bugün

yıldız üniversitesi hocalarından uğur tanyeli nin bugün basına yansımış olan iddaasıdır.
http://www.habervitrini.com/haber.asp?id=294069
mimar sinan ın kemiklerinin sızlaması daha ne kadar devam edecek bilemiyorum. *
mimar sinan'ın dehasını ve başarısını hayal bile edemeyenlerin söyleyebileceği bir cümle olabilir sadece.
saçmalıktır, kıskançlıktır, eserleri ortadadır, kaç sene önce yasamıs birine bunları söylemenin ne anlamı vardır, tartısılır.
mimar sinan'ın osmanlı arşivinin nüfus kayıtlarında var olduğundan habersiz kişinin iddiasıdır. devşirmedir mimar sinan, kayseri'den alınıp eğitilmiştir.
kitap satmak için yapılan reklamdır.
hayal edilemeyecek şeyler yaptığı için hayal gibi adamdır demeye getirilebilecek önerme.
ben bu beyanat'ta "süleymaniye ve selimiye camiileri tamamen hayal ürünüdür" tarzı bir şeyler de bekledim, göremedim, rahatsızım.
gündem değiştirmek için, insanların kafasını meşgul etmek için yapılan olaydır.
mimar sinan universitelilerin alismasi gerekecek durumdur,

-nerden mezunsunuz?
-hayali universiteden...
16. yüzyılda osmanlı topraklarında yaşayan uzaylıların mimari eserlerinin konu olduğu hayali sergimize bekliyoruz.
yapımcı: uğur tanyeli
yer: yıldız üniversitesi sergi salonu!
hemen önyargılı davranmamak gerek.

http://sanat.milliyet.com.tr/detay.asp?id=6694

şu cümle aslında denilmek isteneni açıkça ortaya koymaktadır:

"400'den fazla yapıdan söz ediyoruz.
O günün olanaklarıyla bu kadar yapıyı bir mimarın bireysel tasarım iradesiyle gerçekleştirmesi mümkün değil. "

yani hoca diyorki bu kadar eserin tasarımında çalışmış başka pekçok insan vardır. olmalıdır. sadece sinan'ın şahsına bunlar maledilemez. hal böyleyken geçen yüzyılın sonunda sinan bir tür tanıtım politikası neticesinde bir sembol olarak seçilmiştir.
osmanlı da 2 tane vardı mimar sinan 1.koca sinan(topkapı'da bazı köşkleri yapan ) 2.mimar sinan(süleymaniye'yi yapan hani...) kaldı ki ulubatlı hasan da hayali kahraman dediler onun varlığı ispatlayacak bişey yok fakat süleymaniye camiiniin minarelerine ne demeli sn.tanyeli ona da kılıf hazırlamıştır heralde.
"düşünüyorum düşünüyorum, mimar sinan'ın yaptıklarını aklım hayalim almıyor" diyemeyen bireyin sözlerine benziyor biraz.
-mimar sinan hayali biridir.
-osmanlı devleti yoktu..orhanlı vardı..
-fatih sulatan mehmet gemileri havadan yürütmüştür..
-atatürk ölmedi..yüreğimde yaşıyor..

+abi gelsenle bir dışarı çıkalım..ortam cıvır kaynıyo.
-hah şimdi benim dilimden konuştun..
"e be boş adam, 400 tane eser yaptığı için zaten ona 'mimar sinan' demişler" diyerek ve ardı sıra isminin önündeki "prof" lakabıyla okyanusların dibine göndermek istememe neden olan yorum.

abi yok yok ben anlamıyorum, anlamadım, anlayamayacağım bu zihniyeti.

profesörüm, bilim adamım, mürekkep yalamış ve toplumda "üst tabaka" olarak nitelendirilen profesörüm,

içindeki duyguları ve sezintileri o kadar iyi biliyorum ki inan en az senin kadar iyi tanıyorum. üstlendiğin "prof" ve "bilim adamı" sıfatıyla çıkamadığın ön plana bu derece saçma sapan uydurma tespitlerle çıkmaya çalışıyorsun. bak sana bi itirafta bulunayım aslında ailemde benle ilgilenmediği ve dı$landıgımı hissettiğim zaman böyle abuk subuk şeyler söylerim. mesala anneme "anne beni babaannem büyütmü$, senin hiç emeğin geçmemi$" der ve onun sinirlenip bağırmasını büyük bir zevkle izlerim. ardındanda "hahahahah" diye gülerim.

ahmet mete ışık ara ve diğer entelektüel sakkallarıyla boy boy televizyonlarda boy gösteren jeoloji mühendisleri, tarihçilerimiz ve sosyologlarımızı kıskanıyorsun biliyorum. hatta onları gördüğün zaman için içini yiyor, kaynamaya ba$lamış çaydanlığın kapağı gibi yürekçiğin hop hop hopluyor. hani demi$sinya "türk milleti hayali bir karakter yarattı". bende bu lafına diyorumki tarihte hiçbir profesör bu derece aynaya bakarak konuşmamıştır. evet, türkler mimar sinan'ı hayali bir karakter olarak yarattı belki ama sende hayallerinde bile onun zekasına sahip olamayacağın bir insanı "yok" saydın. hangisi büyük gerizekalılık ve tiynetsizlik sence ?

sana "hocam" demeye bile utanıyorum aslında. en iyisi dostoyevski edebiyatı yapıp "azizim" diye hitap edeyim.

bak azizim,

senin mimar sinan dediğin adam sadece "mimar" değil mühendisdir. ayrıca mimar sinan'ın arkasında koskaca kanuni sultan suleyman ve buna mukabil osmanlı devleti vardır. kanuni her türlü imkanını mimar sinan seferber etmiştir. artık bilmiyorum nasıl düşünüyorsun ama mimar eline çekici alıp 400 tane eseri tek ba$ına yapmamıştır. arkasında 500-1000 kişilere varan bir ekiple çalışmıştır. sen şimdi kesin pramitlere de aynı $eyi söylersin ? yok yok söylemezsin azizim onları gavur yaptı. onlar hasdır, kraldır, "art" ın doruklarıdır.

le corbusier , gibi bir adam bile kanuni'ye "gelmi$ geçmiş en iyi mimar" diyorsa, stefanos yerasimos "dunya mimarlığı onunla gelişti" diyorsa, kusura bakmada sen burada '3. kişi' olursun.

tarih'i nereden okursun, nereden bilgi sahibi olursun bilmem ama git bir ronesans tarihi oku. belki iflah olursun.

yahu her$eyi geçtim anlamadığım birşey var. millet, en büyük örneği 250 yıllık amerika ; 100 yıllık ta$larını müzelerde sergiler, bizim "bilim adamı" dediklerimiz bizim en büyük bilim adamlarımızdan birini yok sayar. nereden geliyor bu aşşağılık kompleks, nereden geliyor bu 3. sınıf insan tavırları anlamak mümkün değil. osmanlıyı sevmiyor olabilirsin, türkleri sevmiyor olabilirsin ama sen kalkıp mimar sinan'a mitolojik kahraman muamelesi yaparsan i$te orada isminin önüne gelmiş "dekan profesör" sıfatına tükürürüm 'aziz'im.