bugün

ne istedigini herkes bilir ama önemli olan bu isteği için savaşmaktır. eğer savaşırsa insan işte o zaman ne istedigini biliyordur. gemi hazırdır rüzgar eslik edecektir ona.
istediği şeye sahip olduğunda aslında onun hiç bir şey olduğunu anlar. ve yine istemeye başlar, ister, ister, ister, bu böyle devam eder.
ne oldugunu ve olmadıgını bilen kendindeki iyi ve kotulerin farkında olan, ne isteyip istemedigini acıkca belirttiginde ukalalıkla suclanan, baskası olmaya calısmadan kendini yasayan ve bundan mutlu olandır.
"ne istedigimi bilmiyorum, bildiklerimi ise istemiyorum" * diyen insana kücümser bir edayla yaklasmasi ihtimal dahilinde.
geçmişte yaşamış olduklarından sebep, ne istemediğini iyi bilen insandır.
(bkz: arda turan)
idealisttir. tuttuğunu koparma yüzdesi oldukça fazladır.
sayılari gün geçtikçe azalan ve yerine olmayacak seyleri isteyen daha istemediği seyleri hiptonizmaya tutulmuş gibi isteyen insanlarin dolmasi ile terk-i diyar etmiş olan insanlardir.

araclarin amaçmiş gibi gözüktüğü neden niçin istenmiş isteklerle katmerlenmiş katedral büyüklüğünde egolarla zirhlanmiş nalinci keserleri arasinda tecrübelerle ne istedigini cok iyi bilen insan olmak zor zenaattir.

cüğnkü düsündüğünden farkli konusan, düşündüğünden ve konustuğundan farkli hareket eden suret-i haktan gözüküp dahili boktan ve bunu dürüstlük olarak yutturmaya çalısan tatli su kurnazlari ne istedigini cok iyi bilen insanlarini kendileri gibi tatli su kurnazi sanarlar ve onlari kinarlar.

ne istedigini cok iyi bilen insan nihayi amaclarina ulasirken yahut o yolda ilerlerken amaclarindansa o tip tatli su kurnazlari ile ugrasmak zorunda kalirlar ve o hiyartolarin cebren fiili hucumlari yipratir onlari.

gerci her akli basinda olan insan huzuru arar.

mutlulugu, parayi aski maski falan bos verir.

cünkü bunlar bir körleşmedir ve bedelleri ise cok agirdir. hele ki alinan ödülün yanında verilen bedel yüklü olursa bunlarin tadi bile cikmaz.

standart her mongol insan bunlara ulasir sadece şaksakci ve bas sallayici olursa. ama bunun için karakteri ve kişiliğini bir kenara atip ruhen orospu olmasi gerekir.

yüz sene sonra bu satiri yazan ve okuyanlar dünyada yasiyor olmayacak.

bütün fanilik içinde ölümsüzlüğü hedeflemek ve bunun için calismak ve ömrü vakfetmek bence doğru olandir.

bunun kişinin twercihlerine yeteneklerine ve istenclerine göre milyonlarca yolu vardir ama elbette sokrati yargilayanlarin sectiği yol olmadiği apaciktir.

ama ne yazık ki sokrati yargilayan denyolarin yolunu secen o kadar andaval vardir ki kozmos yasalari onlara ağzini birakip götüyle gülüyor simdi.
hevesleri hedef haline gelen insandır.
çok iyi bildiğine inanıyorsa vardır onda bir problem aslı yok efenim inanmayın.
akıllı insandır. istemek elde etmenin yarısıdır. kalan yarısı için allah kerim.
nasıl istemesi gerektiğini bilmediği sürece yine ve yeniden eksik olan insandır.
hayattaki her acıyı dibine kadar yaşamış ancak her dibe vuruştan sonra kendi küllerinden yeniden doğan insandır.

(bkz: bir elin parmaklarini gecmez)
ne istediğini bilmeyi isteyen insan olabilir. bu isteğini dile getirebiliyorsa bir paradoksun tam ortasındadır. paradoksu çözmek istiyorsa zaten paradoksu çözmüş olur. çözülecek paradoks kalmadığından isteğinin mantıksızlığıyla uzun süre boğuşup, yine ne istediğini düşünmeye başlayacaktır.
birkere öncelikle istediği şeyden bu kadar emin olması için sağlam sebepleri olmalı bu kişinin yok eğer çok eminse tamamdır olay. bu iyice düşünmüş,uygulamaya başlamak üzeredir. istediği şey için savaşır. adeta savaşçı olur milleti dağıtır gerekirse. her gerekeni yapar istediğini elde etmek için.tehlikeli olabilir. birde öteki cinsi vardır. kendi halinde istediği için çaslışır çabalar kimseye zararı olmaz. elde eder istediğini ve rahatlar oturur.
yok eğer kafası karışıksa durum fena. emin olana kadar ne geceler sabaha bağlanır nelerneler yapılır . hayat eziyet olur bize. iyi olan hangisi bilmem ama olayların ve durumların kişiye yere zamana ve duruma göre değişmesi en önemli faktör ve gerçek olsa gerek* *
(bkz: oğlak burcu)