bugün

istanbul üniversitesi öğrenci işlerinden pek bi farkı olmayan kurumdur. (bkz: yatarak para kazanmak)
kampüsün en güzel binası. bizim fakülteyle ilgilenmesi gerekirken, içerde çay demleyip çoluguna cocuguna kazak ören, sakız ciğnediği zaman beynini akıtmak istediğim mehtapın durdugu yer. öğrenci belgesi vermek için neredeyse özel bi gün ilan edip, diğer günler yatmayı planlayan, aldıgı maası kesinlikle hak etmeyen memurumsu sahısların bulundugu kurum. öğrenciye 'ne var?' diye hitap eden, cevap verdiğiniz takdirde asla işinizi göremeyeceginiz kurum ayrıca. *
ingilizce veya almanca işletme okuyanların en ufak evrak için bahçelievler kampüsüne gitmek zorunda kaldığı, içerde aslında hademe olarak çalıştığı düşünülen ve kendisine saygıda kusur etmemiz dahilinde ağzınıza sıçan görevlinin bulunduğu yer.
an itibariyle hademe kılıklı herifin adının hüsamettin olduğunu öğrendim. şaka gibi bir adam...her seferinde öğrencileri azarlamaya neden bulabilmek için brainstorming yapmakta. son harç yatırmada aramızda bu sefer de şöyle bir diyalog geçti:

+ merhaba ben transkript ve öğrenci belgesi alıcaktım.
- ...
+ ?
- kaçıncı sınıfsın sen?
+ 3..?
- 3. sınıfa geldin ve hala "transkriptli öğrenci belgesi" diye bir şey olmadığını bilmiyor musun (yüksek sesle ve azarlayarak söylenir bunlar)
+ ... (allaan amelesi...emekli olsan da kurtulsak lan !)
bahçelievler kampüsündeki bu birimde çalışan görevliler, ki hepsi bayandır, iyi niyetli ve gerçekten size yardım etmeye çalışan insanlardır.**
bir güzel dövülesi linç edilesi kurum. marmara fransızca kamu yönetimi olarak tarabya da okuyup bahçelievler e gitmek zorunluluğu vardır bu öğrenci işleri hedesi yüzünden. gittiğinizde garip insanlarla karşılaşırsınız genelde bayanlar vardır, çocukları yanındadır, ellerinde örgü vb. işler vardır. ama sizin işiniz olunca nedense binbir türlü laf ederler. yatarak para kazanmanın en güzel örneğidir.
atatürk eğitim fakültesinde hüseyin abi isimli çok şeker ve yardımsever bir insanı ve ismini bilmediğim -ve buna hiç de üzülmediğim- mahkeme suratlı bir kadını birlikte bünyesinde barındırmayı başarabilen mekan...
çeko ve almanca bölümlerin öğrenci işlerinde bi dayı'nın çalıştığı birim. bu insanevladı her zaman sizi kıl etme yetisine sahiptir.
ilk kez öğrenci belgesi alıcam.. okulda kimi gorsem "agam pasam rektör"... gecti karsima :"almanca bilmiyorsan bu bölümü niye seçtin" dedi.. saf saf cevap verdim ben de..
belge istersin, "işim var" der.. ulan buranın adı öğrenci işleri değil mi.. ben öğrenci değil miyim? niye kızdıysam gecenin bu saatinde...
ali sami danacı bey efendinin hukuk bölümünde bizleri peşlerinden deli danalar gibi koşturduğu birimdir. dekan değişince saatleri de değişmiş ve gelişim adına küçük de olsa değişimler yaşanmıştır. ellerinde çay, bugün git yarın gel öğretisini yaşatırlar.
transcript istediğizde hemen hanigi kuruma verileceğini sorarlar
-trancript alabilir miyim
-neyere verecen
-annem istiyo.
-???
diyalog yaşanmıştır.
kimse kusura bakmasın devlet dairelerinde çok öküz gördük ama koskoca üniversite bünyesinde böyle insanlar görmek garip geliyor be. fen edebiyat fakültesinde okuyanlar ne dediğimi çok iyi anlarlar. mesai saatleri 10.00-12.00 ve 14.00-16.00 olan, yan gelip yatmaya bile erinen insanlardan oluşmuş bir birlik. sorularınıza yarım yamalak cevap veren hatta kimi zaman veremeyen insanlardan oluşmaktadır.
güzel sanatlar fakültesi öğrenci işlerine saat 9.05de gidip transcript isteseniz bugün alamazsın daha imzalanacak hazırlanacak vs diye 1 gün sonra gelmenizi öneren birimdir. farkettiyseniz mesai başlayalı henüz 5 dk olmuş.
çalışanların kendi işleri hakkında pek bir şey bilmediği, size verdiğimiz kitapçığa bakın diye cevaplar aldığınız, ne işle meşgul olduklarını merak ettiğim departmandır.
ömrümüzü yemiştir. 2010'da ingilizce işletmeden mezun olduk, hala ortada diploma yok. öğrenci belgesini almak için anadoluhisarı'na yönlendirdiler, üşendik gitmedik. iş yerlerine transkript veriyoruz.
sloganları yaşasın savsaklıktır.
Bugün benim kaydımı götlerinin keyfine yapmayan adamlardır. 16.40'ta başlanılan işlemin sistemin hatasıyla durmasıyla ben içerideki odaya yollandım. icerdeki adam pcyi kapatıyordu o ara sonra neden geldiğimi anlatınca piangodan çıkıyor bunlarda diye hakaret etti. Öne bankoya geç dedi gectik daha pcye bakmadan 16.30dan sonra yapmıyoruz dedi. Mesaileri 17.00 bu arada. Nasıl yapmıyorsunuz öyle iş olmaz diye çıkışınca tekrar aynı şeyi diyerek rapor al gel sonra dedi ve bankodaki pcye yürümeye başladı. Pcye öyle bir bakıp sistem kapanmış dedi bagirarak. Saat bu arada 16.45 felan hala mesai saati ve sistem bunlarda yani istese acar diger okullar oyle. Dedim s.kecegim yapacaginiz isi.

Oncelikle avukatlar, sonrasında dgsliler veya boyle bir durum yasamis olanlar yesillendirise sevinirim.

1 yılımı dgs derecemi sevip attı.

Edit: Bugün yarım kalan kayıt tamamlandı. Farklı kişiler vardı, ve rahatlıkla hallettiler. Sorun çıkmadı, gayet güzel karşıladılar hatta. insandan insana değişiyor işte.
Neyseki mühendislik fakültesindekiler daha bir ilgili. O kadar şikayetten sonra kibar olmayı öğrendiler.