bugün

iktidara gelmeden önce herşeyi atıp tutan sonrada koltuğa yerleşince halkı unutan nerden nasıl rüşvet yesem de cukkayı doldursam peşinde olan milletvekillerine(!) uygulanması , kanunlaştırılması gerekenli olan aslında en önemli gündem maddesi.
artık kameranın gözünün içene baka baka hatta sırıtarak birbirlerine torpil geçen ,ellerinde torpil kağıtları mecliste dolaşan milletvekili görmek istemeyen halkın rüyası.
zaten baştan sakat bir haktır. nedir yani bizim seçtiğimiz kişi, bizden daha fazla hakka sahip oluyor, "seni kim getirdi o koltuğa" diyesi geliyor insanın.
hatta milletvekilinin bilumum yedi sülalesininde dokunulmazlığı kaldırılsın diye genişletilesi istek..
(bkz: et kokarsa tuzlarsın tuz kokarsa ne yaparsın)
gerçekleşmesi halinde mecliste taş çatlasa 10-15 kişinin kalacağı mevzudur...diğer milletvekillerine ulaşmak için (bkz: bayrampaşa cezaevi)
hepsi alnımız açık bizler temiz insanlarız demelerine rağmen neden dokunulmazlığın kaldırılmasını istemezler anlamam anlayamam. madem suçun yok neden korkuyorsun kardeşim bu ülkeye ve hukuk sistemine güveninmi yok yoksa bizim sana güvenip ankaraya yollamamız mı hataydı. *
akp iktidara gelmeden önceki vaadlerinde bunada yer vermişti."e hani dokunulmazlık kalacaktı, kaldırsanıza" diyen halkın tepkisidir aynı zamanda.
"seçmenler adam olsaydı zaten adam gibi yönetilirlerdi" dedirten kampanyadır. Yöneticilerimiz uzaydan gelip bizi yönetmiyordur.

nasılsanız öyle yönetilirsiniz
(bkz: bindiği dalı kesmek)****
kaldıracak olan kim? yine milletvekilleri...
peki bu adamlar salak mı? kesinlikle hayır.... o zaman neden böyle bir mallık yapsınlar. bu bir hikayedir.
Zaman aşımı , dokunulmazlık gibi kanunları kaldırmayı elbet millet vekilleride bilirler . Ancak en az yarısı bilimum kirli işler içinde oldukları için kendi başlarını yakmak yemez . Bir ütopyadır kısaca ....
(bkz: delikanlılık)
her seçim arefesinde, her meydanda, bütün liderler tarafından anlatılan efsane, ne yazık ki her seferinde halk bunlara inanır...
(bkz: milletvekilliğı kaldırılsın)
sadece milletvekilleriyle sınırlı kalmaması gereken uygulama.devletin malına sülük gibi yapışan diğer lanetlerin de dahil edilmesi gerekir buna.
hapisten kurtulmanın en iyi yolu milletvekili olmaktır.
nice zamandır duyula duyula kulaklara aşina olan sözdür.lakin hiç bir şey değişmemektir.
seçimlerde "namus sözleri"yle beraber miting mezesi olmuş söylemdir.
deniz baykal'ın söylediği her lafa kulp bulup cevap yetiştiren sayın başbakanın yıllardır duymadığı söz.
oldum olası neden dokunulmazlık verildiğini anlamam. bir korkuları mı var, neden korkuyorlar? tarfikte ceza yemekten mi, yargılanmaktan mı? senin sıradan bir vatandaştan farkın lüks bir yaşam sürmen, kat kat fazla maaş alman, tarfikte kendine yol açtırman. sana dokunulmazlık vermeleri hangi korkunun gereği? ama şunu anladım ki şimdiye bazılarının dokunulmazlıkları, ayrıcalıkları olmasa yaşadığımız yer çok daha iyi durumda olabilirdi. özellikle şu dtp lilerin ayrıcalıklarının kalkması tamamen bölünmemize engel olabilir * *. zararın neresinden dönülse kardır, bugüne kadar şu işi yapmayarak ne hale geldiğimiz ortada.
asla gerçekleşmeyeceğini bildiğimiz ama gözyaşları eşleğinde "olsun diye" dua ettiğimiz olaydır. ama olmayacak tabi. umarım mert biri çıkar da bu entry'imi g.tüme sokar afedersin.*
milletvekilleri seçilemedikten sonra kaç tanesi yargılanmış ve içeri tıkılmıştır?
sorusu ile basit bir manevra ile savrulabilecek çürük chp iddiasıdır.
milletvekillerinni dokunulmazlıkları kaldırılsın ki özgürlükten yana tek kelime söylediklerinde sabih kanadoğlu mentalitesindeki savcılar tepelerine binip iktidar partisini azınlığa düşürebilecek şekilde zebanilik yapabilsinler.
(bkz: git işine).
Yanlis bir dusuncedir. Bu sebeple hic gundeme gelmez. Millet vekilleri is yapamaz hale gelir atilan suclamalardan davalardan. Tanidigina yardim etmek normaldir millet vekilince ama size oyle gelmedigi icin sorun teskil eder oysaki normaldir.