bugün

bugüne kadar bitek bizim imamın söylediğini sandığım ayettir.
allah'ın istediklerinin bizim iyiliğimiz için olduğunu apaçık ortaya koyan ayettir. eğer hitabet gücü yüksek bir imam tarafından söylenirse insanın bünyesinde derin etkiler bırakabilir. anlayacak derinlik lazım tabi.
"o düşünüp tutasınız diye size böyle öğüt verir" diye sonlandırılması daha uygun olan ayet.
cuma hutbesinden sonra okunan bir ayettir. Ayrıca cuma hutbesinde "Allah katında yegane din islamdır" cümlesini artık duyamamaktayız. Ab uyum yasalarına göre artık yasaklanmıştır. akp kanadından bir açıklama yapılması zorunludur; fakat ne mümkün bre.
cuma namazı ile alakalı bir diğer ayet için;
(bkz: ahzab suresi 56 ncı ayet)
okunuşu ise şöyledir:

innellahe ye'müru bil adli vel ıhsani ve ıtai zil kurba ve yenha anil fahşai vel münkeri vel bağy yeızüküm lealleküm tezekkerun.
"be free of all the pain you hold inside" olarak da okunuşu vardır.
"o size düşünüp tutasınız diye öğüt verir" gibi bir cümleyi içeren ayet. 20 milyon insan her hafta cumaya gidiyormuş türkiye'de. merak ediyorum, her hafta bu cümleyi cami imamının ağzından duyan bu kadar insan acaba bu cümleden ne anlıyor. bu insanlarca, bu öğütler üzerinde azıcık fikir yürütenlerin linç edildiği veya allahsız ilan edildiğini biliyorum. mesela adam üst geçit varken caddeden karşıya geçiyor. ya araba çarparsa diyene de kısmetinde ne varsa o olur, onu değiştiremezsin diyor. algısı kıt ve yeterince düşünebilme yetisine sahip olmadığı için her hafta imamdan duyduğu o cümle bir kulağından giriyor diğerinden çıkıyor.
(bkz: sözlükte kuran öğreniyorum)
cuma günelri hutbeden önce okunan ayettir. gayet açık bir biçimde müslümanın yapması gerekenleri ve yapmaması gerekenleri söyler.
farklı camilerde namaz kılınca, her hocanın söylediğini anladığım ayet.
cuma hutbesinin sonunda okunan ayet-i kerime dir.
"90 - şüphesiz ki allah, size adaleti, iyilik yapmayı ve yakınlara bakmayı emreder; hayasızlıktan, fenalıktan ve azgınlıktan nehyeder. öğüt almanız için size böyle öğüt verir."

(bkz: nahl suresi)
iyi bir müminin yaşam manifestosudur. bu ayetteki öğütlere uysak hem bu hayatımız, hem de ahiretimiz kurtulur.
Abdullah bin mesud derki;

"Eğer bundan başka âyet olmasaydı bile bu âyet, Kur'ân'ın her şeyi beyan edici ve âlemlere hidayet ve rahmet olmasına yeterdi"
-'şüphesiz allah, adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder. çirkin işleri, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. o, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.'
bu ayet kuranın özetidir. bunu açınca kuran, kuranı kısaltınca bu ayet olur.
Meali:
'Muhakkak ki Allah, adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder, çirkin işleri, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor'.
azgınlığı yasak kılar gibi bir kısım var.

işte o kısım beni üzüyor.
Her hafta cuma namazı hutbesinde tekrarlanan nasihat. Bak ama Ne diyor: "tutasınız diye..". Evet Hafızayı beşer, nisyan ile maluldür. Yani insan unutkandır, hatırlatmakta fayda vardır. Ama Tutmadıktan sonra ne kıymeti vardır?
Muhakkak ki Allah, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder, çirkin işleri, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.

Nahl Suresi 90. Ayet.