bugün

yıllardır, 'elektrik, su ve yol olarak geri dönecek' diye avutulduğumuz ancak günümüzde artık yememeye başlayan sorunsaldır.

elektrik: elektrik anasının nikahı gibi pahalı. elbette kullanılan elektrik anlamında elektrik olarak dönecek denmemiştir. ancak, yeni bir ev yaptığınızda elektrik bağlatacağınız zaman kullanılan malzemeler, takılan sayaç ve benzeri giderlerin ücretini öyle yada böyle ödüyoruz. sokakta yanan lambalar ise biliyoruz ki artık halk tarafından ödeniyor. yani verdiğimiz vergiler elektrik olarak hiçbir şekilde bize dönmüyor.

su: su ebesinin nikahı gibi pahalı. aynı elektrikte olduğu gibi su bağlantısı yapacağınızda kullanılan malzemeleri vs. cebinizden ödüyorsunuz. yani ödenen vergiler su olarak halka dönmüyor.

yol: şu sıralar köprüler, viyadükler, tünellerden vs. vs. geçişler ücretlendirilecek diye bir haber çıkmış, tüketici birliği midir nedir dava açacak diye haberler çıkmıştı. sadece bir gün konuşuldu ve şimdi hiçbir yerde göremiyoruz bu haberi. ama bu uygulama kabul edildi, ücretlendirilecek noktaların belirlenmesi ve ücretlerin belirlenmesi için çalışmalar başladı.

şimdi soruyorum; ulan hani verdiğimiz vergiler yol olarak dönüyordu? kalkıp baştanbakanın biri şuraya 4 gidiş 4 geliş yol yaptık diye övünüyor. lan senin görevin o, niye vergi alıyorsun? eşşşşşek gibi de yapacaksın. sanki ekstra bir çalışmaymış gibi övünmek yok öyle. hoş bun dan sonra o yolardan da para alacaksın. neyse konumuz bu değil;
evet, verdiğimiz vergiler bize yol olarak dönmüyor.

yani, 'verdiğiniz vergiler size elektrik, yol ve su olarak dönecek' sözü kocaman bir yalan. peki niye vergi veriyoruz;

memurlar 3 kuruşa çalışsın da 3 kuruşluk zam için sokaklarda sürünsün diye mi?
üretime destek vermesin devlet, çiftçi zarara girdiği için tarlasını ekemesin diye mi?
cari açık artık bırakın anasını, ebesini; ali taran - ayşe özyılmazel nikahı gibi olsun diye mi?
yeni okullar kurulmasın, öğretmen adayları sonsuza dek aday olarak kalsın diye mi?
enflasyon oranı yüzde 12 görünüp, aslında yüzde 30'lardan daha fazla olsun diye mi?
benzin ve mazotta dünyada pahalılıkta en önde bayrak tutalım diye mi?
ve daha sayarken ana avrat küfredeceğim bir çok saçmalık için mi vergi veriyoruz?
aslında biz, bu ortamda bile bu yazıyı okumaya üşenecek nesiler yetiştirilsin diye vergi veriyoruz sanki...

dipnot: bu yazı, 28.000 dolar maaşa bağlanan başbakan yardımcısının kayınçosu haberi okunduktan sonra içten gelmiştir.
cevabı;

'tamı tamına 3.000.000 euro'luk orman yangını söndürme ihalesi, uçağı ve pilotu olmayan akp'den vekil aday adayı işkadını nuray karalar'a verilsin diye vergi veriyoruz.'

olan sorunsaldır.