bugün

halkın başkanı mansur yavaş'ın temizliğe başladığını gösteren haber.

ankara halkının seçtiği halkın başkanı mansur yavaş'ın ilk icraatlarından biri ego genel müdür yardımcısını görevinden almak oldu.

mansur başkan'ın kovduğu bu genel müdür yardımcısı, mustafa sarıgül.
görsel

peki kim bu mustafa sarıgül?

mustafa sarıgül denilen kişi, akp'nin ankara bşb adayı olan mehmet özhaseki'nin kayınbiraderi...

mansur başkan sırf bu kayınbiraderi görevden almamış.
adeta soykırım yapmış ankara belediyesindeki ak oğlanlara.

--spoiler--
Yavaş’ın görevden aldığı isimler arasında AK Parti Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mehmet Özhaseki'nin kayınbiraderi olan EGO Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Sarıgül de bulunuyor.

Bugün ayrıca, Yavaş'ın, Müsteşar Yardımcısı Refik Tuzcuoğlu ve Teftiş Kurulu Başkanı ismail Erdoğan'ı görevden aldığı belirtilmişti.

Yavaş'ın istifasını istediği Ankara Büyükşehir Genel Sekreter Yardımcısı ve Fen işleri Daire Başkanı Vedat Üçpınar da dün görevi bırakmıştı.
--spoiler--

halkın başkanı mansur yavaş.
al bunları görevden yavaş yavaş.
aktroller hadi size naş...

https://tr.sputniknews.co...m_campaign=URL_shortening
------------------------
------------------------
edit: lütfen kimse kadrolaşmaktan bahsetmesin.
kpss'de 95 alanlar, dereceye girenler geçmiş dönemlerde mülakatlardan 45-50 verilerek elendiler.
bunları unutmadık.
yıllarca bu şekilde kul hakkı yediniz, insanların ekmekleri ile oynadınız.
Bi önceki başkanının kayınpederinin kardeşi kovulur yerine kendi kayın pederinin bacanacığının torunu konur. Bu hep böyledir.

Sanırsın yerine getirilen aday kpps ile atanıyor amk. Tabi ki kendi belirlediği adam olacak. Bu da “halk”tan olmayacak.
Mansur yavaş'ın 'ak soykırım' yaptığı olay.
Artık onun bunun tanıdığı, adamı, akrabası değil, donanımlı yetişmiş liyakatli personeller o koltuklara oturacak.
Yerine Liyakatlı birini getirdiği ve bunu kanıtladığı sürece hiçbir sorun yoktur.
At at hepsini at ko anuna gitsin hepsi.
Liyakatli piril piril gençleri al basgan.
yenilgiyi hazmedemeyip neden bu kadar taklalar attıklarının ilk işaretleridir. ankara ne ki. istanbulda tüm kurumlarda inanılmaz kadrolaştılar son 10 senede. özellikle igdaş içerisinde ve elbette belediyeye bağlı kurumlarda. istanbul mazbatası verilsin o işe gitmeden yıllardır maaş alanların ifşası on binlere ulaşacak az sabır.

şimdi denilebilir ki chp aldığında kadrolaşmayacak mı ? mutlaka ki kendi adamlarını sokacaklar kurumlara. hali hazırda memurları kovmak değil ama yönetici kadrosunu elbette ki kendi görüşlerine yakın olanlara verecekler. burada eleştirdiğimiz konu akp nin kadrolaşması değil. akp gitse chp gelse chp gitse mhp gelse kendilerine yakın olanları yerleştirecekler elbette. ancak akp nin yerleştirdikleri insanlar işten hiç anlamayan eş dost akrabalar. biz enerji sektöründe olduğumuz için kendi sektörümüz içerisindeki durumu iyi biliyoruz. seçimlerden 1 gün sonra konuşulmaya başlandı bunlar. akp ye yakın olan yönetici sınıfındaki insanların tamamını endişe sardı. düşün ki daha başında olduğu kurumun şartnamesini bilmeyen ve yıllardır öğrenmek için çaba sarf etmeyen müdürler genel müdürler var. devir bizim devrimiz nasıl olsa makamımızı almazlar diyerek bu son seçime kadar gelen işinin ehli olmayan onlarca yüzlerce binlerce insan.
(bkz: flat head) içimden geçenleri tek cümleyle çok güzel açıklamış.
boşalan kadroları liyakati olmadığı halde kendi yakınlarıyla doldurmaya başlarsa vay o zaman halimize.
Yetmez ama evet. Liyakat ve hakkaniyet kırmızı çizgi olmalı. Parti ve görüş ayrımı yapmaksızın hak edeni hak ettiği göreve yerleştireceksin. Yoksa öteki türlü her gelen yönetim kendi yandaşını kadroya itelemeye kalkarsa bu düzen değişmez. Bunu kpss ile mi yoksa başka bir tarafsız ve adil sınav sistemiyle mi yaparlar bilemiyorum ama liyakata göre personel seçimi kıstas olmalı. Ve tabii ki, personelin vatansever ve milliyetçi çizgiye yakınlığı da gözardı edilmemeli.
Onu kovup kendi akrabalarını koyunca onun adı temizlik olmuyor yalnız.
Niteliksiz elemanları temizleme amacıyla yapılmış yerinde bir eylem.
Onun, bunun kayınbiraderi, görümcesi, gelini, damadı derken bütün kadroları istila eden bu zihniyete, " dur" demenin Zamanı çoktan gelmiş hatta geçmiştir bile.

En iyi okullarda okuyup, dereceyle mezun olan, birkaç dil bilen adamlar iş diye kıvranırken, salt birilerinin yakını diye, makam mevki sahibi edilenler, Lönk diye koltuğa oturtulanlar, bir gecede kadro alanlar vardır ve hunharca artmaktadır ne yazık ki.

işini layıkıyla yapan, erdemli ve donanımlı insanların Hakkı olan koltuklar, hak sahiplerine verilmelidir.
Senin, kimin eltisi ya da bacanağın olduğun milletçe umurumuzda değildir.
Bu, böyle biline!