bugün

Ne zaman nazım konuşulsa veya sözlükte başlığı hortlasa, adı geçen şairdir.

Bu durum tam tersi için de söz konusudur. Ne zaman necip fazıl konuşulsa veya sözlükte adı geçse başlığı hortlar hemen nazım'ın...

Birbirlerine karşı kullanılır... Ancak, Necip fazıl'ın türk edebiyatındaki yeri farklıdır, nazım'ın farklıdır... Farklı düşüncelerin slogancı isimleridir, doğru...

Ama yazıktır.

Necip fazıl üslubu ve bedii zevki mükemmele yakındır. Takdir edilmelidir...

Nazım'ın üslubu ve dili edebiyatımızda bir ilktir... Türkçe'nin şairidir... Takdir edilmelidir...
“ideali aramayla toprağa bağlanma arasındaki bir berzahta kıvranan insanoğlunun oluş ıstırabını hakikatin hakikatine nisbetle heykelleştiren adam”
akrebin kıskacında yoğurmuş bizi kader;
aldırma, böyle gelmiş, bu dünya böyle gider!
en büyük türkçe yazan şair.
Adının geçtiği her yerde ceket iliklenecek, saygı duyulacak, gözlerin dolmasına sebep olacak gurur verici şairimiz.

Şahsımın da favorisidir kendisi. Ve hatta şöyle diyerek bir kere daha fethetmiştir kalbimi:

"Alan da o veren de o nedir senden gidecek? Telaşını gören de can senin zannedecek."
usta şairdir.

onunla mukayese edilenler kadar kinli bakmaz insanlara, sözlerini kalemi değil yüreği yazar, iman doludur yüreği ve boş söz çıkmaz oradan.
çok sayın başbakanımız tarafından gençliğe hitabesi'nden alıntı yapılması son derece normaldir. büyük alim, üstad şair şöyle buyurmuştur vakt-i zamanında;

"amerikan politikasını korumakla mükellefiz... amerikan siyasetini tutmaktır biricik yol... amerika'dan nazlı bir sevgili muamelesi görmek biricik dikkatimiz olmalı. yoksa bir amerikan bahriyelisinin iki yana açık bacakları arasında mütalaa ettiği kadından ileri geçemeyiz. dış siyasetimizde amerikan siyaseti ve iç bünyemizde amerikanizm politikasını kendimize tecezzi etmez (birbirinden ayrılmaz) bir siyaset vahidine (tekliğine) göre ayarlamakta büyük ve her işe hâkim bir mânâ gizlidir."

türk gençliği böyle bir dindar nesil olarak yetişmelidir bence de. en onurlucası budur! hadi şimdi "kininizin davacısı olun" biraz da kötüleyin, tevil etmeye falan çalışın yukarıdaki sözleri...
(bkz: necip fazılkısakürek in gerçek yüzü hainliktir)

kendisi adına açtığım başlıktır.
"hohlaya hohlaya aysbergleri eriteceğiz bundan şüphem yok; lakin etraf çamurdan geçilmez diye korkuyorum" sözlerinin sahibidir.
gençliğe hitabesinin ders kitaplarında yer alması, herkes tarafından okunması gereken mütefekkir, şair, yazar.
Sigara içme sebebini şöyle açıklar: Benim için bir tek o yanıyor.
görsel

---alıntı---

Tarih 22 mart 1951.
istanbul Emniyet Müdürü Kemal Aygün başkanlığındaki polisler, Taksim Pire Mehmet Sokağı 14 numaralı apartmana baskın yaptılar.
Apartmanın alt katı kumarhaneydi ve bakara masasının başında ondokuz kişi vardı.
Bunlardan biri...
Büyükdoğu Dergisi'nin sahibi, yazarı Necip Fazıl Kısakürek'ti.
Polis ayrıca kadın tellalı olarak aranan Şoför Zurnik'i de ele geçirmişti.
Kumarhanenin sahibi Seyfi ve Feyzi Gürel kardeşlerdi.
Yakalanan Necip Fazıl gazetecilere şöyle dedi:
"Ben buraya röportaj yapmak için gelmiştim; mecmuama kumar aleyhinde haber yazacaktım."
Ve polis Necip Fazıl'a 30 lira para cezası yazdı ve serbest bıraktı.

---alıntı---
mecliste adı ağızdan ağıza dolaşmaya başlayarak adı kirletilen üstadtır.

http://www.haberturk.com/...glu-arasinda-kin-polemigi

(bkz: herkes işini yapsın)
26 mayıs 1904 istanbul doğumlu , 25 mayıs 1983 istanbul ölümlü , şair , düşünür.
ya islam ile yukselir ya inkarla çürürsün. Bu yol bitmiyor, gittiğinde görürsün.
Tüm şairlere tek geçerim onu. Şiirleri mükemmeldir. Sakarya Türküsü başta olmak üzere 4 şiirini ezbere bilirim. Nazım Hikmet ile zıt düşünce akımındadırlar. Ama birbirlerine saygıları daima vardır.
türk edebiyatına çok şeyler katmış zat-ı muhteremdir. hala şiirlerini zevkle okumaktayım. yazar olmak kolay değildir, ama necip fazıl kısakürek gibi olmak hiç kolay değildir.
sen çok sev de,
bırakıp giden yâr utansın.

demiştir. üstad
Üstad kelimesinin en çok yakıştığı, zamanında yaşadığı şeyleri haketmemiş, fakat şu andaki yerini sonuna kadar hakeden üstad dır.
şiiri öyle bir yerde bırakmıştır ki, çıtayı çok yükseklere çıkarmıştır ki ondan sonra şair çıkmamıştır, kimse onun şiirlerini okuduktan sonra ben şairim demesi büyük cesarettir.
sultan-ı şuaradır!
Her konuda fikir yürütme meraklısı.
padişah dalkavuğudur.
o ve ben kitabında, şeyhi abdulhakim arvasi hz. ile tanışmasını ve daha sonraki esrarengiz yaşantısını anlatmaktadır. kitap başlarda sıkıcı gelebilir ama çok sürükleyicidir.
her boku yiyip kumar borçlarını demokrat partiye ödeten karşılığında da din edebiyatı yapıp oy toplayan bir başka çobandır.