mehmet yakup yılmaz

hürriyet gazetesinde yazarlık yapan yazan.
kendi katına ayrı asansör çıkan önemli kişidir o ayrı.

hürrriyet gazetesi'nde orta sayfa yazarı. radikal gazetesinin kurucusudur. şimdi ise Doğan Burda Dergi Yayıncılığın Murahhas Üyeliğini yapıyor.

canı sıkıldıkça ahmet kekeç'ten ayar yiyen hürriyet yazarı.

fatih altaylı ile sürekli olarak söz düellosuna giren yazar.

yüzeysel insan. insafsız insan...
http://www.superpoligon.com/oku.asp?id=22503

önümüzdeki yayın sezonunda,90 dakika adlı programın fenerbahçeli yorumcu açığını kapamaya çalışacak olan yazar.

Bi dönem Süper poligon sitesine verdiği röportajda şöyle demişti: "Solcuyum. Hatta bir ara çok konuşulan bir kalıba da oturtabilirim: Benim referansım Karl Marx'tır." Önceki gün ise şunları yazabilmiş bir şahıstır: "Her sene şu kadar Yunan, dini günlerini kutlamak için Fener'e akın ediyor, aynı şeyi neden biz de "evladı fatihan topraklarında" yapmayalım? Karar verdik, Aydın Doğan, Ertuğrul Özkök, Taylan Bilgel ile birlikte bu Ramazan Bayramı'nda namazı Rodos'ta kılacağız." (bkz: Marxsizmin de içine zıçtık)

feryal pere'nin kardeşidir. 90 dakika'nın ise fenerbahçeli yeni rengidir.

futbolcu mehmet yıldız dan bahsetmek istediği bir an adam mehmet yılmaz dedi. bir insanın dilinin sürçüp, şaşırıp kendi adını soyadıyla söylemesine de ilk kez tanık oldum ömrü hayatımda.
gazetede yazılarını bir ara takip ederdim ama ne zaman ki 90 dakikada yorum yapmaya başladı işte o zaman iyice antipatimi toplayan bir adam haline geldi. norveç'e yeniliriz dedi, lafını yuttu. utanmadan bosna ya da yenileceğimizi söylüyor. hayır yorumları desteksiz, yorum yapmak için de yorum yapılmaz ki kardeşim.
90 dakikada mecazen sırıtıyor.

beşiktaş'ın liderliğinin ve hatta 25. hafta itibariyle 55 puan toplamasının tesadüf olduğunu iddia edebilecek kadar futboldan bihaber, yüzeysel, kader kısmet meraklısı, en az politik yorumculuğu kadar futbol yorumculuğu da sığ olan gereksiz bir adam.

milli piyangonun şans oyunu olduğu için islam dinine göre haram olması ile hac kurasının mantığını birbirine karıştıran yazmaz/üfürür şahıs.
yazısı şöyledir.

--spoiler--
Karışık bir iş vesselam!

BU yıl da hac görevini yerine getirmek üzere Kutsal Topraklar'a gidecek vatandaşlarımız çekilecek kura sonucunda belirlenecekmiş.

Bununla ilgili haberleri okurken Diyanet işleri yetkililerinin, yılbaşında yaptıkları tavsiyeler aklıma geldi.

Milli Piyango gibi şans oyunlarının günah olduğu, kumar sayılması gerektiği ve buradan kazanılacak paranın helal olmayacağına ilişkin açıklamalardı bunlar.

Hacca gideceklerin kura ile belirlenmesi de acaba böyle bir "kumar" sayılmaz mı?

Üstelik bu piyango sonucunda, farz olan bir ibadet gerçekleşecek.

Kurada kazanamayıp, kaybedenlerin bir farzı yerine getirememelerinin günahı kimin boynuna olacak?

Diyanet işleri'nin mi, kurayı çeken imamın mı, Müslümanlara hac sırasında bile eziyet etmeyi marifet sayan Suudi Krallığı'nın mı?

Kurada kazanamayanların "Allah benim hac görevimi getirmeme razı gelmedi" diyerek depresyona girmelerini kim önleyecek, bunu da tartışmak gerek!

Ve elbette Diyanet'in "piyango-kura" gibi bir konuda bile böylesine farklı tutum almasını nasıl yorumlamamız gerektiği sorusu var.

Bu kadar sıradan bir meselede bile "bir öyle-bir böyle" yorum yapılabiliyorsa, önemli konulardaki görüşlere ne kadar itibar edilebilir, tartışmak gerek.
--spoiler--

not:piyango mevzuuna karşı olduğum zannedilmesin.

sabah gazetesi için "el sabah" tabirini kullanan; bitiren, yaran yazar.*
akape yalakalığından koca bir dile dönüşen sabah yazarlarına da ayarın allahını vermiştir.

son yazısı fetullahçıların kendilerini sürüye saldıran kurt olarak görmelerine sebep olabilecek kadar başarılı. tebrik ediyorum kendisini.

işte yazısı:
http://www.hurriyet.com.t...r/9719974.asp?yazarid=148

zaman gazetesine gore kictan dalan saskin ordektir.

fenerbahçeli olsa da olmasa da sevmeyeceğim gereksiz gazeteci. karl marx'ın sakalını öpüp hac ile ilgili ukalaca görüş belirtme cüreti olan ve iki yazıda bir akp'yi boklaması ve akp'yi buralara gelmesinde önemli etkisi olan aydın doğan'ın altında çalışması da garip olan, pardon garip olmayan insan.

ahmet altan'ın deyimiyle 'sürüye kurt getiren köşeli göbek'. *

yaptığı her konudaki yorumu eline yüzüne bulaştıran adam. hürriyet adlı 3. sınıf gazetenin fatih altaylı'dan boşalan köşesine oturtulmuştur. fakat o daracık alanda bile top çevirememektedir. ne diyelim patronaj portföyünü biz göremiyoruz belli ki.

90 dakika gibi bir program icin asiri gereksiz bir surat!

fazla fikrim yoktu kendisi hakkında ama şu satırlarını okuduktan sonra ayağa kalkıp alkışlamak istediğim insandır.

http://www.hurriyet.com.t....asp?gid=229&sz=86738

--alıntı--
Benim, Aydın Doğan'ın talimatlarıyla fikir değiştiren ve sadece onun istediği doğrultuda yazılar yazan birisi olduğumu ispatlayamazsanız, şerefsizsiniz!

Elinizdeki "yerin kulağı" kayıtlarını da kullanabilirsiniz, söz veriyorum yasadışı dinleme nedeniyle sizi suçlamayacağım.

Hatta Emniyet'teki adamlarınıza bir talimat verin, evimi, işyerimi de dinlesinler. Onları da şikáyet etmeyeceğim.

Bir Başbakan'a "şerefsiz" olmadığını ispatlamak hakkını vermek gerektiğine inanıyorum.

Gelin bu hakkı kullanın.
--alıntı--

tekzip yayımlamayı bile işine geldiği gibi çarpıtan dogan gorunumlu sahin medya grubu çalışanı köşe yazarı.
http://www.hurriyet.com.t...8&gid=61&sz=33883

futboldan zerre anlamadığı halde "madem oturuyorum burada birkaç kelam edeyim bari" şeklinde bir tarzı olan adam.

fuat abi, gözünü seveyim tamam eşitlik falan ama bak sen fenerbahçelisin bir tane trabzonsporlu falan çağırın bari, volkan konak mesela bak entel adamdır ha. ya da yok mu arkadaş başka fenerbahçeli adam? en toptan anlamayanını mı buldunuz bula bula?

bu sezon fenerbahçe maçları izleye izleye beyni bulanmış bir amcamızdır.

beşiktaş çok kötü oynuyormuş. arkadaşım mustafa denizli'nin kritik maçlarda taktik gösterisi yapma merakını en toptan anlamayan adamlar anladı sen anlayamadın bir türlü. beşiktaş ligi 2. bitirirse şampiyonlar ligine katılamazmış, kadrosu buna müsait değilmiş, transfer sezonu dene bir şey var mehmet amca, bu takıma takviye yapılacak elbet! kupa maçında 1-1 iken fenerbahçe 3-4 gol atabilirmiş de atamamış da zartmış zurtmuş. bobo'nun kaçırdıklarına ne diyelim daha maçın başında? ya tello'nun kaçırdığına ne diyelim? ya da 3 defa defansa çarpıp kaleye girmeyen şutlara? bak skor 0-0, 1-0 ve 1-1 iken olan pozisyonlardan bahsediyorum! tello'nun kaçırdıklarına, bobo'nun koşmayışından kaybedilen kontraataklardan dem vurmadım hiç? maçın 6-7 olabileceğinden konuşmadım hiç.

halamın bıyıkları olsa, amcam olurdu mehmet yakup efendi.

beşiktaş iyi oyun oynamadı dünkü derbide bunu inkar etmiyoruz ancak arkadaş, bu takım 10 gün içinde 3 maç yaptı ortalama 3.3 gol ortalamasıyla oynadı. sen çıkmış "beşiktaş iyi oynamıyor" diyorsun. 33 hafta geride kaldı, ortalama olarak en iyi topu kim oynadı bir daha izle maçları... kaldı ki, bu saatten sonra iyi oyunun manası yok, 1-0 olsun bizim olsuncu olacaksın, mustafa denizli bana göre de hatalı bir taktikle oynadı, aşırı defansif oynadı ama bu sezon hemen hemen bütün maçları -galatasaray, fenerbahçe maçları dahil- izleyen biri olarak açıkça belirtebilirim ki, bu sezon en isteyen, en hırslı oynayan, en takım içindeki huzurun olduğu takım beşiktaş. 10 kişi kaldığı maçlarda mağlup olsun olmasın, rakibine sahayı dar etmiş olan bir takım beşiktaş. 10 kişilik haliyle kadıköy'de fenerbahçe'ye sahayı dar eden, 60. dakikada alex'in oyundan alınıp defansif josico'nun sahaya sürüldüğü bir maçtı o maç... 31 kasım'da fenerbahçe'nin kötü oyuna rağmen kazandığı maçtan sonra bugün beşiktaş'ı eleştirdiğin gibi eleştirmiyordun 10 kişilik takımdan baskı yemiş fenerbahçe'yi? ağzın kulaklarına varıyordu?

sen git fenerbahçeni konuş amcacığım. fenerbahçe'nin bu haline "umurumda değil" havalarında takılıp, için içini yemesin. oraya buraya sallama, bu kadar dert etme... beşiktaş lafı açıldığında "ben en iyisi susayım" de kendi kendine. sen spor konuşma, yaz siyasi yazılarını mis gibi. anlamadığın işe bulaşma gözünü seveyim. böyle moral bozukluğu ile oraya buraya sallayarak olmuyor.

velhasıl, ercan saatçi'nin bir üst -olumlu manada söylüyorum- versiyonudur bu amcamız.

90 dakika ekibine de sesleniyorum, en başta sana fuat abi. bak geçen hafta rıdvan hoca vardı, mis gibi program oldu ne gerek var bu amcamıza? daha önce de söyledim, başka adam bulun diye... o programa kenan onuk ve mehmet demirkol'dan sonra bu amcamız çok hafif kalmakta.

hürriyet yazarı. bugünkü yazısı oldukça manidar.
http://www.hurriyet.com.t...sp?yazarid=148&gid=61

son zamanlarda iyi yazılar yazan, iyi tespitler yapan bir yazardır. bugünkü yazısı;

http://www.hurriyet.com.t...sp?yazarid=148&gid=61

danıştayın, katsayı eşitliğini durduran kararı hakkında başbakan bu kara ideolojiktir demişti. mehmet yakup yılmaz da; danıştayın kararı elbette ideolojiktir. ama başbakanın; danıştayın kararı ideolojiktir demesi de ideolojiktir gibi saçma sapan bir yazı yazmıştı.

salih tuna da kısaca; başbakan nihayetinde bir siyasetçidir, idelojik açıklamalar da yapabilir ama danıştay bir hukuk kurumudur ve idelojik karar veremez, hukuk ne diyorsa onu uygulamalıdır diye bir yazı yazmış ve bu nasıl kafadır ki danıştayın kararının ideolojik olmasını normal karşılayabiliyor demişti.

işte bu yüzden salih tuna'ya dava açmış hürriyet gazetesi yazarı.