bugün

sanatsal anlamda nokta-çizgi ile geometrik anlamda nokta-çizgi tanımları ve tavırları birbirinden farklıdır ve biz daha çok sanatsal anlamda bu iki elementi ele alacağız. noktadan başlayalım...

geometride nokta (ing. point) boyutsuz ve görünmez olarak bir konum belirtirken; sanatta nokta (ing. dot) bir şekil, iz veya yapı olarak karşımıza çıkar. ingilizcede point aynı zamanda işaret etme anlamında da kullanılır, buna yine bir nevi konum belirtme diyebiliriz. biz dot ile konuşacağız. öncelikle noktalar yuvarlak olmak zorunda değildirler! çevremizde gördüğümüz çoğu kütle nokta veya nokta kombinasyonlarından oluşmaktadır. boyutları ne olursa olsun kütleleri nokta olarak kullanabiliriz -bu da bir poğaça veya şarj adaptörü silüetini bile nokta olarak kullanabildiğimiz anlamına geliyor- ve noktaların kombinasyonlarıyla da -üst üste, yan yana- çeşitli yapılar ortaya çıkarabiliriz. tek başına bir noktanın bir özelliği de statik, durağan olmasıdır. dikkatimizi bir yere çekmek üzere oradadır, gözümüzü gezdirmez. birden fazla nokta yan yana veya üst üste kesişerek başka bir yapı oluşturabilir, bu yapıda noktaların farklı konumlarından ötürü bir boyut daha ortaya çıkabilir, farklı boyutta noktalarla da derinlik oluşturabiliriz.

yan yana iki nokta arasında görünmeyen bir çizgi vardır, tek boyutludur. bu boyut uzunluktur. bahsedilen çizgiyi görmemiz için ikinci boyuta yani uzunluğun yanında genişliğe de ihtiyacımız vardır. tek başına uzunluk, ölçümü ifade eder. ikinci boyutta bir çizgi artık sanatsal anlamda görülebilen bir çizgidir. çizgi kalınlaştıkça ikinci boyutu artar. hatta kalınlığı uzunluğunu geçtikten sonra artık kalınlığını uzunluk olarak algılayıp çizginin yönünü 90 derece değiştirebiliriz. dolayısıyla bir çizginin yönü vardır, gözümüzü bir yerden bir yere taşıyarak öncülük eder yani hareket belirtir, dinamiktir. çok kalın bir çizgiyle geniş bir düzlem de yaratabiliriz. bu düzlemin üzerinde farklı bir çizgiyi eğimli olarak kullanarak düzlemde derinlik de oluşturabiliriz. hatta eğim açısını ve yönünü takip eden bir çizgiyle, eliptik alanlar yaratabiliriz. bu elipslerin içinde kalan negatif alan bize nokta gibi de gözükebilir. bu elipsleri yan yana kesiştirip kullanarak içlerindeki negatif alanlarla bir yeni bir çizgi daha oluşturabiliriz. böylece çizginin noktalarla oluşan bir dizgi olduğunu da söyleyebiliriz. bu dizgi iki nokta arasındaki çizgi olarak kullanılabileceği gibi, iki nokta arasındaki sınır olarak da kullanılabilir. bu anlamda çizgiler karakterine göre de karşılaştırılabilir ve ikinci boyutun nasıl kullanıldığı bu çizgilerin karakterini belirler. örneğin çok kalın bir çizgi bize ince bir çizgiden daha az yön duygusu verirken; daha net bir sınır algısı yaratabilir.

iyi düşünmeler.
"." ve "-" .