bugün

evlenemeyecek, aile kuramayacak kadar vamp olan kadındır. ahu tuğbanın canlandırdığı karakterler bu kategoridedir.
metres olmak harici tapu ve anahtar da kabul etmis olmasi muhtemel kadindir.
üniversitede öğrenci olmasına , güzel olmasına , iyi bir üniversite ortamına sahıp olmasına rağmen , nişanlısı olan erkekle birlikte olan kadındır , hayret uyandırır.

edit: erkek zengin değildir , sıradan bir öğrencidir. kız da fakir değildir.
diğer adı kapatmadır. aşık olmaktan ziyade zengin bir erkeği kafalamak derdindedir. genelde hafif meşrep olarak nitelendirilirler.
kendine saygısı olmayan kadındır.
neler kaybettiğinin yıllar sonra farkına varacak kadındır. bazıları çaresizdir.
gurursuzdur. kendine saygısı yoktur.baska birinin üzerine kendini siper etmiştir.bedenini kullanandan * farkı yoktur.
(bkz: sen paradan haber ver)
metres kabul etmezse santimetres kabul edecek kadındır.

(bkz: iğrenç espriler)
(bkz: yuva yıkanın yuvası olmaz)
(bkz: akıllı ol senin aklını alırım)
diyeceğim insan.
kendini aşağılanmaya, insanların ve kendisinin gözünde küçük düşmeye hazırlamış kadındır. kadınlık gururu, bunu kaldıramaz ve bir yerden sonra ağır gelir herşey, herkes, düşünceleri bile.
genellikle zor durumundan faydalanılan kadındır.
(bkz: evli ve çocuklu bir adama aşık olmak)
kısaca kendinden vazgeçmiş kadındır.
çağdaş kadındır.
genelleme yapılmamalıdır. boşanmamak için yıllar yılı direnen, anlamsız bir inat içinde olan, hayatı eşinin yanısıra kendine de zehir eden bir kadın, öteki kadını metres olmaya mecbur edebilir. sadakat, güven olması gerekendir ama duyguların bittiği bir yer vardır. kimse zorla birine kocalık ya da karılık yapmamalıdır.
alakalı bakınız:

(bkz: sözlük yazarlarının namus timsali olması)
kutsal tapıcılarının en sevdikleri kurban...

evlilik dediğin şey belediyenin nem kokulu arşivlerinde zapt altına alınmış, sadece ve sadece maddi kaygılarla kurulan bir "müessese" değil mi ki? "birbirini seven iki insan"ın gelecek, miras, nafaka, paylaşım, mülkiyet falan gibi gayet materyalist endişelerle şahitler falan huzurunda imzaladıkları iki ortaklı bir limited şirket?

Öyle işte. Adet yerini bulsun, oğlan askerden geldi evini bilsin, kız mezun oldu yuvasını kursun, torun sevelim, mürüvvet görelim... kutsal neresine düşüyor bu hikayenin?

kutsal avcılarına paylarını verdikten sonra biraz da şöyle dönelim... kapatma muamelesi çektiğin bir kadınla yatmanın iki sonucu olur: "kötü" kadınla yatan "kötüye layık" erkek olursun.

dokunduğun kadın kim olursa olsun: senin ona verdiğin kadar kıymetlidir.

(peşin not: sözlükteki cici kızlar heveslenmesin... bu söylediklerimi anlayacak yaşa gelmemiş kadına tahammülüm yok)
bildiğimiz orospudur. ama modern orospudur. direk ilişki anında ücret almaz. ücretini yığın şeklinde ve toptan alır. * * *
aşiretlerde kuma geleneğinin modern yaşama uydurulmuş halidir.
kimi zaman geçim derdinden, çoğunlukla da yakıcı bir aşktan kaynaklanan nedenlerle; toplumsal statüsünü, sosyal hayatını, aile bağlarını, hatta tüm geleceğini feda eden kadındır. sebebi ne olursa olsun kişisel tercihidir kimseye laf düşmez.
kocalarının kapılmasından korkan sıradan kadınların en çok korktukları ve bu yüzden en çok nefret ettikleri kadınlardır bunlar aynı zamanda.

edit: ne kadınım, ne metresim ne de metresim var. ama empati, kelime oyunlarını seven kimilerine neden antipatik geliyor anlayamıyorum.
(bkz: o ne biçim kadın)
(bkz: hanım hanım metresi kaça bunun)
'aşk için' demek bayatlamış olacak şu kadın için ama tam da öyledir işte. sevdiği erkek uğruna her şeyi göze almış kadındır o. sevdiği erkeği böylece kabullenir o. çoğu geceler canı yanar. onunla olmakta, onsuz olmakta zordur. reddemez sevdiği adamı. başka bir tarafta bir hayatı yıkmak vardır ama diğer tarafta kendi hayatını mahvetmek vardır. bencil olmamak zordur bazı zamanlarda. zaten aşk başlı başına bir bencillikken bunu bu kadına öne sürmekte zordur bu durumda. desteklediğimden değil de her açıdan bakmak lazım olaylara. evli kadının yerine koyuyoruz da kendimizi bir de metreslerin yerine koysak?
yargılamadan infaz etmek, dinlemeden hemen kararı vermek ne kadar kolay bazılarımız için. sarfedilen sıfatları hakeden de vardır elbet içlerinde. ama hiç mi düşünmeyiz ki o kadın aşık olmuş olabilir, sadece sevgisine tutunmuş olabilir, sevebileceği kişiyi bulduğunda onun için çok geç olmuş olabilir...
dinlemek lazım insanları, kendimizi onların yerine koyabilmek lazım. ben asla yapmam dememeli hiç bir şey için, hayat öyle oyunlar oynayıp bize öyle şeyler yaptırabilir ki, şimdi hakarete varırcasına arkalarından konuştuğumuz insanların konumuna düştüğümüzde ancak onları anlayabiliriz.

edit: eksileyen arkadaşlar son cümlem benden size bir armağan olsun. tekrar tekrar okuyun.
güncel Önemli Başlıklar