bugün

güzel bir türk filmi.
o şimdi asker filminin devamıdır. asker arkadaşlarının hapisanede buluşmasıyla yaşanan çeşitli maceraları konu alır.
an itibariyle kanalD'de gösterilen 2005 yapımı abdullah oğuz filmi.

http://www.osimdimahkum.com/
(bkz: burhan öcal)
burhan öçal'ın oyunculuk dersi verdigi bir türk filmi.
burhan öcal'ın bu filmde gösterdiği performansı hıncal uluç, "yılmaz güney'in veliahtı olabilir" diyerek değerlendirmişti.
(bkz: fadik atasoy)
(bkz: abdullah oğuz)
(bkz: ansi elagöz)
(bkz: şener onar)
(bkz: burhan öcal)
senaryosu levent kazak'a ait olan bir devam filmi.
Senaryosu Levent Kazak'a ait, yönetmenliği Abdullah Oğuz tarafından yapılmış, baştollerini Burhan Öcal, Yavuz Bingöl, Levent Kazak, Gökhan Özoğuz, Erkan Can ve Zafer Algöz paylaşan 2004 yapımı film. 2005 yılında Antalya Altın Portakal Film Festivalinde 6 ödül almıştır.
burhan öcal'ın ne derece kötü bi oyuncu olduğunu gördügümüz film.
iilk filmin saçma sapanlığı yüzünden gereğinden az sesini duyurmuş ve hakettiği değeri alamamış güzel bir türk filmi.
(bkz: tanıdım lan seni athena gökhan)
filmdeki tünelden artan kumları dışarıya çıkarma şekli, tamamen the shawshank redemption dan alıntıdır.

(bkz: dikkatli seyirci)
---spoiler---

filmin başında ki bölük pörçük sahneler izleyicinin kafasını karıştırsada * * belli bir noktadan sonra tüm bu değişik adamların ortak noktasının hapishane olacağı gerçeği çıkıyor karşımıza ve film bu noktaya gelene kadar, öyle güzel işleniyor ki tünelin gelişimi adeta hayran ediyor kendisine.

film athena gökhan üzerine kurulu olsada aslında filmin ana karakteride mafya babası kılığında karşımıza çıkan burhan öçal ve iki farklı hayatı derinlemesine incelemesi, hatta 3 hayat diyelim abdullah oğuz ve ekibi daha önce türk sinemasında çok görmediğimiz bir yapıta imza atmayı başarmış bu anlamda

filmde artık klasikleşen erkan canın cigarılık içip hikayeler anlatığı sahnelere rastlamakta beni bir hayli şaşırttı ki bildiğim kadarıyla türkiyede gişe filmlerinde halan bu tür sahneleri sansürlemek rütük tarafından olmasa da toplum tarafından sevilerek yerine getirilen bir görev.

filmin temposu belli bir raya oturduktan sonra sürekli o tempoda gidiyor ve öyle mi böyle mi olucak diye izleyiciyi ikileme sokan sahnelerden kesinlikle kaçıyor ki buda izleyiciyi en iyi şaşırtmayı ben bilirim tavrı nedendir bilmem benim pek hoşlandığım birşey değil.

görüntü yönetmenlerini ve sahne tasarımcı arkadaşları kesinlikle kutlamak istiyorum oldukça başarılı bir iş çıkarmışlar fakat aynı şeyi ses ve müzikler için söyleyemeyeceğim. filmin üç ana rolünü oynayanında kendi alanında muhteşem müzisyenler olmalarına rağmen soundtrack ve filmde kullanılan müzikler oldukça zayıf geldi bana, abdullah hoca sinamasından biraz ödün verseydi de keşke müzisyen arkadaşların yeteneklerini de biraz öne çıkarsaydı diye eklemek istiyorum.

film kesinlikle izlenmesi gerekenler arasında yerini almış durumda benim izlenimlerim içerisinde şöyle ki türk sinemasıyla pek ilgilenmesemde izlediğim filmler arasında da ilk kez bir mafya babası karakteri çizmeyi başarmış film oldu benim gözümde filmin sonlarında sevgilisi tarafından aldatılan mafya babası metresini ziken adamını öldürdü ama, sevdiği kadının yaşamasına izin verdi ki bu sahneleri ben şimdiye kadar türk sinemasında hiç rastlayamadım.

(bkz: isteyince oluyomuş di mi oğuz)
(bkz: burhan öcal).
(bkz: nüman gelsin zenin azina zıçtırıcak)repliği ile yarmış filmdir.

(bkz: fadik sevin atasoy)
akılda kalan iki en iyi replik,ikiside erkan can^dan.
1-memlekette altı milyon içici var partisi kursan iktidarı sallar.
2-kayarlar lan size orda.
o şimdi asker filminin devamı olarak çekilmiş vasat film. hapishanede geçen diyaloglar başarılı ancak senaryoyu beğenmedim. ayrıca bizim mecnun'u* başka bir rolde görmek oldukça güzel.