bugün

bu olayla bir kere daha anlaşıldığı üzere, çolugu çocugu bu insanlardan uzak tutmak lazım.
kadın saçından tahrik olan insanların yapacağı doğal eylem, sapıklık.
(bkz: bir kez de şaşırt be vakittt)
gazetenin yersiz eylemlerinden biri. bacaklarını sansürlediğiniz yavrunun daha vakti gelmemiş, uzun yıllar var önünde mi desem, bale de sanattır mı desem, yahut matbaaya kadar mı dönsem, bilemedim ki. bu zihniyet adam olmaz mı desem... *
Doğrusunu söylemek gerekirse, hayli şaşırdık... Geçen hafta içinde verdiğimiz bir haberin, "gündeme bomba gibi düşeceğini" ve "yoğun tartışmalara yol açacağını" zannediyorduk...

Ne var ki; "tartışma"lara yol açan haberimiz, "beklediğimiz haber" değil, tam aksine "ummadığımız haber" oldu!..
Yayın Kurulu toplantımızda; Ankara Büromuzdan Adem Balta'nın geçtiği haberi ve hele de "çarpıcı fotoğrafları" değerlendirirken, "işte" demiştik; "işte bu haber, CHP'nin maskesini düşürür!.. Bu fotoğraflar çok tartışılır!"
Öyle ya;
CHP izmir il Teşkilâtı'nın Fuar Atlas Pavyonu'nda düzenlediği "bayramlaşma töreni"nde, "CHP'den hiç beklenmeyen" görüntüler yaşanmıştı!..
ATATÜRK'ÜN RESMi AYAKLAR ALTINDA!
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın resmi "duvar"a asılırken, "CHP'nin kurucusu Atatürk"ün resmi, "kürsünün dibi"ne, daha doğrusu "ayaklar altına" konulmuştu!..
Bunu yapan, "Bizim kökümüzde Atatürk var" diyen CHP idi!..
Bunu yapan, Atatürk'ü "kendi tekelinde" gören CHP idi!..
Bunu yapan, hemen her fırsatta "Atatürkçülük" nutukları atan ve "Atatürk Türkiyesi'nin geriye götürüldüğünü" ileri süren CHP idi!..
Ama, gelin görün ki; aynı CHP'nin bir toplantısında, "Atatürk, ayaklar altında"ydı!..
Evet, evet;
Baykal "baş üstünde",
Ama Atatürk "yerlerde"ydi!..
Dediğimiz gibi;
Bu fotoğrafın, "Ankara'nın gündemine bomba gibi düşeceğini" ve "Atatürkçü" olduklarını iddia eden kişi ve kuruluşların; verecekleri "demeç"ler ve yayınlayacakları "bildiri"lerle, en azından "CHP'yi kınayacaklarını" düşünmüştük!..
itiraf edelim, yanıldık!..
Bir an için, "Burası Türkiye!" gerçeğini unuttuk!.. Öyle ya; Türkiye, "bir çifte standartlar ülkesi"dir!.. Bu ülkede; "ayıp"lar da, "rezalet"ler de, "kınama"lar da, "suçlama"lar ve "ceza"lar da "kişilere ve kuruluşlara göre" değişir!..
Yani, CHP yapınca "cici"dir, ama "bir başkası" yapınca "öcü"dür, "irtica"dır!..
Hele düşünün;
"Atatürk fotoğrafı"nı "ayaklar altına" koyanlar CHP'liler değil de, meselâ "AK Parti olsaydı" acaba neler olurdu?..
Neler olacağını, sizler de gayet iyi biliyorsunuz... Ama biz, yine de zannettik ki, "Atatürk hassasiyeti" olanlar, bu "skandal"a sessiz kalmazlar, en azından "CHP'yi kınadıklarını" açıklarlardı!..
Dedik ya, yanıldık!.. Türkiye'nin, bir "çifte standartlar ülkesi" olduğunu bile bile, "beklenti" içine girmekte yanıldık!..
Ne "ses" çıkaran oldu, ne "tepki" koyan!.. Özellikle "Atatürkçü" ve "solcu" kesimden hiç "çıt" çıkmadı!..
Hepsi de, "dut yemiş bülbül"e döndü!..
O zaman anladık ki;
"CHP'ye, ne yapsa yakışır!"
isterse, Atatürk'ü "ayaklar altına" alsınlar!..
KIRAN KIRANA TARTIŞMA!
En başta dediğimiz gibi;
Bizim, "gündeme bomba gibi düşer" diye umduğumuz bu haber; "Atatürkçü" olduklarını iddia eden "sol cenah"ta olduğu gibi, "logo"larının yanına "Atatürk" resmi koyan "kartel cenahı"nda da "sessizlik"le karşılandı!.. Ne "yazan" oldu, ne "tartışan!"
Bunun yerine, "hiç ummadığımız bir fotoğraf" üzerinde "yoğun tartışmalar" yapıldı, hâlâ da devam ediyor!.. Hem, öyle bir "tartışma" ki, kıran kırana!..
"internet siteleri"nde, çoğunluk “Vakit’ten yana” olmak üzere, günlerdir "Vakit'in tavrı" tartışılıyor!..
Haberi biliyorsunuz...
Malûm;
Çocuklarını "Kur'an kursları"na göndermek isteyen aileler yasaklarla boğuşurken; Batı emperyalizminin sembolü olan bale kurslarına her gün bir yenisi ekleniyor.
Devlet Opera ve Balesi; geçen hafta Ankara'da 64 çocukla kurslara başladı.
Bunu, çifte standart olarak değerlendiren SP'li Ömer Vehbi Hatipoğlu, "Özgür bir ülkede; herkes çocuğuna nasıl ki bale, müzik, spor ve diğer sosyal konularda eğitim alma imkânı bulabiliyorsa, Müslüman bir ülkenin evlâtları da Kur'an eğitimini her yaşta almalıdır" dedi.
işte bu haber, Vakit'in 1. sayfasında "Kur'an'a yasak, Bale'ye destek" başlığı ile verildi...
Burada amaç, Türkiye'de bir "ur" ve "kangren" haline gelen "çifte standart hastalığı"nı gözler önüne sermekti!..
Arkadaşlarımız, bu habere "görsel katkı" sağlasın diye; "Kur'an okuyan" bir kız çocuğu ile "dans eden" bir kız çocuğunun fotoğraflarını kullandılar!.. Tabiî, dans eden çocuğun bacaklarını biraz "mozaik"leyerek!..
Vayy sen misin bunu yapan?..
"Atatürk'ün çağdaş Türkiyesi"nde, "bu nasıl zihniyet"miş, böyle "gericilik", böyle "yobazlık", böyle "sapıklık" olur muymuş?!?
"5 yaşındaki bir kız çocuğunun bacağından tahrik olup şehvet duyulur mu"ymuş?..
"Bunun neresi günah"mış?!?
Şaşırdık kaldık!..
Şu hâle bakın; "çağdaş Atatürk Türkiyesi"nden dem vuranların hiçbiri, "CHP'liler tarafından ayaklar altına alınan Atatürk fotoğrafı"ndan bahsetmiyor, ama "mozaiklenen çocuk fotoğrafı" üzerinden Vakit'e saldırıyor!..
Hayret!.. "CHP'nin ayıbı"na gelince, Atatürk'ü hiç hatırlayan yok!.. Ama, "Vakit'in hassasiyeti"ne gelince, hemen "Atatürk üzerinden" bombardıman!..
O FOTOĞRAFI NiYE MOZAiKLEDiK?
Hayır, yadırgamıyoruz... Çünkü biz, bu tür saldırılara alıştık... Biz; birileri tarafından "bankaların hortumlanması" ve soyulan bankaların enkazlarının altından "üst düzey bazı Atatürkçülerin çıkması" esnasında, bunların "cambaza bak" diye nasıl bağırdıklarını bildiğimiz için, bu olayda da, "haberin verdiği mesaj"a değil, "fotoğraf"a takılacaklarını az-çok tahmin ediyorduk... Ama, ne yalan söyleyelim, "Bremen Mızıkacıları"nın dört ayaklıları kadar "gürültü" çıkaracaklarını hiç beklemiyorduk!..
"Mozaikli fotoğraf"tan hareketle, belki "Kur'an kursunun yasak, bale kursunun serbest" oluşuyla ilgili "yaman çelişki"yi de dile getirirler diye bekledik, ama ne gezer!..
Onlar, "kahrolası yasağı" eleştirmek yerine, "mozaikli fotoğraf"tan hareketle, neredeyse "sapıklık" ithamına kadar vardırdılar işi!.. Tabiî, "gerçek sapıklar"ın, "asıl hangi çatılar altında" olduğu gerçeğini gizleyerek!..
işte, açıkça yazıyoruz!..
5 yaşındaki kız çocuğunun bacağına, evet "mozaik" attık!.. Çünkü biz, o çocuğun fotoğrafının, "sapıklar" tarafından bizim gazetemizden alınıp da, "internetteki çocuk pornosu siteleri"nde dolaştırılmasını istemedik!..
Çünkü, öyle "sapık"lar var ki; bırakın "5 yaşında" olmasını, "3 yaşında" ve hatta "daha küçük yaşlardaki çocuklar"ın fotoğraflarını bile "internet siteleri"ne koyup, onları "pazarlıyor"lar!..
ÇOCUK FUHŞU iÇiN TURiZM TURLARI!
"Dehşet tablosu"nu, dün yine bu sayfada aktardık... Son birkaç yılda, "çocuk pornografisi" alanında dönen para, "20 milyar dolar"a ulaşmış!.. "internet"te, "100 bini aşkın çocuk pornografisi sitesi" varmış!.. Günde 20 binden fazla çocuk, "on-line suistimali"ne uğruyormuş!..
Dahası da var!..
Çocuk Hakları için Yurttaş Hareketi Başkanı Prof. Dr. Oğuz Polat'ın verdiği bilgiye göre; istanbul, Marmaris, Kuşadası ve Antalya başta olmak üzere, Türkiye'nin birçok il ve ilçesinde "organize şekilde çocuk pornosu" çekimleri yapılıyor; aynı şebekeler, çocukları "uyuşturucu ve fuhuş"ta kullanıyorlarmış!..
Ve "en ürkütücü" bilgi:
"Güney'deki tatil yerlerimize; Yunanistan'dan, çevre adalardan ve Orta Avrupa'dan iki-üç saatlik gemi turlarıyla gelen erkek gruplar var!..
Evet, bunlar, çocuk fuhuşu için geliyorlar!!!"
BU iĞRENÇLiĞiN SORUMLUSU KiM?
Peki; "tüyler ürperten, mideleri bulandıran ve kusturan" bu duruma "nasıl" geldi Türkiye ve "kimler" getirdi?..
Türkiye'nin bu kadar "sapıklaşma"sında, bu derece "hayvandan da aşağılıklaşma"sında kimler "rol" oynadı, kimler "zemin" hazırladı?..
Bir "hassasiyet" ve "tedbir" olarak o fotoğrafı mozaikleyen Vakit mi, yoksa "lolita yarışmaları" açan, mankenler için "çıtır kızlar" diyen, "hayvanlar gibi özgürce sevişmek" isteyenler mi?..
Evet, bu "kokuşmuşluk tablosu"nun sorumlusu kim?.. "Alkol, sigara ve uyuşturucu kullanma yaşı"nın her yıl düştüğü Türkiye'de; bu kadar "müstehcen yayın"dan sonra, "porno yaşı"nın "3 yaşındaki çocuklara kadar inmesi" de, gayet tabiîdir!..
Öyle ya;
Nasıl olsa; çocuk fotoğrafına "mozaik" atan biz "kirli zihniyet"iz, "gerici"yiz, "yobaz"ız, küçük çocuğun bacaklarını görünce "tahrik" olup, "şehvet"e kapılıyoruz!!! "Kartelciler" ise, "çağdaş" ve "ilerici!"
iyi ama, sormak gerekmez mi;
internette 100 bini aşkın çocuk pornosu sitesi açan!.. Bu "sapıklık"tan "20 milyar dolar" kazanan!.. Türkiye'nin sahil şehirlerinde "çocuk fuhşu için turizm turları" düzenleyen "hayvan oğlu hayvan"lar, "sapık oğlu sapık"lar acaba hangi "çağdaş"tır, hangi "ilerici"dir, hangi "ensesi kalın"dır?!?
Bizi, "çocuk bacağından tahrik olup, şehvete kapılmak"la itham edenler, önce "kendi çatıları altında" bulunan "sapık"lara baksınlar!..
Unutmasınlar ki;
Başakşehir Olimpiyat Stadı yakınındaki boş arazide, "5 yaşındaki çocuğa tecavüz etmek üzere" iken "suçüstü" yakalanan ve halen "hapiste" olan Taner Çelik adlı şahıs; bir "Vakit mensubu" değil, "Doğan medya personeli"dir!..
Evet beyler;
"5 yaşındaki çocuk"tan, "tahrik" olup "şehvet"e kapılan, üstelik tam "tecavüz etmek üzere"yken suçüstü yakalanan "çağdaş ve ilerici sapık" sizin çatınız altından çıktı!..
Haa, buna rağmen, bize; "gerici, yobaz, kirli zihniyet, örümcek kafalı, çağdışı" demeye devam edecekseniz; hiç mahzuru yok, demeye devam edin!.. Ama, "tecavüzcü sapıkların sizin içinizden çıktığını" da sakın unutmayın!..
Tabiî, Türkiye'nin yaşadığı "iğrençlik, kokuşma ve çürüme"deki rol ve payınızı da!..
Şunu da unutmayın;
Bütün "saldırı"lara rağmen, Vakit, özellikle de çocuklarımızı, "sapık düşünce ve iğrenç emeller"den korumaya devam edecektir!..
Selâm, saygı ve gönül dolusu muhabbetlerimizle!..

Vakit’teki 2 fotoğraf... Ne umduk, ne bulduk?

HASAN KARAKAYA 29.10.2006

özeti 28.10.2006 http://www.uludagsozluk.com/goster.php?id=783002
müslümanlık, vakit gazetesinden mi öğrenilecek acaba sorusunu zihinlerde yakan icraat.. milliyet gazetesinin müslümanlığı öğretme kabiliyeti ve yetkisi nasıl yok ise, vakit'in de bir o kadar yoktur.

sadece din sömürüsü yapan salak bir gazetenin, salak editörünün yaptığı salaklık.
ne yani vakitin okur kitlesi sübyancılar mı dedirten, ağzımı bir karış açık bırakan haber olayı..Bir daha olmasındır.
gazeteyi okuyan okur kitlesinin, çocuğun resmine bakarak tahrik veya ihtilam olmasını önlemek amacıyla yapılmış fotoğrafik eylem.
vakit adlı yanlı haber yapan gazetenin olayın bokunu çıkardığının resmidir.
sapıklıktır. kendisi küçük yaşlarda ki kızlara alıcı gözle baktığından dolayı, herkesi de kendisi gibi sanmaktır.

sapıklık o kadar abarmışdır ki bünye de, yaşı hiç farketmez küçük kızın. yeter ki karşı cinsten olsun. 3 yaşında, 5 yaşında farketmez o'nun için. karşı cinsten mi? evet. tamam devam o zaman.
aynı haberin okuyucu yorumlarından birisi her şeyi çok güzel açıklar. şöyledir o da;

dervişin fikri neyse zikri de odur.

hay senin ağzını öpeyim ben.
her iki haberi yapan gazetenin de ve her iki haberin de ve her iki zihniyetin de dürüstlüğünden şüphe ederim. dikkat edin her ikisnin de dürütlüğünden süphe ederim. ikisi de yanlış amaçlara hizmet etmekte. biri görüşünü empoze etmeye çalışırken diğeri de aynı ... yiyor polemik yaratıp toplumsal gerginlik yapmaya çalışıyor. gözümde her ikisi de aynı. (bkz: al birini vur ötekine)
dünyada çocuk pornosunun google dan en fazla aratıldığı ülkenin bizim memleketimiz olduğu düşünüldüğünde gayet doğru bir harekettir
bu zihniyet malesef bugünlerde medya tarafından da desteklenmek suretiyle toplumun geneline hakim olur hale gelmiştir. içlerindeki sapıklıkları topluma mal ederek kişilerin hayatlarını kısıtlamaya çalışan zihniyet malesef dilediği şeyi yapabilmektedir.
alakasız konularda doktorlar profosörler yerine imamların, şeyhlerin fikirlerinin gazetelerde sayfalarca yer aldığı görülmektedir. üstelik bu zatların tüp bebek konusundan tutun da, estetik cerrahiye kadar her konuda fikri olduğu görülmektedir. bu insanlara inanıp peşlerinden giden ciddi bir kitle olduğunu görmek ise işin en üzücü yanıdır.. bakalım bu işler nereye kadar sürecek.. izleyip göreceğiz...
soz konusu gazete vakit gazetesidir. kullanılan fotograflarda kanımca cocuk istismarıdır. * ustelik kullanılan cocuk 6 yaslarındadır. bu yaslarda cocukları ustelik kotu bir bicimde sansurlemek bana gore ayıptır. yaptıkları haberin detayı:

--spoiler--
çocuklarını kuran kurslarına göndermek isteyen aileler yasaklarla boğuşurken; batı emperyalizminin sembolü olan bale kurslarına her gün bir yenisi ekleniyor. devlet opera ve balesi ankara da 64 çocukla kurslara başladı. bunu çifte standart olarak değerlendiren sp li hatipoğlu, "özgür bir ülkede herkes çocuğuna nasıl ki, bale, müzik, spor ve diğer sosyal konularda eğitim alma imkanı bulabiliyorsa, müslüman bir ülkenin evlatları da kuran eğitimini her yaşta almalıdır" dedi.
--spoiler--
(bkz: örümcek beyin)
http://www.milliyet.com.t...06/10/27/son/sontur15.asp
milliyet internet sayfasında yer alan habere göre söz konusu gazete dünkü sayısında kurana yasak baleye destek başlığı attığı haberde bale yapan minik kızın etek altını mozaik ile sansürlemiştir.