bugün

Saf vahiy olan Kuran'a dayalı bir islam modelinden uzaklaşılıp, insan sözlerinin Allah'ın hükmü olarak takdim edildiği, hadise dayalı gelenekçi bir modelin kuvvetlendiği ortamda, insanlar dini farklı farklı anlamaya başlamışlardı. Bu tablo islam'ı anlama ve yaşamada birbirleriyle uzlaşmayan, dini konularda ayrılığa düşen farklı düşüncelerin, kamplaşmaların, mezheplerin doğmasına sebep oldu.

insanlar Kuran savunuculuğundan uzaklaşıp mezhep savunuculuğuna başladılar. Bunu yaparken de kendi düşüncelerinin haklılığını ispat edip halkı etkileyebilmek, kendi mezheplerine çekebilmek için Hz. Peygamber'in dilinden kendi mezheplerini öven, öteki mezhepleri aşağılayan uydurma hadislere dayanma ihtiyacı hissettiler. Hanefi mensuplarının bu şekildeki uydurmasını görebiliriz: ''Ümmetimde imam Şafii adında bir kimse ortaya çıkacaktır. O ümmetime şeytandan daha zararlı olacaktır. Ve yine ümmetim arasından adına Ebu Hanife denecek bir kimse gelecektir ki, o ümmetimin ışığıdır''(ibnu Arrak, Tenzihus Şeria, 2. cilt, sayfa 14).

Bu arada Şafii taraftarları da boş durmaz ve kendi imamlarını kurtaracak hadis uydururlar: ''Kureyş alimi (imamı Şafii) yeryüzünün her yerini ilimle dolduracaktır.'' Maliki mezhebi taraftarları hiç durur mu, onlar da kendi hadislerini açıklarlar: ''ilim talebi için bir gün gelecek develerin boyunları vurulacak (yani uzun seyahatlere girişilecek) da Medine aliminden (imamı Malik) daha alim birisi olmayacak.''

Sunni mezheplerde durum böyleyken Kaderiyecilerin de nasıl hadis uydurduğu eski bir Kaderiye mezhebi üyesi Ebu Reca Muhriz'e dayandırılarak anlatılır: ''Kaderiyecilerden kesinlikle bir şey rivayet etmeyiniz, vallahi biz insanları mezhebimize çekebilmek için hadisler uydurur ve bu hareketimizle de sevap kazanacağımızı umardık. Ben bu suretle Kaderiye mezhebine dört bin kişi kattım.'' (Er Cerhu Ve'l Tadi'l, 1. cilt, sf. 32)
kendi mezhebini yüceltmek için başka mezhepleri aşağılıyorsa, ibne diye tabir edeceğimiz kişidir.

"kuran bize yeter" demek nasıl bir mantıktır aq? namaz da dahil olmak üzere diğer ibadetleri nasıl yapacağın Kuran'da yazıyor mu be adam?
namaz'da yapılması gereken rüku, secde ve secdede uzun durma konuları kur'an içerisinde geçer. zaten namaz dediğin mevzu, hz. ibrahim zamanından beri var olan ve farz olan bir ibadettir yani hristiyanlarda da yahudilerde de vardır. şekli şemali bellidir. mısır yazıtlarına ve çizimlerine bakarsan orada firavuna secde halinde tapan insanlar görülür.

daha fazla bilgi için:

`http://www.kurandakidin.net`
(bkz: #7323183)
günümüz müslümanlarının, en büyük yanlışlarından biridir. amaç islam'ı yaşamaktır ve mezhepler, sadece okul gibidir. ama kraldan çok kralcı olan insanlar, mezheplerinin sorgulanmasına bile izin vermemekte ve körü körüne bağlılık göstererek, insanların mezheplere olan inancını sarsmaktadır. ve bunu da kur'an ışığında yaptıklarını iddia etmektedir. sonuçta din gibi, sorgulanamaz bir mezhep anlayışı yaygınlaşmakta ve insanların, dine bakış açısı değiştirilmekte, inanların da dinden soğumasına sebep olmaktadır.

(bkz: takım tutar gibi mezhep tutmak)
"ihtilafii ümmetii rahmetün." ((ümmetimin(alimlerinin, müctehidlerinin) ihtilafı rahmettir(kolaylıktır)) hadis-i şerifi çeşitli mezheplerin çıkacağına işarettir ve çıkmıştır da. mezhep imamlarının ictihadları da kendileri için rahmettir. mesela bir hüküm hangi mezhepte doğru dile getirilmişse 10 sevap o mezhep imamına; 1 sevap da diğer imamlara verilecektir ahirette.
uyduranlar ise boş bir gayret ve bi'dat içindedirler.
cemaatin olduğu yerde rahmet vardır. kişi kendi yargısıyla hüküm vermeye kalkarsa eğer tek başına muhakkak ki şeytan onun en büyük yoldaşı olacaktır.

hadisi yok sayma densizliğine girmek ise apayrıdır. behey gafil mevleviyi bile okurken şerhlerine bakıyorsun. doğru anlamak için.
hadis de Yüce kitabın şerhidir. hala bunu anlayamayacak kadar cahil misin?

ama ingilizler sunni mezhepleri sarsmak için başladıkları oyunlara artık kendileri devam etmiyor. suud yandaşlığı , kum culuk ve vehhabiler bu konu da çalışmaları onlardan devralmıştır.

hadis i yok sayan onlar değil mi ki sahabe mezarlarını yıkarlar peygamber evini yıkmaya çalışırlar daha çok para kazanmak için. ayetleri yorumlayacak kadar alim olduklarını iddaa ederler hariciymiş gibi takılırlar.
(bkz: agzi olan konusuyo)
hak mezhepler dışında, çıkarına mezhep uyduranların ve onlara uyupta vebal yükleyen insanların hakkında denilecek bir şey bulamıyorum, bir gerçek var ki bu insanlar ya saflığında temiz kalpliliğinden ya da çıkarına iş yapanlar oluyor.

allah ıslah etsin
hadislerin tamamı yalan veya yanlış değildir. elbet içerisinde doğru olanlar da vardır fakat sorun şu ki hangisi doğru veya değil yani sahih, neye göre bileceğiz? en güvenilir olarak tasvir edilen buhari bile kendi hadislerinden bir tanesini bile reddedenin kafir olacağını söylüyor. kendisinin kitabını kur'an gibi görmüş bir nevi. yoksa hadis olsun sünnet olsun elbette doğruları da vardır ancak kesin doğru kur'an içerisindeki ayetlerdir, ötesi muallaktır. ayet itibariyle, şüphe duyulandan kaçmak gerekir...

(bkz: kur an hadis çelişkileri)
+ Ümmetim 73 fırkaya bölünecek. Biri dışında hepsi ateşte olacak. Kurtulan fırka benim ve ashabımın yolundan gidenlerdir.
- yok ya? unuttun herhalde hadisçi kardeş hüküm allah'ındır. şirk de cehennemlik bir günahtır.
(bkz: summun bukmun umyun fehum la yerciun) islam' a mensup olupta mühürlenenlere gelsin.
yaşadığı gini inanacakları islam oluşturma çabasında olanların mezheplere sürdükleri lekedir. bazı mantarlar zehirli diye sen bütün mantarları yemeyi reddediyor musun behey cahil.
hadis ve sünnet peşinde gidenlere tek bir şey sormak gerek.

siz, sırf hadis ve sünnet üzerine gidiyorsunuz ve alimlerimiz ya da hocalarımı diye nitelendirdiğiniz adamların peşinden koşuyorsunuz.

ben ve sadece kur'an odaklı inananlar ise, kur'an dışında hiç bir şeye uymuyorlar ve yaradan ne demişse ona uyuyorlar.

Allah'ın kelamı tamamen doğru olacağından ben ve benim gibi düşünenlerin yaptıklarının doğruluğu tartışılamazken, siz ve sizin gibi beşer varlıkların yazdıklarına ve söylediklerine inanıp onların peşinden gidenler, ya uyduklarınız yanlışsa ya da yanılıyorlarsa? bizim tutunduğumuz dal, kur'an yani Allah'tır. yanılma ihtimalimiz yok çünkü Allah kelamına uyuyoruz. ancak sizlerin akıbeti ne olur bilemem.

bilmem ne gecesinde bilmem kaç defa zikir çekmekle 80 yıllık günahların affedileceği inancıyla ya da bilmem kim efendiyi ziyaret edip orasını burasını öpmekle size gerçekten cenneti kazandıracağına inanıyorsanız, biz sizinle aynı kitabı okumamışız....
--spoiler--
Kim, Peygambere itaat ederse Allah a itaat etmiş olur.

Peygamber size ne verdiyse onu alın, size neyi yasakladıysa ondan sakının.

De ki: Eğer Allah ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah çok merhametli ve bağışlayıcıdır. De ki: Allah a ve Peygambere itaat edin!; Eğer yüz çevirirlerse muhakkak ki Allah, kafirleri sevmez.
--spoiler--

ayetlerden bahsediyorduk ya bu ayetlerde ona uymayı emrediyor. ona uymak onun sözlerine uymak anlamına da gelmez mi? kuran da açıkca haram edilmeyen ama peygarber efendimiz tarafından haram edilen şeyler de var.

demek ki hadis reddedilemez bunu anlamak için ilim sahibi olmanıza da gerek yok...
--spoiler--
Kim, Peygambere itaat ederse Allah a itaat etmiş olur.

Peygamber size ne verdiyse onu alın, size neyi yasakladıysa ondan sakının.

De ki: Eğer Allah ı seviyorsanız bana uyun ki, Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah çok merhametli ve bağışlayıcıdır. De ki: Allah a ve Peygambere itaat edin!; Eğer yüz çevirirlerse muhakkak ki Allah, kafirleri sevmez.
--spoiler--

ilgili ayetler; kur'an inerken peygamber'e ve o dönem çevresinde bulunanlara söylenmiştir. yani peygamber gelen ayetleri kendisi yazmayıp, yazdırdığı için ona itiraz etmeyin ve o'na uyun anlamındadır. kimse Allah'tan bir şey almadığı için ne haram ne helal bilmiyorlar doğal olarak peygamber aracı olduğu için, ondan gelenlere uyun diye Allah uyarıyor. olay bu. zaten peygamber'e ilgili ayette Allah ne diyor: benim sana haber verdiğimden başkasını bildiremezsin. yoksa kaybedenlerden olursun.

yani peygamber zaten her emri Allah'tan alıyordu. kendisi bir şey bilmiyordu, bildiriliyordu.

peygamber, Allah'ın emrettiğinde başkasını ne haram ne helal etmiştir. zaten edemez de. kur'an ilgili ayet: kim Allah'ın haram ettmediğini haram, helal etmediğini helal ederse kaybedenlerden olur!

zaten akıl fikir sahibi insan düşünmez mi: domuz'u haram edip yazan Allah bir başka hayvanı yazmaktan mı aciz de boş bırakmış ya da sonradan ekletmiş?

''Allah, pisliğini aklını kullanmayanların üzerine yağdırır.''
(bkz: #7299960)
(bkz: #7299427)
(bkz: #7298071)