bugün

çok avantajlı bir durumdur herşeyden önce. isterseniz servet çetin, isterseniz pele gibi oynayın muhakkak ilk 11'de yerinizi alırsınız. oyunun hakimiyeti tamamen sizin elinizdedir kuralları siz belirlersiniz*. gol kaçıran kişiye çok rahat bir şekilde "bacağına sıçtımın ipnesi" deme hakkınız vardır. "ne lan göt" dediğinde oyundan atma yetkiniz vardır. takım arkadaşlarınız da muhtemelen sizden yana olacaktır. bir kaç maçtan sonra iyi bir çocuk olursanız mahallenin mükemmel abisi ile aynı takımda oynama fırsatını bile yakalayabilirsiniz.
yakantopta hep aracı olmak demektir. her halde ortadasınız, top peşinde koşmak yok.*
en gurur verici durumlardan biridir. topu çalma girişiminde bulunacak veletlerle karşılaşmak muhtemeldir. hani bi deyim vardır ya ''göze batmak'' diye, işte topun akibeti de pek hayırlı olmayacaktır.

tez zamanda temiz bi dayak yenildikten sonra top zorla alınacak ya da 'komşu nejla teyze' nin camlarını bi güzel indirip patlayan top ta, elips şekline getirlip kafaya külah olarak geçirilebilecektir.
tek avantajı vardır eğer kafanıza eserse yani gelirlerse;mesela istemediğiniz veletler oynamaya kalkarsa tehditiniz hali hazırda kapınızdadır:
-bu top benim, topumu alır giderim.
oyunlara kendinden bir şeyler katma hissini yaşamaktır. topun her yerine isim yazılır. top yamulmasın diye abanılmaz, üstüne oturulmaz.
asla oyundan atılma yada kaleye geçme kaygısı taşımazsınız. hele bir de topunuz "mikasa" ise,ki bizim zamanımızın en kalite markasıydı, başkasının topu olsada farketmez.
*her daim tek santrfor oynamaktır.
*kaleye geçmek nedir bilmemektir.
*takım kaptanı olup takımları belirlemektir.
*eller, fauller penaltı1 sizindir.
*isterseniz kornerler ve taç atışları da sizindir.
*mario jardelin oyun stilini benimseyip hiç koşmayıp bütün golleri atmaktır.
top benim top benim diye diye ben topum demeye baslıycaktır. top olasıca sie.
çoçuk istediğini oyuna alır istediğini oyuna almaz. acaip bir karizması vardır. mahallenin ortasında bağırır çağırır.*
arkadaşların tarafından en cok gelen sözler:
ARK:abi top senin zaten isteğin zaman oynarsın ne olmuş surda 2 dk. oynasak...
cwp:HAYIIIIIIIIIIIIRRRRRRRRRR!!... babama söylücemmmm söylücem babama babam aldıı topuuuu ühüühühüüüü
geleceğin .rospu çocuğu adayıdır kendisi. o zamandan bellidir ne bok olacağı.
oyunun kizistigi yerde "oooluuuuum, hadi yemek hazir, al topunu da gel" diyen bir annesi de olan cocuktur, ki her seferinde yarida kalan maclarin vebali gunahi bu nalet kadinin boynundadir.
mahallede topları kesen $u sinir amcalardan varsa eğer o mahallede top sahibi olan çocuğun kalmamasıyla sonuçlanacak hadisedir.
havasından , nazından geçilmez. al topunu defol git dedirtir en sonunda. emin olun oynayacak başka kimsesi olmadığından geri gelecektir.
insanların sizinle gerçekten sevdikleri için mi yoksa topunuz için mi arkadaşlık ettiklerini düşünmenize sebep olacak durum.
(#1759315)
mahallede top alacak tek enayi olmaktır.eneyi olmaktır çünkü kendimden bilmekteyim mahallenin tek top sahibiydim başta eğlenceliydi hatta o zamanlar mahallenin en havalı çocuğu bendim herkes ilk beni çağırırdı ben olmassam kimse bir şey yapıyordu.*babam eve çağırdığında mahalleli çocuklar babama yalvara yalvara kendilerinden geçiyorlardı.babam da mahallenin en havalı babasıydı.ne yazık ki gerçeklerin böyle olmadığını anlamam baya uzun sürdü.lan samedey hatırlıyon mu? senin topları nasıl patlatırdık? harbiden lan bu salakta gider yenisini alırdı.bunları duydum ama çok kafama takmıyorum.neden mi? çünkü yıllarca penaltıları ilk ben kullandım,frikiktir,taçtır hep millet benim gözüme bakardı,takımları ben kurardım,güçlü yapardım bizim takımı,huysuzluk edeni döverdim diğerleri de bana katılır beraber döverdik.kaleye geçtiğimi pek hatırlamam.hiç bir maçta dışarda kalmadım.iyi etmişim, böyle yapacaklarını bilseydim oynatmazdım onları topumla, gider istop oynardım kızlarla.
daimi forvettir.
bütün iyi oynayanları kendi takımında toplayabilme imkanı verir ve asla kaleye geçmezler.
hiç bir zaman arkadaş olunmayacak denyodur.
not:isterse oyun oynar, istemezse çeker eve gider. oyunda sürekli dızdızlanır. toplanıp, dövdüğümüz çocuktur.
mahallede topu olan çocuk olmak
-hiçbir zaman kaleye geçmemektir.
-yokuşa attığı topu almamaktır.
-sınavda kopya vermeyen çocuğu oynatmamaktır.
-mahallede maç yaparken gelip topu havaya diken abiye artistlik yapabilmektir.
-istediği zaman -ki genelde takımı galip durumdayken- maçı bitirebilmektir.
-maçta kendisine faul yapan çocuğu oyundan atabilmektir.
-kendi takımına mahallesinin en iyi oyuncusunu alabilmektir.
-maç boyunca forvetten başka yerde oynamamaktır.

kısacası ağzı burnu kırılası piçtir.
kalaye geçmemek. ve tüm arkadaşlarının evden çıkması için hergün kapıya gelerek onun dışarı cıkması için yalvarması demek *
eskilerde olan bir şeydi. artık sanal oyunlardan dolayı , şimdiki çocuklar sanal aleme kilitlenmiş durumda. yazık. evet.
(bkz: üretim araçlarının mülkiyeti)