bugün

hayatı kategori etmekteki ısrar zaman gelimi sıkar/ kasar insanı. bu özde bir ayrımcılıktır. nesil ayrımı bana, türkiye'de birçok konuda yapılan ayrımcılığı yahut kategorizasyonu anımsattı. kadın- erkek ayrımı *, eşcinsellerin ayrımcılığa uğraması, son moda olarak türk-kürt ayrımı, gene alevi- sünni ayrımı ve yahut dinci- kemalist ayrımı vs. gibi.
hayatı ayrımcılıklardan kurtarıp daha geniş bir şekilde herkesi olduğu gibi kabul edebilmeyi gerçekleştirdiğimizde hayata dair önemli bir yol alacağımız açık. çok seviyoruz ayrımcılığı. kıyası da seviyoruz. halbuki eşitliğe inanıyorsak insanları olduğu gibi kabul etmeye ihtiyacımız var. kimsenin kimseden üstünlüğü yok. ee mesele sadece önce ve sonra gelmek mi oluyor o halde? neyi kime ispatlıyoruz?
son dönem moda ifade tarzıyla herkes birbirinden özür diliyor, bugünlük benim içimden de geldi. modaya uyacağım istemesem de. sözlüğe ilk girip ait olduğu neslin bir kategori unsuru oluşturduğunu gören arkadaşlardaki bu da ne? ne oluyo burda? deyip içinden ben yeniyim susmam icap ediyoru geçirip ses çıkaramayanlara bir özür borçluluğu hissettim kendi adıma. masum bir özür...kabul edilir, edilmez. * *
hanım koş zall ulusa sesleniyor.
hümanist insan söylemi.
ota boka ayrım diyen zihniyetin içinden çıkar bu insanlar. halbuse yoktur öyle bişey. amaç ayrım yapmak değil eğlenmektir.
KARDEŞ KARDEŞ YAZMAK, EĞLENMEK VARKEN BiRBiRiMiZi DIŞLAMAYA SON VERMELi HERKES AŞAĞILADIĞI DiĞER NESiLLERDEN ÖZÜR DiLEYEREK KARDEŞLiK HAVASINI SOLUMALIDIR. BUNU YAPMALIYIZ. ÖZELLiKLE 6. NESiLiN HAKKINI ÇOK YEDiNiZ ÖZELLiKLE BiZDEN DiLEYiNiZ.

(bkz: ÖZÜR DiLiYORUM)
(bkz: bi daha olmasın)