bugün

yıllarca okuyup çok sağlam bir genel kültür ve mesleki bilgisine sahip olan ama çevresel sorunlar ve türkiye şartlarından dolayı kendi bilgisine layık olmayan bir yerde çalışmak.
''iyi yine kapağı bi yere atabilmişsin vay arkadaş'' denilesi durum.
ya hu güleriz biz ağlanacak halimize.*
nitelikli, aklı vicdanı hür insanların bu devirde bi yere gelebildiği nadir görülmektedir.
ya da iyi bir üniversite bitiremediğinden dolayı iş bulamamasıdır.

edit: burda gerçek bir şey söyledim eğer öyle değilse niye üstüne alınıyorsun arkadaşım. bundan da eksi aldıkya hayırlısı.
hırdavatçılık denip küçümsenen işte sağlam press ve soğutma sistemlerini kazan kazan kurduğunda ürettiğini satamayacığın yer yoktur herkese lazım olan şeydir.

(bkz: mühendis deyince plaza inşaatı aklına gelen insan)
makine mühendisliğini bitirip çikita muz ve şahdamarım gibi besteler yapmaktan iyi olan durumdur efendim.
800 Tl ye işe giren müdür arkadaşım var. 5 bine para demeyen tesisatçı arkadaşım da var. Meslek isimlerine bakıp yargılanmamalıdır. Önemli olan o mesleğin yeterli derecede para kazandırabiliyor oluşudur. Yoksa müdür ol neyine yarar...

(bkz: sikimin müdürü)
keşke olmasa denilen, en olası durumlardandır. (bkz: ajdar) (bkz: diplomalı hıyarcı)
üzücü olan durumdur. aslında çok farklı yerlerde olması gerekirken kendi haketiği yerlerde olamaması durumudur.
o da bir meslek dalı sayıldığından normal olandır.
makina mühendisi her şeyden anlaması gereken insandır. eğer ben ondan anlamam diyor iseniz hırdavat satmaya mahkumsunuz demektir. ben makinacıyım, elenktrik benim işim değil diyorsanız yandınız demektir. zira eğer makinacı iseniz en az bir elektrik elektronik teknisyeni kadar elektrikten, en az bir malzeme mühendisi kadar malzemeden, en az bir fizikçi kadar fizikten, matematikçi kadar matematikten anlamak zorundasınız.
günümüz şartlarında eğer işleri yolundaysa şükür etmesi gereken makine mühendisliği diplomalı hırdavatçımızdır.
freze ile matkabı birbirinden ayırt edemeyen mühendisler için çok bile.