Makbule Hanım 1938'den sonra Atatürk'ün vasiyeti üzerine her ay otuz öğretmen maaşı kadar aylık almaya başlamıştır. Yani bugünün parasıyla bakarsak 150 bin lira civarında bir aylık gelire sahip olduğunu söyleyebiliriz. Atatürk vefaat etmeden önceyse her ay altı öğretmen maaşı kadar aylık almaktaydı. Bu aylık bugün 30 bin lira civarındadır.
Ayrıca Makbule Hanım'a Atatürk'ün arkasında bıraktığı banka hesabından 34.830 lira yani 1.161 öğretmen maaşı, bugünün parasıyla 5.8 milyon lira civarında bir para intikal etmiştir. Bununla birlikte Atatürk'ün birçok köşkü, evi, Makbule Hanım'ın üzerine geçirilmiştir.
Fakat Makbule Hanım 1947'de bu paranın uşağına, hizmetçisine, şoför ve araba masraflarına yetmediğini söylerek ve Atatürk'ün vefaat ederken kendisine ''sana ihtiyacının olanın on mislini bıraktım'' sözünü hatırlarak, yedi bin lira civarında bir maaş alması gerektiğini yani yetmiş öğretmen maaşı alması gerektiğini ifade etmiş ve maaşı tekrar arttırılmıştır.
-----------------------
Makbule Hanım Atatürk'den kalan altın sigaralığı, birçok yakutu, elması, elmas, altın ve yakut kaplamalı CHP rozetlerini, Çankaya köşkünü satmıştır. Ancak Çankaya köşkünü satmaya çalıştığında CHP buna izin vermemiş ve Makbule Hanım'a 20 bin lira, yani bugünün parasıyla 3 milyon lira civarında bir para vermiştir.
Makbule Hanım vefaat ettiğine Atatürk'den kalan neredeyse her şeyi tükettiği ortaya çıkmıştır. Aslında bu durum daha önce de bilinmektedir. Hatta milletvekili ihsan Hamid Tigrel ''Makbule Hanım atadan kalan her şeyi tüketmiş, eline sadece maaşı kalmıştır'' demiştir.
Makbule Hanım vefaat ettiğinde arkasında sadece elmasları, yakutları, altınları, mücevherleri, o günün parasıyla 60 bin lira değerinde arabası ve birkaç mülkü kalmıştır. Makbule Hanım hiçbir iş tutmaz iken, oldukça lüks içinde yaşamış ve bunları da Atatürk'ün kız kardeşi oluğu için hak ettiğini iddia etmiştir.
-----------------------
Aslında sadece Makbule Hanım değil, Atatürk'ün diğer akrabaları için de bunlar geçerlidir ancak bunlara girmeye gerek duymadım. Atatürk'ün arkabaları Atatürk yaşarken de, vefaat ettikten sonra da devasa maaşlar almış ve CHP ve DP'den büyük yardımlar görmüşlerdir.
Halbuki Atatürk'ün kendisine ait bir mal ve mülkü yoktu ve bankadaki para da Hindistan Müslümanlarından kalma ve devlet gelirlerinin biriktiği bir paraydı. Atatürk'ün akrabalarının bu paralar ve mülkler üzerinde hak iddia etmeye hakkı yoktu.
Özetlemek gerekirse, Atatürk'ün devletten aldığı paranın ve mülklerin tamamını devlete bağışladığı ve akrabalarına hiçbir şey bırakmadığı iddiası doğru değildir. Atatürk'ün akrabaları hem Atatürk yaşarken, hem de vefaat ettikten sonra devasa yardımlar görmüşlerdir.
-----------------------
Kaynak : atam.gov.tr Gültekin Kamil Birlik, Makbule Atadanın Mustafa Kemal Atatürk'ün Mirasına yaklaşımı
Mahmud Sami Grape.
Ayrıca Makbule Hanım'a Atatürk'ün arkasında bıraktığı banka hesabından 34.830 lira yani 1.161 öğretmen maaşı, bugünün parasıyla 5.8 milyon lira civarında bir para intikal etmiştir. Bununla birlikte Atatürk'ün birçok köşkü, evi, Makbule Hanım'ın üzerine geçirilmiştir.
Fakat Makbule Hanım 1947'de bu paranın uşağına, hizmetçisine, şoför ve araba masraflarına yetmediğini söylerek ve Atatürk'ün vefaat ederken kendisine ''sana ihtiyacının olanın on mislini bıraktım'' sözünü hatırlarak, yedi bin lira civarında bir maaş alması gerektiğini yani yetmiş öğretmen maaşı alması gerektiğini ifade etmiş ve maaşı tekrar arttırılmıştır.
-----------------------
Makbule Hanım Atatürk'den kalan altın sigaralığı, birçok yakutu, elması, elmas, altın ve yakut kaplamalı CHP rozetlerini, Çankaya köşkünü satmıştır. Ancak Çankaya köşkünü satmaya çalıştığında CHP buna izin vermemiş ve Makbule Hanım'a 20 bin lira, yani bugünün parasıyla 3 milyon lira civarında bir para vermiştir.
Makbule Hanım vefaat ettiğine Atatürk'den kalan neredeyse her şeyi tükettiği ortaya çıkmıştır. Aslında bu durum daha önce de bilinmektedir. Hatta milletvekili ihsan Hamid Tigrel ''Makbule Hanım atadan kalan her şeyi tüketmiş, eline sadece maaşı kalmıştır'' demiştir.
Makbule Hanım vefaat ettiğinde arkasında sadece elmasları, yakutları, altınları, mücevherleri, o günün parasıyla 60 bin lira değerinde arabası ve birkaç mülkü kalmıştır. Makbule Hanım hiçbir iş tutmaz iken, oldukça lüks içinde yaşamış ve bunları da Atatürk'ün kız kardeşi oluğu için hak ettiğini iddia etmiştir.
-----------------------
Aslında sadece Makbule Hanım değil, Atatürk'ün diğer akrabaları için de bunlar geçerlidir ancak bunlara girmeye gerek duymadım. Atatürk'ün arkabaları Atatürk yaşarken de, vefaat ettikten sonra da devasa maaşlar almış ve CHP ve DP'den büyük yardımlar görmüşlerdir.
Halbuki Atatürk'ün kendisine ait bir mal ve mülkü yoktu ve bankadaki para da Hindistan Müslümanlarından kalma ve devlet gelirlerinin biriktiği bir paraydı. Atatürk'ün akrabalarının bu paralar ve mülkler üzerinde hak iddia etmeye hakkı yoktu.
Özetlemek gerekirse, Atatürk'ün devletten aldığı paranın ve mülklerin tamamını devlete bağışladığı ve akrabalarına hiçbir şey bırakmadığı iddiası doğru değildir. Atatürk'ün akrabaları hem Atatürk yaşarken, hem de vefaat ettikten sonra devasa yardımlar görmüşlerdir.
-----------------------
Kaynak : atam.gov.tr Gültekin Kamil Birlik, Makbule Atadanın Mustafa Kemal Atatürk'ün Mirasına yaklaşımı
Mahmud Sami Grape.
