bugün

güzel yurduma özgü bir namus anlayışıdır. dünya yüzünde, görülmüş şey değildir. ****

yılbaşı gecesi* taksimde, turist karılara değdirme, elleme, iteleme yarışı yapan ahlaksız herife, muhabir, "aynı şeyleri senin bacına yapsalar hoş olur mu" diye sorduğunda, "şişt bacımı karıştırma" diye cevap alması bundandır.

turizt garı'ya yapınca sorun yok, iş bacıya gelince olayın rengi değişiyor.

böyle iki yüzlü bir ahlak(sızlık) anlayışına sahip olmak, taksimdeki bu sapıklara mı özgü sadece? ülkenin konya'dan hakkariye kadar olan kısmında bu ahlak dilemması açık seçik yaşanmıyor mu?
(bkz: nü tabloyu eve kapatarak namusunu kirletmek)
(bkz: vandalizm)
(bkz: çıplakken aynaya bakmamak)
sanat dusmanliginda hanzoluk ornegidir, begenmiyorsan bakmazsin lavuk!

ama nerede.. burasi turkiye, yasayanlarin cogu da;
ataturk havaalani dis hatlar terminalindeki bikini reklamlarini abdest bozuyor diye kaldirtan kisilerin ogullari, torunlari gitsin vitrinden plastik manken calip tecavuz etsin, taksimde yilbasinda turistleri taciz etsin, yetmedi hergun milleti fortlasin. minibuse binince bayanin yanina yayilsin; ama karisiyla bindiginde tek kalmis iki erkek yani yer icin oturanlara namussuz diye cemkirsin. yoldan gecen mini etekli disinin pesine takilsin laf atsin, evlilik hayali kursun, sonra vay orospu desin. ama porno izlemeye devam etsin, yaz gelince de turiste are you sex desin. fakat hepsinden ustu butun bunlari yaparken, ben dinimi, orf ve adetlerimi savunuyorum desin. *