bugün

5 saatten fazla olmasına rağmen adeta akıcılığı ile insanı içine çeken ve hiç sıkmayan başyapıt. Başrollerini Robert De Niro ve Gérard Depardieu'nün de müthiş oyunculuğu taçlandırdığı ve italya'nın 1900 yılından sonra gerçekleşen toplumsal ve siyasi olayların ele alındığı filmdir.
aşırı sert hatta istismar boyutunda sahneleri var. sağlıklı bir film değil.
italya'nın 1900'dan 1945 yılına kadar olan değişimini, faşizmin yükselişini ve bitişini bir köy, iki arkadaş üzerinden anlatan 6 saatlik güzel film. bernardo bertolucci'nin yönettiği filmde robert de niro, gerard depardieu, donald sutherland gibi ünlü oyuncular oynuyor.
izleyip bayıldığım film. süresi yaklaşık 6 saatmiş. emin olun film bittikten sonra öğrendim süresinin bu kadar olduğunu. 3 gün dizi şeklinde birer part şeklinde izlemiştim.

film biterken sanki bende o iki çocuk ile beraber yaşlanmıştım. sonu mutlu ya da mutsuz bitti diyemeyeceğim. ama güzel bir bitişti. çocukken raylara yatmaya korkan bir çocuktan beklenmeyecek hareket. zaman insanları değiştiriyor.

http://www.imdb.com/title/tt0074084/

siz tanıdını mı bilmiyorum ama ilk görüşte tanıdım ben olmo'nun büyümüş halini. gerardi depardieu'ymuş. sadece de niro var düşüncesiyle izliyordum ona denk gelince başta bir afalladım bu o lan dedim.
1976 yapımı 1900 yılların başını anlatan başyapıt.
şöyle destansı bir sahneye sahiptir:

http://www.youtube.com/watch?v=nDseMq8KkDM

videoda geçen diyalog:

-Kısa keseceğim,her şeyi kaybettik.

-Şarap, domates, patates, tahıl, tüm hasat.

-Bu yüzden hepimiz özverili davranmalıyız.

-Öyle değil mi Leo?

-E? Dilini kedi mi yuttu?

-Onlara ne kadar buğday kaybettiğimizi söyle.

+ Yarısını mı?

- En azından.

-Bu nedenle durum basit. Yarı ücretle yaşamalıyız.

+Ama hasat iki katına çıkınca iki katı maaş almıyoruz.

-Dürüst olmak gerekirse, eğer kendi kazancımdan olacaksam, hepinizi evinize
göndermeliyim özellikle de işçileri!

-Hepiniz bir avuç cahilsiniz, bana müteşekkir olmalısınız!

-Çünkü burada gerçekten kaybeden birisi varsa o da benim!

-Bu arada, efendi kim? Kim emirleri veriyor?

+Siz.

-Her şeyi kaybettik, işittiniz mi beni?

-Kocaman kulaklarınız da var!
hayvanların gerçekten öldürüldüğü film. özellikle kafayla kedi ezme, domuz kesme ve kurbağaları canlı canlı ipe asma gibi hayvan katlinin yanı sıra, inek götünü okşayıp avuca sıçtırtma ve o sıçmığı surata yapıştırma gibi iğrenç-gerçek sahnelerde vardır. özellikle o kedinin kurtulmak için çırpınışları ve ezilince çıkarttığı çığlığı aklımdan gitmiyor bir türlü. sırf o sahnede verilmek istenen mesajı sikeyim. ayrıca abartılı ve aşırı gereksiz cinsel içerikli sahnelerde vardır. pornografik öğeleri bol bol içerende bir filmdir. özellikle samanlıkta sevişme sahnesi vardır ki; de niro'nun kadına yapışıp (ikiside çırılçıplak olmak üzere) kıçını geriye doğru kasıp, ileriye doğru körükleme yaparak seks yaptığı sahnede insanın "acaba gerçektenmi yapıyorlar?" diye şüphelenmemesi elde değildir. zaten bilindiği üzere bertalucci ahlaklı bir yönetmen değildir. filmlerinin çoğunda gereksiz seks ve sevişme sahneleri mevcuttur. belki stili budur ama her izleyiciyi fazlaca kudurtacak türden aşırı ahlaksızca sahnelerdir. film, zaten bir ülkenin çok önemli bir tarihi dönemini ustaca bir yönetmenlikle çarpıcı bir şekilde anlatırken, yukarıda saydığım sahnelerin olmasına hiç gerek yoktu. kaliteli ve önemli bir film yapmasına ramen, kendisinden nefret ettirmiştir yönetmen.
it: 900.
novecento yu izlemediyseniz, sinemayı henüz keşfetmediniz demektir.
gerard depardieu nun hayatında en yakışıklı olduğu filmdir. ayrıca çok kalitelidir. izlenesidir. tavsiyedir.
(bkz: adamlar yapmış)
(bkz: ulan helal olsun)
film kiralama işinin bokunu cıkardığımı farkettiğim bir dönemde, izleyecek film kalmadı hepsini izledik abi artistliği ile etrafda dolaşırken keşfettiğim ve sinema konusunda tüm ezberimi bozan filmdir. meğersem mahalledeki vcd player kiralayan mahmut abinin beğendiği filmleri izlemişim sadece. yönetmen sineması diye bişey varmış kısacası mahmut abi avrupa sineması ile ilgilenmiyormuş.
ayni gun dogan biri ağanin -italyan agasi burt lancaster- biri de marabanin oglu olan iki genc * * uzerinden italya'nin 1900 yili ve sonrasi sosyal ve politik durumunu anlatan nefis film.. italya uzerinedir fakat evrensel olmayı basarabilmistir. 5 bucuk saarlik suresi gozleri korkutmasin, akar gider, daha yok mu dedirtir. robert de niro muthistir yine, taxi driver'la aynı yil* cekilen bu filmde, travis bickle'dan fersah fersah uzak bir karakteri layıkıyla oynamistir. bir de gerard depardieu'nun gencligi ilk kez gorenleri sasirtir, epeyce yakısıklı bir adamdir, simdiki gibi sadece burundan ibaret degildir.
birinci Dünya savaşı sonrası italyan köylüsünün sosyokültürel yaşamını ve bu yaşamın içinde beliren sosyalizmin temellerini konu alan bernardo bertolucci filmi.
(bkz: giuseppe verdi nin öldüğü günde doğmak)
"efendileri tarafından sömürüldüler, faşistler tarafından öldürüldüler."

1900 olarak da bilinen bernardo bertolucci başyapıtı. salt bertolucci'nin değil, sinema tarihinin de en önemli eserlerinden biri. italyan köylülerinin efendilerinden soyutlanmalarını, başka bir dünya, başka bir düzen istemelerini özetler. birbirinden güzel ve tüyler ürpertici sosyalist marşları, italyan emekçilerinin ağzından duyarız film boyunca.

enternasyonel bir filmdir bu: italyan, fransız, amerikalı, ingiliz oyuncular bulunur castte. uluslararası bir çalışmadır, belki de derinliği buradan gelir.

burt lancaster efendiyi, gerard depardieu köylüyü, robert de niro efendinin ikilemdeki evladını, donald sutherland ise efendinin uşağını oynar. bu başyapıt, 318 dakika uzunlağındadır ve beş buçuk saate yaklaşan uzunluğunun aksine, hiçbir karesinde izleyeni baymaz; anlattığı insanlık tarihidir sonuçta.
güncel Önemli Başlıklar