bugün

(bkz: keenlemyekun)
Nihal atsız, sonraki makalelerin birinde fikirlerine saygı duyan ve fikirlerini paylaşan milliyetçi gençleri kendi oğlu gibi gördüğünü ve yıllar geçsede onu unutmayacaklarını söylemiştir. Ohh rahatladım lan biz de nasiplendik düşmanlardan. Mekanın uçmağ olsun Atsız Atam...
hakan şükür gibi türk milli takımında sembol olmuş bir ismin "aslında ben türk değil arnavutum" deyip kuyuya taş atmasıyla bir kez daha hatırlanan vasiyettir.

atsız bunları düşman edinin demiyor. türke düşman olanları bildiriyor. önce ilk entry e gidip vasiyete bak, iç düşmanları iyi oku. sonra gel bakanlar kuruluna bak. "imralı süreci" dedikleri olayı da iyi takip et.

türksen vasiyeti unutma, değilsen eksile.
ben ırkçının önde gideniyim diye bağıran aslında vasiyetle alakası olmayan yazıdır.
gölgesinden korkan bir delinin hezeyanıdır. insanı insan yapan tesadüfi oluşumlar değil kendi değerleridir...bunu bilmek için insan olmak gerek tabii önce.
edit:saf türküm daha önemlisi insanım sokayım saflığa.
(bkz: götünden düşman uydurmak)

(bkz: faşist babanın solcu oğlu)
1941'in faşizan dünyasında normal bir söylemdir. bilhassa avrupa'nın içinde bulunduğu savaş, daha sonra amerika ve japonya'nın mevzuya dahil olması gibi etmenlere bakıldığında sadece fikir düzeyinde kalması sağlıklı bir durumdur. bu zihniyetin yayılıp da eyleme dönüştüğünü varsayarsak asıl sıkıntı kanımca o zaman başlardı. bu arada oğlu yağmur atsız'ın da sıkı bir komünist olduğu bilinmektedir. bu durumda vasiyeti de traş bir konumdadır.
galaksideki düşmanlarımızı saymayan vasiyet. kendimi eksik hissediyor, yıldızlara şüpheyle bakıyorum.

(bkz: goa uld)
(bkz: borg)
(bkz: tyranids)
sonra da derler ki 'türk'ün türk'ten başka dostu yok!' ulan ibne! sen herkesi düşman ilan edersen nasıl dost kazanacaksın, bir düşün!

- gerçi, benimki de laf şimdi! neyiyle düşünecek ki! adamda beyin olsa kafatasçı olmazdı zaten.
oğluna yazdığı vasiyetdir. bir kesime yazılmış birşey değildir. ayrıca git kimseyi öldür, yok et demiyor. sadece tarihini ve geçmişini unutma diyor.
(#19006868) Direk bu entryye cevabımdır, silinse bile umurumda değil.

sen kimsin lan 3 tane beyin hücrenle nihal atsız'ı eleştireceksin? sen kimsin ki onun yazdığı tek 1 makaleyi dahi yazamazken ve ya herhangi bir romanının tek pasajını dahi yazamazken o'nu beyinsiz olarak itham edebileceksin?
merak ediyorum senin gibi bir denyo nasıl karar veriyor nihal atsız'ın kafatasçı olduğuna, ilçe örgütlerindeki hızlı komünist abilerin mi öğretti yoksa lan?
ayrıca tosun kaç nihal atsız makalesi okudun he?
"Kulakları çınlasın, Yağmur Atsız, Ömrümün ilk 65 Yılında babası Nihal Atsız'ın insanların kafataslarını nasıl ölçüp, "Siz Türksünüz!", ya da "Siz Türk değilsiniz!" diye ayırdığını ince, zarif bir humor'la anlatır.

***

NiHAL Atsız'ın kafatası ölçme aleti büyükçe bir pergeldir. Bu aletin ayakları içbükeydir, sap tarafında da pergelin ayaklarına göre hareket eden gösterge vardır.

Atsız, kafatasını ölçeceği kişiyi oturtur, önden, yandan iki ölçü alır, inci gibi el yazısıyla bir kâğıda geçirir, sayıları toplar, çıkarır, çarpar, böler karekökünü alır, sonra "Gereği düşünüldü" dercesine kararı açıklar:

"Oooo, hanımefendi, en iyimser tahminlerimi bile fersah fersah aşacak ölçüde, neredeyse, saf bir Türksünüz, yüzde 98 virgül bilmem kaç..."

Yahut da:

"Hiç ummadığım kadar endişe verici... Siz aslen nereliyim, demiştiniz?"

***

YAĞMUR Atsız, babasının bu kafatası ölçme faaliyetine titizlikle ve on yıllar boyunca devam ettiğini anlatır.

işte bu yüzden de bilir bilmez herkesin ağzına "kafatasçı" olarak yerleşmiştir.

Oysa, kafatası ölçen, pergele benzeyen o alet nedir bilir misiniz? Havsala aleti...

Havsala her ne kadar insan zihninin kavrayış yeteneği anlamına gelirse de, biyolojik olarak kadın vücudunun 'leğen' diye adlandırılan bölümünü belirtir. Doktorlar, gebe kadınların doğum sırasında bebeği büyük olursa birtakım sorunlara karşı bu 'havsala aleti'ni kullanır, ölçüm yaparlarmış, tabii yirminci yüzyılın başlarında...

***

peki, bu alet Nihal Atsız'ın eline nasıl geçmiş?
Ölümünden kısa bir süre önce Nihal Atsız'ı manevi evlat edinen Dr. Rıza Nur'un mirasından."

hasan pulur tarafından hicveden bir üslupla milliyet gazetesinde tefrika edilen bu metin, karşımıza yeniden, atatürk'ün arkasından türlü dolaplar çeviren ve hatta onu dahi envai çeşit çirkin sözlerle itham eden, dalavereci doktor rıza nur'u çıkarıyor.
http://www.orkun.com.tr/a...H*/E/DR*YNYP*-WVJDWIFTBSF

Yukarıda anlatilan olayın tamamı burada üstelik yağmur atsız'ın kaleminden.

tabi her daim kolay doğan medyasının cımbızlı haberleriyle millette güven duygusu oluşturmaya çalışmak.

isteyen olursa yağmur atsız'ın söz konusu kitabını okusun eğer alamayacak olan varsa ben hediye etmeye hazırım.
Beni türk pornoculara emanet ediniz.
bana at alın.
ciddiye alınması mümkün olmayan vasiyettir. vasiyetçinin vasiyetnameyi düzenlerken ruh sağlığının yerinde olduğuna dair bir raporla desteklenmemiştir.
Okuyarak zaman ziyan edilmemesi gereken vasiyettir. Nihal atsiz denen insan (insan demek yakiair mi bilmiyorum) hitler lafasinda bi herifti. Soykirim yapamayacak gucu olmadi diye yok mu sayacagiz bir sucluyu bir hastayi. O herkesi dusman ilan etsin dursun kimse bir deliyi ciddiye alacak degil. 2. Dunya savasi sonunda sosyologlar insanlar disinda toplumlarinda hasta olabilecegini cikarmislardir. iste nihal atsizi takip eden kimseler de bu hastalardir aslinda.
oğlum sadece bizim ailemiz türk. gerisi gavur, onlar senin düşmanın. ben öldüm olayı sana kitledim şimdi de sen düşün. kelimelerinin yer aldığı vasiyettir.
oğluna yazdığı vasiyettir, kime ne.

ben başka bir noktaya parmak basmak isterim. 1941 yılında; genç, idealist, görev ahlakı yüksek olan 36 yaşındaki zehir gibi zeki bir türk evladı niçin vasiyetname yazar? önce bu soruyu ve ona bu satırları yazdıranın ne olduğunu öğrenin gelin, sonra içeriği konuşalım.

atsız, koca tek parti iktidarına karşı bir başına savaşan yiğit bir adamdı. ve onun o Zaman neler çektiğini kendisinden başka kimse bilemez. sadece tüm eserleri okunursa biraz anlaşılır. şu sözler de kendisine aittir:

"Türkler, Türk soyundan gelenlerle Türk soyundan gelmişler kadar Türkleşip kendini o soya bağlayan ve beyninde hiçbir yabancı ırk düşüncesi bulunmayan fertlerin topluluğudur."
Doğru vasiyettir. Kim ne derse desin, gerçekleri yavaş yavaş görüyoruz daha.
Önümüzdeki yüzyıllar için haklı çıkaracak vasiyettir.

Siz şimdilik paranoyaklık deyin, delilik deyin, hadsizlik deyin.
Gün gelecek, bunun gibi beyinlere muhtaç kalacaksınız.
adam haklı olarak bütün dünya türk düşmanıdır ! sende onlara düşman ol diyor ! ama enternasyonalist komünist yağmur ne anlasın ki !
Dostlarımızı yazsaymış keşke. Yağmur guzel isim. evet.
Hassiktir dediğim vasiyettir.bu şekilde düşünürsek ülkemizde yaşayan herkes vatan hainidir.
Atsız denen adamın bizimle alıp veremediği nedir?