bugün

kendi tabiriyle yağmur gibi hafifleten kurabiyedir.

serinin ilk filminde bildiğiniz üzere vakit gelince morpheus neo'yu kahine götürür. amaç neo'nun beklenen o "tek" olup olmadığıdır. hasılı neo odaya girer ve kahin o sırada leziz kurabiyelerini pişirmektedir. konuşma başlar ve sonunda kahin üzülerek kusura bakma der. durum anlaşılır suratlar asılır. kahin ortamı şenlendirmek adına neo'ya henüz pişmiş kurabiyelerden uzatır. yağmur gibi hafifleyen neo asansöre gitmek üzere daireden çıkar.

buraya kadar herkes biliyor. (çoğu kimsenin)bilinmeyen ise kahinin neo'ya kurabiye diye verdiği şeyin aslında "the one" yani tek olma, matrix'de; herkesin anlayacağı şekilde söyleyeyim şifreli bir şekilde dolaşabilme, istediğini yapabilme, hayat alıp verebilme, eğme bükme uçma mermileri durdurma gibi aksiyonları yapabilen bir program olduğu.

beklenen kişi yani "the one" kişi değil bir programdır. sadece ona uygun yani bu ağır sorumluluğu taşıyabilecek kişi aranıyordu. o kişide neo'ydu. kendisine getirilen neo'yu ölçüp tarttıktan sonra kurabiyeyi vererek bu programı neo'ya yüklemiş oluyor. ve neo "the one" oluyor.

e hayrını da görmedi değil şimdi.
O kurabiyelerden biz de yesek dedirten kurabiyedir.
Amsterdamda bol bol bulabileceğiniz kurabiyelerdir...
kahin karakterinin aslında kamufle olmuş kurabiye canavarı olduğunu gösteren kurabiyelerdir.

görsel

tüm seri boyunca neden kurabiye yapar ki lan bir insan yoksa..
mantarlı kurabiyedir. zaten neo onu yedikten sonra kurşun felan durduruyordu, 50. kattan atlıyordu.
güncel Önemli Başlıklar