyle.
hayatları boyunca karizmatik kalmaya mahkum tipler.
lan tamam karizmatiksin de karizmatiklik para etmiyor ki.
ön taraftaki yavşaklar ortamın dibine vurmuşlar.
enseye tokat, göte parmak pozisyonundalar.
hay ben bana yararı olmayan ekolün ta...
sınıf ilerledikçe servisin ön koltuklarından arka koltuğa geçişin son halidir.
büyük sınıflar tarafından zaptedilen boyuna geyik dönen kısımdır.
başkası oturmak istese bile oturamaz,
zira herkes birbirini kolladığı için yerler çoktan tutulmuştur.
güzel arkadaşlıkların oluşmasına zemin hazırlayan koltuktur ayrıca da.
(bkz: hadi gencler arkayı besleyelım)
sınıfın en arka sırasında oturma merakı da aynı hamurdandır. evet, ilkokuldan bu yana bunun karizmatik olduğumu sanmadım mı? sandım. oysa ilkokulda misal, sınıfın en uzun insanıydım lan! en uzun kızı bile değil. ama öğretmen "sally sen murat'la en arka sıraya" deyince suratıma yayılan piç gülümsemeyi dün gibi hatırlıyorum. oysa o boyla nereye oturtacaktı ki seni? murat bile benden dört parmak kısaydı be okula geç başlamasına rağmen, devee! yıllar içinde etrafımdakiler biraz uzadı da, normale yakın kategorisine girdim. neyse ilkokulu geç, o sayılmaz. ama servistede, lisede sınıftada hep arkada oturmamın tek bir sebebi vardı; karizmatiktim. evet. ahahaaha.
pısırık adamların cam dibinde takılmaları ya da serviste bile ders çalışmaya çalışmaları düşünüldüğünde, bu elemanlar gerçek ekol sayıabilir. bir kurt cobain, bir paul mccartney'dir bunlar serviste. hayatın her evresin de varolan, karşı cinsin dikkatini çekme hissiyatı daha bizler cücükken bile etkisini göstermiştir. burda popülarite kişinin kendisinde değil, koltuğun en arkada oluşundan kaynaklıdır. oraya oturan kız olsun, erkek olsun fark etmez. bir anda kral/kraliçe ilanı gibi bir hava döner ortada. herkes arkasına bakarak onla konuşmaya çalışır, muhabbetin seyr-ü seferini arkadan o belirler, camdan gelene gidene laf atar vs vs. kısaca güzergah boyunca serviste imparatore siz olmuşsunuzdur.
servisin en büyük erkeği en arka cam kenarında oturur yanına diğer arkadaşları sıralanır.büyükçe bir arka sıraya geçilir serviste. en arka koltuk büyümenin ispatıdır.
uğruna son dersten kacılbilecek koltuktur.
(bkz: laco tayfa)
serbest çagrışıma etek giydirip kahvede oynattırmak.
her türlü olumsuz faaliyete bulasabilirler.
potansiyel suclulardır.
ilkokulda giderken 3. 4. sınıfta abilerimin hareketlerine tanık oldum
ve ben de 8. sınıf olunca o tayfadan oldum.
pişmanım. *
lise son gençlerinin öss,öys,ösys,ysdymsd * derdine -etüttü,ek dersti,sınavdı- servisi pek kullanmayıp otobüs,metro mümkünse en noltaljiği tren ve bilimum toplu taşıma araçlarını kullanması sebebiyle; bi elin parmakları kadar * lise sonların arasında hiyerarşik sorunlara meydan vermemesinden mütevellit; bu tayfanın lise sonlardan oluştuğu kanısındayım.
servise en son binseler de onnarın yerleri hep hazırdır. gürültücü olurlar, çok konuşurlar, şoförle araları hep iyidir, sürekli bir espri yapma çabası hakimdir bu tiplerde. taktıkları ufak bir öğrenci de hep mevcuttur. sürekli onunla uğraşırlar. camdan kafayı uzatıp dışarıdakilere bağırma, küfür etme, yabancı madde atma huylarına sahiptirler. hiç yoktan zararlıdırlar, genelde çekilmez tiplerdir.
bazı bazı servisteki kızlardan birini aralarına alırlar mıncıklayıp cimdirirler.
güncel Önemli Başlıklar