bugün

fransız yazar boris vian ın 1946 yılında vernon sullivantakma adıyla yazdığı roman. yine 1946 yılında ahlaki değerlere hakaret ettiği gerekçesiyle yasaklandı. nedeni erotizmin aşırı gerçekçi bir biçimde betimlenmesiydi. 1940lı yılların başında amerika da yaşanan ırkçılık, şiddet ve hoşgörüsüzlükle dalgasını geçen roman döneminin ve 20. yüzyılın en ünlü ve çarpıcı romanlarından biridir.
boris vian'ın yine sürrealizmin kucağından yazdığı kitabı.
boris vian'ın mükemmel eserler dizgesi. bir değildir eser. bir değildir. bir.
boris vian'ın kaleminden çıkan, son derece çarpıcı ve etkileyici eserdir. "sözde" var olan ahlaki değerlere * *, son derece sert bir eleştiri getirmektedir.
çevirinin pek bir mühim olduğu eserdir. türkçe'Deki ilk yayınlanma tarihi bayağı eskidir ya da imge'ye gider. bize inişi ise akaş'la ve 6.45 ile olmuştur, amin.
izleği derilerinizi yüzeceğim* romanıyla devam eden boris vian harikası. siyahların şerrinden(!) korkup banliyölere doluşan amerikalılara yerinde ve sıkı bir tokat.
türlü insanlık hallerine dair bir roman. bazan insanlara bir şey anlatmak için verdiğiniz bir örnek yada benzetme, anlatmaya çalıştığınız şeyden daha çok kabul görebilir.. roman filme alınmıştır ve filmin ilk gösterimi sırasında yazar kalp durması sonucu ölmüştür.. sevmeyenleri gidip mezarına tükürmek gibi bi salaklık yapmışlarsa eğer, ironi denilen şeyin hakkını vermişler demektir..
dişleriyle yazdığı tahmin edilen üstad boris vian' ın ahlak ve tekdüzeliğe tekme tokat giriştiği romanı. sayısız yasaklardan ülkemizdeki baskısı da nasiplenmiş ve sansürlenerek 2006 da tekrar piyasaya sürülmüştür.
nefretin kelimelere dokulmu$ en saglam hallerinden biridir.
-ulan hepiniz benden once oleceksiniz. surune surune olup o mezarin icine gireceksiniz ve ben gelip zevkle mezariniza tukurecegim! $errrefsizler!*
bir gün rte'nin ağzından çıkabilecek ve "nedense" bizi şaşırtmayacak söylem.
kitabı okumaya başladığınızda pornografiye varan seksist bir dille karşılaşırsınız. ancak kiabın yasaklanmasının asıl gerekçesi bahsi geçen seksist dil değil sivri dilinin ardında yatan mesajdır...
romanın eski bir uyarlaması*: http://www.imdb.com/title/tt0052937/
romanla alakası olmayan sadece isim benzerliği olan kült film için: (bkz: i spit on your grave)
yerindedir. kısalığı eleştiri değil, övgü sebebi olmalıdır.

var mı vernon sullivan gibi yazan?
gün itibari ile göz attığım kitaptır, çarpıcıdır, sorgulama hissi uyandırır .
kenan evren e seslenen emekçinin sesidir.
bir kitap için "mükemmel bi isim berbat bi eser" ama sonuçta boris vian... karşısına çıkıp bunu yüzüne karşı söyleyemezdim..

-bişey mi dedin koç..
-saygılar abi...
çarpıcı bir boris vian eseri.

--spoiler--
"gidelim" dedi, "buradan gidelim, siyahlar için bu dünyada adaletin zamanı henüz gelmedi..
ellerime bak. tırnaklarıma bak. saçlarıma, dudaklarıma bak. ben karayım, bundan kaçamam.
--spoiler--
Dünyayı barbar türklerden kurtarmak için yola çıktığımız bu kutsal savaşta, babamızın bize gösterdiği yoldan ilerlerek türk sulatnlarının mezarlarına tüküreceğiz.
ingiliz işgal Tabur Komutanı Mr. Salter' taburuna yaptığı konuşma.
boris vian'ın pek sert romanı. böyle okuduktan sonra uzuun bi süre etkisinden kurtulamaz insan. cinselliğin nefret edilen şeye* karşı silah olarak kullanıldığı romandır. kanımca boris vian'ı boris vian yapandır.
1978 yapımı Day of the Woman filminin usa'de kullanılmış ismidir.*

brutal tecavüz sahneleri her bünyenin kaldıracağı cinsten değildir.

http://www.imdb.com/title/tt0077713/
orta okul yıllarında küçük bir kitaplıkta rastlamıştım kendisine. kısa bir göz atma zamanım olmuş, birgün mutlaka bu kitabı okumalıyım diyerek kitabın ve yazarının ismini bir kağıda not etmiştim. işte o kağıt benimle yıllarca kaldı. önemli şeylerimi içine koyduğum bir kutum vardı. o da o kutuda duruyor, arada bir çıkarıp bakıyordum. kitap hiç okumdan benim için mitleşmişti. okumayı da bu nedenle bilerek erteliyordum. yıllar sonra lise bitmek üzereyken birgün, tesadüfen bir kitapçıda karşılaştım kitapla. işte o zaman zamanın geldiğini anladım, aldım ve bir çırpıda okudum. ben daha farklı düşünmüştüm ama kitap farklı bir manada da olsa vurucuydu. içerdiği erotizm daha önce okumadığım bir türdü ve özellikle kahramanımızın dişleriyle yaptıkları bende tiksinti uyadırmıştı. ''neden'' demiştim. ''bu kız neden böyle ölmeyi hakediyor?'' şimdi düşünüyorum da belki okuduğum en iyi kitap değildi ancak hayatımda en derin izler bırakan kitaptı denebilir. sırf yokluğu bile kısa ömrümün büyük bir kısmını kaplamıştı. belki yaşanılan yıllar arttıkça bıraktığı iz de biraz kapanır...
ırkçılığın etki-tepki sarmalını şok edici bir üslupla anlatan boris vian romanıdır. okuması biraz zordur (aşırı cinsellik ve cinsel şiddet içeriği nedeniyle) ama ana temayı gözden kaybetmeyince okunmayı hak eden bir romandır.
Boris Vian Üstadın ırkçılığa bir ırk gibi bakıp ve ırkçı yaklaşımını anlatan bir yazıdır. Burdaki kahramanda bence ırçılığı bir ırk yerine koymuş ve kendini bu ırka karşı ırkçı haline getirmiştir ya da getirilmiştir orası ayrı bir mevzu karıştırmamak gerekir.

--spoiler--
-bırakın beni siz bir hayvansınız
+hayır, ben bir erkeğim
--spoiler--
(bkz: boris abi bizi diskoya götür)
anarşizm ile egzistansiyalizm kırması yeraltı edebiyatının en kral kitabı.
güncel Önemli Başlıklar